Konumu itibarıyla dünyanın en şanslı ülkeleri arasında yer alan Türkiye, geniş bir hayvan ve bitki habitatına sahip. Türkiye’de yaşayan endemik bitkiler, sayıları göz önüne alındığında hem komşu ülkelerden hem de dünya genelinden çok daha fazla. Sizin için yalnızca Türkiye’de bulunan bitkileri derledik…
Endemik Bitki Ne Demek?

Endemik bitki, yalnızca belirli bir coğrafyada yaşayabilen bitki türleri için kullanılır. Belirtilen alan, bazen ülke sınırları ya da kıtaları kapsayabilir. Endemik bitki türleri, farklı coğrafyalara taşındığında uyum sağlayamaması gibi özellikleriyle öne çıkar. Endemik bitkilerin ülkeler için hem kültürel hem de ticari açıdan önemi büyüktür. Türkiye’de yaşayan endemik bitkiler, sıklıkla biyokaçakçılık kurbanı olmaktadır.
Bazı bitki türleri vardır ki yalnızca kısıtlı alanlarda, doğru koşullarda hayatını sürdürebilmektedir. Türkiye, endemik bitki çeşitliliği açısından Avrupa’daki en çok endemik bitki türüne ev sahipliği yapan ülkedir. Son verilere göre Türkiye’de yetişen yaklaşık 10 bin bitki türü içerisinde 3.000 tanesi endemiktir. Ülkemizde bu denli yoğun bir endemik bitki türü olmasının ana nedenleri; ılıman kuşakta yer alması, sulak arazilere sahip olması ve dağlık yapısı olarak gösterilebilir.
Türkiye’deki Endemik Bitkiler Hangileri?
Ülkemizde başta çiçekler ve ağaçlar olmak üzere birçok endemik bitki türü vardır. Yalnızca Türkiye’de yetişen bitkiler, sıklıkla dağlık arazilerde, denize kıyısı olan bölgelerde ve insan eli değmemiş bölgelerde görülür. 578 endemik bitki türüyle bu alanda en fazla bitkiye ev sahipliği yapan ilimiz Antalya’dır.
Kazdağı Göknarı
Türkiye’deki endemik bitkiler arasında en çok bilinenlerden biri olan Kazdağı göknarı, isminden de anlaşılacağı gibi yalnızca Kazdağı ve çevresinde bulunur. Bilimsel adı Abies nordmanniana subsp. equi-trojani olan Kazdağı göknarı; düşük ışık isteği, kazık kök geliştirmesi sayesinde dayanıklı yapısı ve hızlı büyümesiyle öne çıkar.
Sığla Ağacı

Sığla ağacı veya Anadolu sığla ağacı olarak adlandırılan bu bitki türü, Altingiaceae familyasında yer almaktadır. Türkiye’de yalnızca Güney Ege ve Batı Akdeniz bölgelerinde, sınırlı alanlarda yetişebilen sığla ağacı, 30-35 metre boya ve 100 santim gövde çapına ulaşabilir. Kültürel olarak da uzun yıllardır Anadolu’da kullanılan ve ağaçtan elde edilen sığla yağı, antiseptik özellikler gösterir. Aynı zamanda parfüm üretiminde de kullanılan önemli bir ham madde olarak bilinir.
Datça Hurması
Muğla’ya bağlı Datça ilçesinde görülebilen Datça hurması, yalnızca Türkiye’de yetişen bitkiler arasında önemli bir yere sahiptir. İlçenin kuzey ve güney taraflarında kalan vadilerde yetişen Datça hurması, birçok yöne yayılan toprak dışındaki kökleri ve yuvarlak şekil alan yaprakları gibi yönleriyle diğer palmiye ağaçlarından ayrılır.
Son yıllarda Akdeniz Bölgesi’nde artan sıcaklığın kırılgan bir yapıya sahip olan Datça hurmasının yaşam alanını tehdit ettiği düşünülüyor. Ayrıca küresel ısıtma kaynaklı bölgeye göç eden dış bir tür olan palmiye böceklerinin Datça hurmasına ağır zararlar verdiği düşünülüyor.
Osmaniye Orkidesi

Türkiye’de yetişen birçok endemik orkide türünden biri olan Osmaniye orkidesi, Kahramanmaraş ve Osmaniye çevresinde bulunur. Kahramanmaraş’ın enfes dondurmalarının ve salebin ana katkı maddeleri, Osmaniye orkidesinden elde edilir.
Likya Kuşkonmazı

Ülkemizde yetişen 11 kuşkonmaz türü içerisinde endemik tür olarak öne çıkan Likya kuşkonmazı, Batı Akdeniz Bölgesi’nde yetişir. Tıbbi kullanım açısından son derece önemli bir tür olan Likya kuşkonmazı, Güney Avrupa, Asya ve Afrika ülkelerinde insan destekli olarak üretilmektedir. Likya kuşkonmazı, Anadolu kültüründe ve modern tıpta idrar söktürücü olarak kullanılmıştır.
Kuşkonmazın Latince karşılığı olan Asparagus’tan ismini alan Asparajin aminoasit çeşidinden bolca barındıran Likya kuşkonmazı, ticari açıdan ülkemiz için büyük önem taşır.
Erzincan Kirazı

Bilimsel adı Cerasus Erzincanica olan Erzincan kirazı, Türkiye’de yetişen endemik kiraz türleri arasında yer alır. Erzincan’ın Üzümlü ilçesinde üretilen kiraz, son yıllarda artan ekonomik değeri sayesinde başta Rusya olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir. Orijinal tadı ve kan kırmızısı rengiyle öne çıkan Erzincan kirazı, yerel ekonomi için büyük önem taşır.
Safranbolu Çiğdemi
Safran çiçeği veya Safranbolu çiğdemi olarak adlandırılan bitki, Türkiye’de yetiştirilen en değerli maddelerden olan safranın ana kaynağıdır. Bilimsel adı Crocos Savitus olan bitkinin yetişme alanı, Akdeniz ve İran arasındaki sınırlara kadar uzanır.
Safranbolu çiğdeminden elde edilen safranın yalnızca 10 gramını elde etmek için 1430 tane çiçeğin toplanması gereklidir. Bu yönüyle çiçeğin ekonomik değeri, Türkiye için bir hayli önem arz etmektedir. Safranın günümüzde tekstilden gıda endüstrisine kadar birçok kullanım alanı vardır.
Kapadokya Soğanı
Bilimsel adı Allium scorodoprasum olan Kapadokya soğanı, Nevşehir’e özgü endemik bitki türleri arasında yer alır. Aile bakımından dünyanın birçok bölgesinde rastlansa da Kapadokya’ya özgü olan bu cins bitki, özellikle tıbbi faydalarıyla ünlüdür. Antioksidan açısından oldukça zengin olan Kapadokya soğanının içerisinde aynı zamanda bağışıklık sistemini destekleyici vitamin ve mineraller de bulunur. Bitki, bölgede çorba, salata ve turşularda yemek malzemesi olarak kullanılır. Bitki, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmıştır.
Van Ters Lalesi

Hem Türkiye’de hem de dünyada süs bitkisi olarak tercih edilen Van ters lalesi, Anadolu’ya ait önemli endemik bitkilerden biridir. Van Gölü ve havzasında yetişir. Özellikle ters laleye benzeyen yaprak şekli ile dikkat çeker. İlkbahar aylarında açan Van ters lalesinin renkleri genelde turuncu, kırmızı ve sarı olur.
Aynı zamanda birçok efsaneye konu olan Van ters lalesinin mitolojide de önemli bir yeri vardır. Efsanelere göre bitki, Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği gün Hz. Meryem’in gözyaşlarının düştüğü yerden bitmiştir. Bu nedenle hem ağlayan gelin hem de ağlayan lale isimleriyle de bilinir.
Sarı Meyan | Eber Sarısı
Anadolu’da sarı meyan ve Eber sarısı isimleriyle tanınan Thermopsis turcica, Türkiye’de en çok tanınan endemik bitkilerden biridir. Baklagiller ailesinden çok yıllı bir bitki olan Eber sarısı, Türkiye’de yalnızca Eber Gölü çevresinde ve Akşehir’de görülür. Sarı çiçekleri ve tüylü gövdesiyle dikkat çeker. Çok yıllık bir bitki olan sarı meyan, ilk olarak 1982 yılında keşfedilmiştir. Yok olma tehlikesi altında olduğunun fark edilmesinin ardından bilim insanları tarafından çimlendirme ve klonlama çalışmaları ile korunmaya çalışılmıştır. Eber sarısı, günümüzde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından korunmaktadır.

Kapak Fotoğrafı: Pxhere Commons