70’lere Damgasını Vuran ABBA Stili

70’lere Damgasını Vuran ABBA Stili

Karanlık, kasvetli, kısmen esaret altında geçen kış aylarında herkes özgürce plajlara gitmenin, masmavi denizlerde serinleyip yorgunluk atmanın hayalini kurdu. Sıcacık güneşin altında hafif esen rüzgârla kıyıya vuran dalgaların narin sesi, bizlere Mamma Mia filminin bembeyaz kumlu Yunan sahillerini hatırlattı. Peki Mamma Mia deyince aklımıza gelen ilk şey nedir? Tabii ki filme eşlik eden, hareket katan efsane İsveçli disko-pop grubu ABBA’nın şarkıları! 

ABBA’yı popüler hale getiren tek konu yaptığı müzikler değildi. ABBA; çarpıcı, kıpır kıpır, rengârenk stiliyle özellikle 70’lerin ikinci yarısında çok ses getirmiş, gönüllere sımsıcak taht kurmayı başarmıştı. Gelin bu ikonik grubun kostümleriyle manşetlerden düşmediği ve moda tarihine imza attığı farklılığını birlikte inceleyelim.

ABBA Stiline Hızlı Bir Bakış

ABBA tarzı

Fotoğraf: Throwbacks 

2014’te grup üyelerinden Björn Ulvaeus, ABBA’nın kostüm seçimlerinde abartılı, göze çarpan parçalara özellikle yer verildiğini açıkladı. Neden mi? O dönemde yürürlükteki mevcut yasaya göre sanatçıların taşıdıkları kostümlerin günlük hayatta giyilemeyecek olması, onlara vergiden muafiyet hakkı getiriyordu. 

Geriye bakıp incelediğimizde bu sahne kıyafetlerinin demode, rüküş olduğunu düşünebiliriz. 70 ve 80’ler boyunca halk da bu görüşte birleşiyordu. Ancak birçok modacının belirttiği gibi ABBA, aslında o zamanın trendleri çerçevesinde giyiniyordu. ABBA da David Bowie, Freddie Mercury gibi “glam rock” akımına uygun, avangard, eksantrik parçaları seçiyor ancak bu yıldızlar gibi havalı değil, aksine abartılı ve gülünç görünüyordu. Şarkılarından birinde kadın solistler, İsveç halk sanatından esinlenerek mavi-sarı kedi motifli bir kostüm, Björn ise platform ayakkabıların üstüne dar beyaz tulum giyerek eleştirmenlerin hedefi olmuştu. Oysa Björn’ün bu tulumuna benzer parçaları David Bowie ve Marc Bolan gibi ikonik isimler giydiğinde eleştirmenlerden olumlu yorumlar almıştı. Peki ABBA’nın tercihleri neden zalimce eleştiriliyordu? Birçok ABBA dinleyeni bu bakış açısı farkını, grubun rock değil disko-pop müziği yapmasıyla bağlıyor.

ABBA’nın Çarpıcı Tarzı

ABBA modası 70'ler

Fotoğraf: Gazette Du Bon Ton

Günümüzde baş döndüren, çok ses getiren, manşetleri süsleyen sahne kıyafetleri deyince aklımıza kuşkusuz Madonna, Lady Gaga gibi isimler geliyordur. Lady Gaga’nın hala konuşulan, VMA ödüllerinde giydiği “et elbisesini” hatırlayanlar vardır. İşte günümüzden 50 yıl kadar önce, en az bu yıldızlar kadar ilginç kıyafetleriyle benzer etkiyi ABBA yaratmıştı. 1974’te “Waterloo” ile Eurovision’u kazanan İsveçli grup ABBA, sadece hareketli şarkısıyla değil, özgün, göz alıcı kıyafetleriyle de dikkatleri çekmeyi ve rakiplerinden sıyrılarak birincilik koltuğuna oturmayı başarmıştı. Agnetha Fältskog, Björn Ulvaeus, Benny Andersson ve Anni-Frid “Frida” Lyngstad’dan oluşan, adını üyelerinin baş harflerinden alan bu grubun sahne kostümleri zoolog ve tasarımcı Owe Sandström imzasını taşıyordu. 

Sydney Morning Herald’a verdiği bir röpotajda Sandström, kostümleri tasarlarken İskandinavya’nın kuzey ışıklarından İsveç bayrağına ve hatta halk sanatına kadar yaşadığı topraklardan ilham aldığını belirtmiştir.

Eurovision’dan bahsetmişken, kostümlerin üzerinde görülen zincirler ve rozetler Sandström tasarımlarının yalnızca trend takipçiliğinden ziyade bir öncü olduğuna da işaret ediyor. Sandström, bu dokunuşlarla İngiltere’de filizlenmeye başlayan punk-rock akımının izlerini tasarımlarına yansıtmıştı. Japonya turu için grup üyelerine saten kimono giydiren Sandström, Saint Laurent’un da zamanında benimsediği, 70’lerin Asya’dan esinlenen trendlerine sahip çıktığını kanıtlamıştı. Disko akımına uygun olarak baştan ayağa altın rengine bürünen ABBA, eleştirilerin odağı oluvermişti. Garip bir şekilde moda sektöründe altın tulum Thierry Mugler’ın koleksiyonunda yer alınca lüks, ABBA’nın üzerinde görüldüğü zaman ise gülünç oluyordu.

Oysa günümüzde halen lüks markaların defilelerinde, koleksiyonlarında ABBA’nın abartılı diye eleştirilen sahne kostümlerini andıran yılan derisi tulumlara, payetli takımlara rastlamak mümkün. Öyle ki ABBA, sahnede giydiği mavi, spandeks, dar tulumuyla bizleri 1979’da athleisure ile çoktan tanıştırmıştı.

Lüks markalar gibi ABBA da 70’lerin diskodan glam rock, nostalji, 80’lerin ise spandeks akımına kadar birçok trendi benimsemiş ancak eş değer takdir görmemişti. ABBA, bizce sadece müzik dünyasına anlamlı eserler katmakla kalmamış folklorik özgün tarzıyla moda tarihine de imza atmıştır.