Evde Çalışırken Bel ve Boyun Ağrılarını Gideren Yöntemler

Evde Çalışırken Bel ve Boyun Ağrılarını Gideren Yöntemler

Covid 19 salgını tedbirleri kapsamında yapılan kısıtlamalar ve iş dünyasındaki yeni düzenlemeler nedeniyle evden çalışma oranı gittikçe arttı. Şirketlerin bir kısmı bir anlamda evlere taşındı. Home office uygulamasının yayıldığı bugünlerde, artık evlerin uygun bir odası ya da köşesi ofis ruhunu taşımakta. Ancak bu noktada evden çalışmanın bize sağladığı rahatlığı, abartmamak gerekir. Omurga sağlığımızı tehdit edecek kanepe, koltuk, yatak gibi yerlerde uzun saatler çalışmak, doğru oturma pozisyonlarını korumamak, bilgisayar ile olan mesafemizi ve duruşumuzu ayarlamamak, bilgisayar, telefon ve tablet başında tüm günü geçirmeye başlamak; bel, boyun, sırt ağrıları yaşamamıza neden olabilir.

Ergonomik olmayan bu tarz çalışma yöntemleri, uzun vadede omurga açısından daha ciddi sonuçlara yol açabilir. Ayrıca pandemi döneminde hayatın eve sığdırılmaya çalışılmasının bir sonucu olarak endişe ve stres düzeyinin artması da kas ve iskelet ağrılarının çoğalmasına sebebiyet verebilir. Hareketin azalmasına bağlı olarak omurga problemleri yanına kalça, diz ve eklem ağrıları da eklenebilir ve yaygın ağrı olarak bilinen “fibromiyalji” rahatsızlıklarına neden olabilir. 

bel agrisi

Fotoğraf: Willamette Pain and Spine

İşte bu sorunları engellemek için evde nasıl bir çalışma ortamı oluşturmamız gerektiği, Acıbadem Fulya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Spor Hekimi Prof. Dr. Tolga Aydoğ tarafından şöyle belirtiliyor:

boyun agrisi

Fotoğraf: Wellistic

İşte Bel ve Boynunuzu Koruyacak Omurgaya Dost Çalışma Şekilleri

En Sağlıklısı Masada Çalışmak 

Yatağınız, koltuğunuz ya da evde çok sevdiğiniz bir köşe kulağa hoş geliyor olabilir ama kesinlikle masada ve çalışmaya uygun bir sandalyede çalışmaya özen gösterin. Bu şekilde omurganın, kolların, diz ve kalçaların yük dağılımında maruz kaldığı etkiyi en optimum seviyede tutabilirsiniz. 

İhtiyacınız Olan Her Şey Masanızda Olmalı

masada çalışan adam

Fotoğraf: www.sanfrandesign.com

Çalışma sırasında ihtiyacınız olabilecek tüm malzemeler masanın üzerinde olmalı. Aksi takdirde telefon, dosya ya da kalem gibi bir şeye erişmek için yapacağınız ani bir dönme hareketi bel fıtığı ve kas ağrılarına sebebiyet verebilir. 

Sandalyenin İdeal Yükseklikte Olması Şart 

Mümkünse sandalyeniz yükselip, alçalabilen bir mekanizmaya sahip olmalı. Eğer sandalye alçak olursa bu dizin ön kısmında ağrılara, eğer sandalye çok yüksek olursa ve ayaklar yere değmezse bu da omurga nedenli ağrılara neden olabilir. Oturduğunuz pozisyonda diz ve kalçanızın aynı yükseklikte olmasına dikkat edin. 

Bel Boşluğunuzu Destekleyin  

Bel boşluğunuz oturduğunuzda sandalyenin arkasına değmiyorsa bu, omurga kökenli kas ağrılarına sebep olabilir. Bunun için bel boşluğunuzu küçük bir yastıkla destekleyebilirsiniz. Ya da bel boşluğu için özel üretilmiş, sandalyenize geçirebileceğiniz özel sırt destekli aparatlardan faydalanabilirsiniz.

Sandalyenize sırtınızı dayadığınız kısmının yüksekliği kürek kemiklerinizin en az yarısına kadar ulaşmalı ve otururken boyun, sırt ve beliniz rahat durumda olmalı.  

Bilgisayar Ekranını Doğru Ayarlayın

doğru oturma pozisyonu

Bilgisayar ekranının ortası, göz hizasının hafif altında olacak şekilde ve gözünüzden 50-75 santim uzakta olacak şekilde yerleştirin. Adı diz üstü de olsa diz üstünde kesinlikle çalışmayın. Alçak ekrana bakmak için boynunuzu çok eğmeniz gerekeceğinden, boyun fıtığı tetiklenebilir. Bunu engellemek için ekranın göz hizasında olması büyük önem taşır. 

Klavye Kullanırken Dikkat Edin 

Klavye kullanırken kol ve direklerin açısı büyük önem taşır. Ne çok açık ne çok kapalı ne de masa seviyesinden aşağıda olmalı. 

Kulaklıkla ya da Hoparlörde Konuşun 

Bir yandan bilgisayarda çalışırken bir yandan da telefonda konuşmanız gerektiği durumlarda mutlaka ya hoparlörü açın ya da kulaklık kullanın. Telefonu kulak ve omuz arasında sıkıştırmak omurga nedenli kas ağrılarını tetikleyecektir. 

Masa Başı Çalışmalarınızda Ufak Molalar Verin

Çalışma esnasında kendinize küçük aralar verip hareket etmeye özen gösterin. Bol bol su içmeyi ve yediklerinize dikkat etmeyi de unutmayın. Tüm bunların yanı sıra haftada mutlaka birkaç kez kendinize uygun bir spor yapın.