“Suç, insanoğlunun bir varoluş biçimidir. Gerçekten de cinayeti ya da sonuçlarını anlatan ilk metinler, günümüzden binlerce yıl önce yazılmıştı. Hitit saray cinayetlerinin sonuçlarını konu alan Telipinu Fermanı ya da Sophokles’in ünlü yapıtı Kral Oidipus gibi.” diyor Ahmet Ümit. Yerli polisiye romanlar üstadının açıklaması, polisiye yapıtlara olan tutkulu bağlılığın nedeninin, sadece heyecanlı ve sürükleyici metinleri sevmek kadar basit olmadığını söylüyor sanki…
Sürükleyici polisiye romanlar gizemin albenisiyle okuyucuyu yakalamanın ötesinde, derinlerde gömülü, karanlıkla sarmalanmış temel varoluşsal dürtüleri gıdıklıyor. Ahmet Ümit’in dediği gibi suç bir varoluş biçimiyse eğer, suçlu da varoluşsal sancı yaşayan bir insan olabilir… Belki de “kolektif varoluşsal sancılar” bulutundan ortak akım çekerek birlik bilincini hissetmenin garip bir yoludur polisiye roman karakteri olmak ya da polisiye roman okumak?
Gizemli soruları seviyor, bilinmezin içinde ipuçlarını kovalamak hoşunuza gidiyorsa bu yazıyı da sevme olasılığınız yüksek! Haydi, şimdi dedektif şapkamızı takalım ve en iyi Türk polisiye romanlar listesine şöyle bir büyüteç tutalım…
Esrâr-ı Cinâyât | Ahmet Mithat Efendi
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Türk polisiye eserlerinde geçmişin mistik alanına geçmeye hazır mısınız? Sıkı tutunun! Nesirleriyle dudak ısırtan Tanzimat Dönemi yazarı Ahmet Mithat Efendi, öğretmeyi ve yazmayı ilke edinmiş biri olarak polisiye roman Esrâr-ı Cinâyât ile insanı insana aktarıyor adeta.
1884 yılında yazılan eserde, yazarın ustalığının etkisiyle kendinizi bir anda romanın atmosferine kaptırıyor ve eski dönemlere ışınlanıyorsunuz! Türk edebiyatı klasikleri içerisinde yer alan Esrâr-ı Cinâyat yani Cinayetlerin Sırları, ölümlerin perde arkasındaki kara bulutları zevkle dağıtıyor…
Editör Notu: Polisiye roman olarak geçen Esrâr-ı Cinâyât yazarı gereği devamlı olay akışları kesilerek tahliller verilen bir eser olarak raflarda yerini alıyor. Bu yönüyle polisiye eserler arasında farklılığı ile bilinmekte.
Cingöz Recai | Peyami Safa
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Zenginden alıp fakire veren yerli Robin Hood hikayesi olur mu? Çoktan olmuş bile ve ismi de Cingöz Recai! Fransız yazar Maurice Leblanc’ın ünlü hırsız karakteri Arsen Lüpen’den esinlenerek ortaya çıkardığı Cingöz Recai, Peyami Safa’nın tüm Türk motifleri ile batı medeniyetini bir araya getirdiği hikayelerden oluşan bir eseri.
Peyami Safa’nın, Server Bedi ismiyle kendi adını gizleyerek sunduğu seriyi, Türk edebiyatının Sherlock Holmes’u olarak kabul etmek mümkün. Sürükleyici polisiye romanlar arasında gösterilen Cingöz Recai, bir solukta kitap okumayı seven roman meraklılarına polisiye maceranın hoş bir örneğini sunuyor.
Beyoğlu’nun En Güzel Abisi | Ahmet Ümit
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Yerli polisiye romanlar denince akla gelen ilk isimlerden biri tabii ki Ahmet Ümit. Yazıldığı tarihten itibaren çok ses getiren Beyoğlu’nun En Güzel Abisi kitabını İstanbul’da okursanız, Beyoğlu’na giderken biraz ürperebilirsiniz baştan söyleyelim. Bu arada korku edebiyatı ilginizi çekiyorsa Korku Edebiyatı ve Kitap Önerileri yazısına bir ara göz atabilirsiniz. Şimdi, polisiye türüne devam edelim…
Yakışıklı karakter Başkomser Nevzat’ın baş kahraman olduğu roman, Tepebaşı’nda bir erkek cesedi bulunması ile başlıyor… Yazarın muazzam kalemi gerisini bir polisiye roman tam olarak nasıl olması gerekiyorsa öyle akıtıyor.
Sizi uzun süre etkisi altına alacak, en iyi Türk polisiye romanlar arasında en popüler eserlerden biri olan Beyoğlu’nun En Güzel Abisi, polisiye romanlar ile ilgili muhabbetleri şenlendiren güzide kitaplardan bir tanesi.
Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi Serisi | Emrah Serbes
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Dikkat! Kendinizden parçaların satır aralarına serpiştirildiğini hissedebileceğiniz yerli polisiye romanlar var karşınızda! Emrah Serbes’in yazdığı Bir Ankara Polisiyesi serisi 3 kitaptan oluşuyor. Kitapların isimleri şöyle; Her Temas İz Bırakır, Son Hafriyat, Çekiç ve Gül.
Mekân olarak Ankara’yı seçen yazarın ana karakteri tam bir Angaralı, halkın içinden, lambur lumbur bir komiser olan Behzat Ç. Yan karakter derken insanın içi burkulan, zira hepsi baş karakter olmaya aday diğer kahramanların isimleri ise Harun, Hayalet Sabri ve Akbaba. Bir araya gelince Türk işi bir Voltran oluşturan bu dörtlünün muhabbetlerini okurken gülerken düşünmeye bazen de umarsızca sadece gülmeye hazır olun.
Yerli polisiye kitaplar arasında diziye uyarlandığı için de oldukça popülerleşen Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi Serisi oldukça geniş bir fan grubuna sahip.
Çıplak Ceset | Celil Oker
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Çağdaş polisiye roman yazarları için dedektif büyütecini şimdi Celil Oker’e çeviriyoruz… Zira polisiye aleminin ünlü karakteri Remzi Ünal’ı tanımamak bir polisiye okuruna yakışmaz!
Çıplak Ceset’in akıcı kurgusu hem size yazarın kalemini tanıtırken hem de olayın sonunu tahmin etmeye çalışma imkânı sunuyor. 10 eserlik seri sayesinde doya doya polisiye roman okumanın tadını çıkarabilirsiniz!
Başkomiser Galip Polisiyeleri | Çağatay Yaşmut
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Polisiye romanlar genelde bir baş karakterin etrafından şekillenir. Bu karakter ne kadar sağlamsa kitap da o kadar aromatik olur! İşte Başkomiser Galip öyle karakterlerden biri. Biraz depresif, hafif melankolik, mesleğine yakışır şekilde sıkı bir adalet tutkunu, birazcık da hovarda… Galip Bey “Yok yok!” cinsinden özetle.
Çağatay Yaşmut’un, yerli polisiye kitaplar arasında oldukça geniş bir yer tutan Başkomiser Galip Polisiyeleri serisi; Beyoğlu Çıkmazı, Şarkılar Susunca, Beni Yavaş Öldür, Kadıköy Cinayetleri ve Başkomiser Galip Hikâyeleri olmak üzere 5 kitaptan oluşuyor.
Türk motifleriyle harmanlı olay kurgularıyla bizim topraklarda da dedektiflik olayları oluyor dedirtecek kadar güçlü bir kalem Çağatay Yaşmut. Bu da okuma zevkini yoğunlaştırıyor. Vahşi cinayetlerle ilgili detayları okurken gözünüze bir anda mizah sıçrayabilir, şimdiden uyaralım.
Fener Balığı | Nuray Atacık
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Yazar Nuray Atacık, kitap adının hikayesini bir röportajında şöyle anlatıyor: “Romanı yazarken kitaba Kâbus adını vermiştim. Ana karakterlerin en derininde gizli kâbuslarıyla yüzleştiği bir hikaye olarak kurguladım. Oğlak Yayınları basmaya karar verince isminin tam da arzu ettiğim gibi olmadığını fark ettim. Baş roldeki Barlas’ın rüyalarında yer alan vahşi görünüşlü deniz yaratığını aramaya başladım. Kocaman kafasına ve açgözlü ağzına oranla küçük bir gövdesi olan, dipte yaşayan, sahte bir ışık yayarak avlarını kandırıp kendine doğru çeken fener balığının fotoğrafını gördüğüm anda onu tanıdım, Barlas tam karşımdaydı.”
Nuray Atacık aslında uzun yıllar mühendis olarak çalışmış bir yazar. Oldukça derin psikolojik analizlerin olduğu yerli polisiye romanlar arasında yer alan kitabındaki karakterlerin oluşum sürecinde yazarın Güney Afrika’dan Pakistan’a, Sri Lanka’dan Lübnan’a yaptığı iş gezilerinde tanıdığı sokaktaki vatandaşlardan, cumhurbaşkanlarına kadar çok geniş bir yelpazede tanıştığı insanların izleri bulunuyor…
Rekabet, ayrımcılık, çıkar ilişkileri, saygı, dostluk, samimiyet gibi kavramları uluslararası düzeyde sorgulayan yazarın geniş bakış açısı polisiye romana oldukça doyurucu bir anlatım olarak yansıyor.
Pera Palas’ta Gölge Oyunu | Kayahan Demir
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Yerli polisiye romanlar türünde yazan genç bir kalem olan Kayahan Demir yeni nesil polisiye roman gücünü geçmişin sırlı sayfalarına yansıtıyor… Kitap adından da anlaşıldığı üzere İstanbul’da tarihi Pera Palas Otel’de geçiyor.
Uluslararası bir polisiye edebiyat organizasyonunda esrarengiz bir cinayet işleniyor ve olaylar gelişiyor! Sürükleyici romanda bol bol tarihi baharatlar mevcut zira cinayetin izleri tarihin tozlu raflarını işaret ediyor…
Şifreli ipuçları, geçmişin karanlık bağları ve iyilerle kötülerin savaşı ilginizi çekiyorsa bu macera dolu romanı okumanızı tavsiye ederiz.
Kahin | Günay Gafur
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Polisiye roman okuyucusunun beklentilerini şöyle genel olarak hatırlayalım mı?
- Sürükleyici anlatım, tempolu olay akışı
- Cevabı tahmin edilmesi zor sorular
- Kitabı bitirince etkisinden bir süre kurtulamamak
Tüm bu maddelere Kahin kitabı için tek tek, gönül rahatlığıyla tik atabilirsiniz. Hani elimizden bırakamadığımız, keşke uykum gelmese diye göz kapaklarınızı bantlama isteği uyandıran polisiye romanlar vardır ya, işte Kahin onlardan biri!
Simirna Cinayetleri Üçlemesi | Suphi Varım
Satın Almak İçin: Tıklayın!
Yerli polisiye romanlar arasında tarihi türleri seviyorsanız Suphi Varım’ın mürekkepli kalemle yazılmış etkisi veren Simirna Cinayetleri ilginizi cezbedebilir… 1900’lerin başında gizemli, polisiye bir yolculuk yapmak için Simirna Cinayetleri Üçlemesi kesinlikle güzel bir seçim! Üçleme Düello, Kabus ve Gölge isimleriyle okuyucuyla buluşuyor.
Polisiye roman ustalarından Suphi Varım Simirna Cinayetleri kitaplarında, farklı köklerden insanların buluştuğu İzmir’de; Ermeni, Rum, Yahudi mahallelerinde, Fransız, İngiliz ve Osmanlı hafiyelerinin olduğu birçok farklı karakterle dolu renkli bir dünyanın kapılarını aralıyor…
Bu seriye başlamadan önce Sherlock Holmes şapkanızı hayali olarak takmanız iyi olur zira her sayfada gelişen olaylara dair çözümleme yapmaya çalışırken keskin bir motivasyona ihtiyacınız olacak!
Beni polisiye romanlar kesmiyor, heyecanın ötesinde psikolojik gerilim dozu daha yüksek olsa keşke diyorsanız, buyrun sizi Psikolojik Gerilim Türünde Kitap Önerileri yazımıza alalım, gerilerek gençleşeceğiniz, keyifli okuma süreçleri dileriz!
