parizyen stili

Jane Birkin ile Zahmetsiz Parizyen Stili

Güncelleme Tarihi: 23 Ekim 2021

Bugün, moda tarihine tarzıyla, tutum ve davranışlarıyla imza atmış bir isimden esinlenerek günümüzde popülaritesini koruyan hatta trend zirvesine doğru tırmanışta olan bir estetiği inceleyeceğiz: Parizyen stili! Aslen İngiliz olan Jane Birkin stili ile yazımızın çıkış noktası olacak. Hermès’in ondan ilham alarak tasarladığı, belki de dünyanın en bilinen çantasına adını veren Jane Birkin tarzı ile tüm dikkatleri üzerine çekmişti. Peki neden? Gelin beraber bakalım…

Parizyen Stili

jane birkin stili

Fotoğraf: Wallpaper Cave

Elegan, şık, aynı zamanda zahmetsiz, casual olarak tanımladığımız, Jane Birkin stili ile eş anlamlı olan parizyen tarzına, Fransa’ya, Fransızlara olan genel ilginin 20. yüzyılın başlarına kadar uzandığını biliyor muydunuz?

1920’lerde Fransız ekonomisi yavaşlarken yükselen Amerikan sanayisine yön verenler Avrupa’ya seyahat etmeye başlar. Ekonomisini hareketlendirecek, ona can katacak bir arayış içinde olan Fransa ve özellikle Paris, turistlerin tercih ettiği bir destinasyon olma bilinciyle diğer Avrupa ülkeleri arasından sıyrılarak öne çıkmaya odaklanır. Bu düşünceden hareketle tüm dünyanın dikkatini çekerek Paris estetiğini, stil ve yaşam tarzını bir ideale çevirir. 

İkinci Dünya Savaşı ile birlikte Fransa gücünü, etkisini kaybetmeye başlar. Özellikle büyüyen Hollywood’la ABD, trend belirleyici unvanını Paris’in elinden alır. Oyuncu Marilyn Monroe ile birlikte Amerika’nın ve dolayısıyla dünyanın silueti değişir. Seksi, abartılı, göze çarpan frapan kıyafetler, vücut hatlarını ortaya koyan kesimler tercih edilir hale gelir. Bu tarz Fransa’ya da yansır. Ünlü oyuncu Brigitte Bardot Fransa’da bu yeni silueti benimseyenler arasında başı çeker. 

Sıradan halkla yıllardır buluşamayan, lüksle eşleştirilen Fransız modası Bardot’un popülerleştirdiği basit tişortleri, kısa etekleriyle Fransız halkı için kolay ulaşılabilir bir konuma taşınır. Ayrıca “Et Dieu… créa la femme” filmiyle Bardot, Paris odaklı Fransız estetiğini güneye taşıyarak güneşin sıcaklığı ile ışıldayan, daha özgür, zahmetsiz, casual ama aynı zamanda seksi bir tarz öne koyar. Öyle ki Bardot, Monroe’nun popülerleştirdiği Amerikan tarzından Audrey Hepburn ile tekrar öne çıkan Paris stiline geri dönüş yolunda bir köprü kurmuştur.

ABD ve Fransa’nın etkileşimiyle hayat bulan Parizyen stilinin günümüzde canlanmasının bir sebebi ise onun nostaljik bir estetik, bir yaşam biçimi olmasıdır. Ancak özellikle Audrey Hepburn’le beraber bir zamanlar herkesin giyebileceği, ulaşabileceği bu zahmetsiz tarz, günümüzün influencer’ları tarafından benimsenince yeniden ulaşılamaz bir hale gelmiştir.

Jane Birkin Stili ile Parizyen Havası Rehberi

jane birkin kolaj

Jane Birkin, bir röpörtajında stilini, kıyafetlerini şöyle tanımlamıştır: 

“Giydiğim kıyafetlerde rahatlık ararım. Belli bir tarzı olmalı ama en önemli özelliği rahat olmasıdır.” 

Günümüzde Parizyen stili ile eşleştirdiğimiz Birkin, her yere çanta olarak taşıdığı sepetiyle, kısa etekleri, kot pantolonları, beyaz gömlekleri ve tişörtleriyle zahmetsiz ama aynı zamanda şık olmayı başarır. 

Sadeliğin makbul olduğu, trendleri takip etmeyen, klasik olarak tanımlanabilecek Parizyen tarzının öne çıkan özelliği, zahmetsiz görünmek… Bu zahmetsiz görünüme ulaşabilmek için Fransız kadınların oldukça uğraştığını ancak bu çabanın anlaşılmamasını hedeflediğinin altını çizelim. Gerçekten de Fransız kadınları Amerikalı kadınlara kıyasla makyajlarında, kıyafetlerinde mükemmeliyetçilik arayışında değildir. Kırışıklıkların, benlerin gözükmesinden rahatsız olmaz, onları kapatmaya çalışmaz, doğal görünmeyi tercih ederler. Makyaj yapanlar bilir, natürel bir sonuç elde etmek her zaman daha zordur. 

Online kıyafet alışverişin rağbet görmediği Fransız kültüründe, alışverişe çıkmak ailece yapılan bir etkinlik niteliği taşır; kıyafetler denenir ve gerçekten ihtiyaç duyulan dolap beklemeyecek ürünler satın alınır. Fransız kadınları trendlere göre hareket etmek yerine klasiklere yatırım yapar. Trend demişken, Parizyen stili içerisindeki en önemli özelliklerden biri de kıyafetlerin modayı takip etmekten çok kıyafetin giyeni nasıl hissettirdiğidir. Fransız kadınları neyi sevdiklerini, kendilerine neyin yakıştığını bulur ve modası hiçbir zaman geçmeyecek bir gardırop oluştururlar. Ayrıca, Breton bluzların, kazakların, tişörtlerin, “Little Black Dress” dediğimiz siyah elbiselerin hâkim olduğu bu Parizyen gardırobunda markaya değil ürüne öncelik verilir. Kıyafetlerinin özel olmasını seven Fransız kadınları, logodan çok özgün parçalar tercih ederler. 

Siz de gardırobunuzda bulunan klasikleri benimseyerek Parizyen stiline dâhil olabilir, sürdürülebilirlik yolunda beğendiğiniz, uzun zaman giyeceğinizi düşündüğünüz kaliteli parçalara yatırım yapabilirsiniz.