Pandeminin insanlığa olan etkisi tartışılmaz, peki dijital dönüşüme etkisi nedir? Akılları kurcalayan bu soru dijital düşünce şirketi olan TING İstanbul tarafından masaya yatırıldı. Sekiz farklı sektörden 146 üst ve orta düzey yöneticinin katılımıyla hazırlanan ‘2021 Dijital Düşünme Raporu ise bu konunun cevabı niteliğinde. Türkiye’de ‘dijital düşünme’ konusuna eğilen TING İstanbul, sektörün ve şirketlerin belli kriterler doğrultusunda ‘dijital olgunluk’ seviyelerini de belirliyor.
TING İstanbul’un Türkiye’de dijital düşünme, strateji oluşturma ve rekabette güçlenme konularında ortaya koyduğu bilgiler son derece aydınlatıcı. Şirketin raporu geçen yıl ile kıyaslandığında ise ortaya şaşırtıcı bir ivme çıkıyor. Burada da bizlere göz kırpan elbette pandemi sürecinin etkisi. Dijital dönüşüm ve değişim yolculuğunun gidişatı değerlendirilirken bu sürece katkı sağlayan 14 üst düzey yöneticinin payını da unutmamak gerekiyor. Sunulan bilgiler doğrultusunda Türkiye’deki şirketlerin ve yöneticilerinin dijitale olan mesafeleri de dikkat çekiyor.
Kolektif düşünce ve dijitalleşmenin zihinsel değişim yolculuğundaki önemini vurgulayan TING İstanbul kurucu ortağı Can Yıldızlı, araştırmayı şöyle ifade ediyor:
“Pandemi ile birlikte, tüm dünyada sosyal etkileşim ve ekonomik hareketlilikte öncü rol oynayan dijitalleşmenin önemi daha da belirginleşti. Ancak dijitalleşme, tamamlanması gereken bir süreçten öte bir yolculuk ve bir iş yapış biçimi. Kurum kültürü açısından dijital bir şekilde örgütlenme, faaliyet gösterme ve düşünme gibi alanlarda kolektif zeka gerektiren zihinsel, kültürel bir değişimi içeriyor. TING İstanbul olarak bu bakış açısıyla belirli kriterler doğrultusunda şirketlerin dijital olgunluk seviyelerini ölçüyor, dijitalleşme sürecinin hangi aşamasında olduklarını belirliyoruz.”
Dijital Dönüşüm Artık Tercih Olmaktan Çıktı
Dijitalleşmenin, şirketlerin odak noktası haline geldiğini söylemek mümkün. Dijitalleşme sürecini artık proje olmaktan çıkartarak ana iş stratejisi haline getiren şirketlerin sayısı da gün geçtikçe artıyor. Bu sektörlerinin başında “Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon”, “Sağlık ve İlaç”, “Finansal Hizmetler” ve “Tüketici Ürünleri ve Perakende” şirketleri yerini almış durumda. Hemen ardından “Taşımacılık ve Lojistik” hizmetleri takip ederken geçen yıla kıyasla bu yıl aksiyon almaya başladıkların da altını çizmeliyiz. “Enerji” sektörünün yanı sıra “İnşaat ve Altyapı” sektörünün de henüz bir dijital dönüşüm stratejisine sahip olmadıklarını belirtmeleri de dikkat çekici. Değişim ve dönüşüm sürecinin gerisinde kalmak şirketlerin pek de istedikleri bir durum olmasa gerek.
Yatırım ve Uygulama Hızına Pandemi Süreci İvme Kazandırıyor
Dijital dönüşüm stratejisine sahip şirketlerin pandemi etkisiyle yatırım ve uygulama hızlarını arttırdığı ortada. Şirketlerin ilerleyişinin hasarsız devam etmesi için yönetim yaklaşımı ve hızlı karar alma mekanizmasının önemi üzerinde duruluyor. 2020 yılında dijital dönüşüm kriterlerinden ‘iletişime açık olmak’ ilk sırada yer alırken bu sene ‘hiyerarşi yerine ortak karar almak ve sürekli iletişim halinde olmak’ kriterleri ilk sırada yer alıyor. Ardından ‘iletişime açık olmak’ ve ‘uzun dönemli planlar yapmak yerine deneyime dayalı çözümler üretmek’ kriterleri sırayı izliyor. Bu da artık düşünsel olmaktan ziyade uygulamaya geçme sürecinin başladığının kanıtı.
Şirketlerin Dönüşümden Beklentileri ve Ağırlık Verdiği Noktalar Neler?
Yapılan araştırmada yöneticilerin dijitalleşme sürecinden beklentilerinin: ‘iş süreçlerinin kısalması’, ‘veri odaklı hale gelinmesi’, ‘müşterilerin beklentilerinin daha iyi karşılanması’ olduğu ifade ediliyor. ‘Büyümenin hızlanması’, ‘gelirlerin artması’ gibi faktörler de beklentilerin devamında seyrederken sürecin stratejik boyutuysa bir adım önde . Online çalışma sürecine geçişte elbette çalışma şekilleri de değişim sürecine dahil. Haliyle müşterilerin beklentilerinin farklılaştığını da söylemek mümkün. Beklentilerin en kısa sürede gerçekleştirilmesi, doğru müşteri-doğru ilişki yönteminin önemini ortaya çıkartmakla kalmadı, çalışan memnuniyeti ve müşteri memnuniyetinin bir zincir olduğunu da fark etmemizi sağladı. Bu süreci kolaylaştıracak hizmetler de detaylıca raporda yerini alıyor. Dijital Düşünme Araştırması katılımcıları, Pazarlama ve İletişim faktörünün ilk sırada olduğunu işaret ediyorlar. Devamında ise ‘Satış’, ‘İnsan Kaynakları’ ve ‘Muhasebe/Finans faktörleri geliyor.
Şirketlerin Olgunluk Seviyeleri TING İstanbul Tarafından Belirlendi
TING İstanbul’un geliştirdiği ‘Dijital Düşünme Skoru’ bu yıl şirketlerin dijital olgunluk seviyelerini açıkladığı işlevsel bir rapor. Detaylarına göz gezdirecek olursak ‘Teknoloji ve Telekomünikasyon’ sektörünün seviyesi yöneticileri tarafında ‘yüksek seviye’ olarak belirlenmiş ve ‘Finansal Hizmetler’ sektörü de bu seviyeye tabii. ‘Tüketici Ürünleri ve Perakende’ sektörünün temsilcileri, dijital olgunluğu ‘orta seviye’ olarak nitelendirirken, ‘Sağlık ve İlaç’ sektörünün de bu seviyede olduğu gözümüze ilişiyor. ‘Otomotiv’ sektörü ise hepsinin gerisinde kalarak bu yarışta en sonda.
Dijital Dönüşüme CEO Etkisi
İş dünyasında hantallığın, kemikleşmiş yapının ve geleneksel çalışma prensiplerinin dijitalleşme sürecinin önünde büyük bir engel teşkil ettiği artık herkesin hemfikir olduğu bir konu. Sürekli değişen ve gelişen süreçte liderlerin izledikleri güzergah, çalışma arkadaşlarının da yoluna ışık tutuyor. Krize ayak uydurmak, kurum kültürünü esnetmek ve değişimin süreklilik kazanması noktaları, kabul görmesi gereken etkenler olarak belirlenmiş durumda.
Sürekliliğin esas olması gerektiğinden bahsedilen raporda bir değişim de elbette liderlerin bakış açılarında oluyor. Geçen yıl katılımcıların ifade ettikleriyle bu yılın sonuçları epey farklı. Katılımcılar, dijital dönüşümün liderliğini CEO’larının üstlendiğini naklettiler. Dikkat çeken diğer bir nokta ise katılımcıların, dijital dönüşüme ayırdıkları bütçenin geçen yıla oranla %58 arttığını ifade etmesi.
TING İstanbul, Önerilerini 5 Başlık Altında Topluyor
Hazırladıkları raporun gidişatından yola çıkan TING İstanbul ekibi, dijitalleşme stratejilerine yönelik önerilerini sektöre sunuyor. Rapor; ‘Kültür’, ‘Yetenekler’, ‘İlişkiler’, ‘Düşünme Şekli’ ve ‘Davranışlar’ olmak üzere 5 başlığa sahip . Kurum kültürüne, dijitalleşme etkisi de farklı bir pencere açıyor. Hazırlanan raporda dijital şekilde birleşme, düşünme ve faaliyete geçme konularında ortaya çıkan sonuç kolektif zekanın ve zihinsel değişim sürecinin önemi. Şirket, beş başlık altında topladığı önerilerini ‘İş Stratejileri’, ‘Çalışanlar’, ‘Müşteriler’, ‘Yeni Öğrenme Yöntemleri’ konularında da şekillendirerek geliştireceğini belirtiyor.
Not: Raporun tamamına ting.istanbul üzerinden ulaşabilirsiniz.
