Zarafetin Simgesi: Audrey Hepburn Stili

Zarafetin Simgesi: Audrey Hepburn Stili

Güncelleme Tarihi: 17 Mart 2021

“Eski Hollywood” dönemi yıldızı Audrey Hepburn, şüphesiz tüm zamanların en sevilen moda ikonlarından biri. Hepburn’ün zamansız ve zarif stili, feminen dokunuşlu pratik parçalarla eşleştirilen genel olarak zahmetsiz havasıyla, nesilleri aşarak 50’ler ve 60’larda olduğu kadar bugün de hala çok konuşuluyor. Ünlü yıldız, sofistike cazibesi ve benzersiz şık görünümüyle hem ekran önü hem de günlük hayatındaki seçimleriyle üst segment modayı mütevazılaştırıp tüm kadınlar için erişilebilir hale getirdi. Audrey Hepburn stili saçları, makyajı ve aksesuar seçimiyle her kadının benimseyebileceği, kendine uyarlayabileceği bir akım yarattı.

Audrey Hepburn Stili Neden Hala Moda Sahnesinin Gözdelerinden? 

audrey hepburn

Fotoğraf: Wallpaper Cave

1950’lerde kadın modası zarafet, formalite ve mükemmel uyumlu aksesuarlara öncelik verdi. Kadınlar savaştan sonra feminenliklerini hiç olmadığı kadar kucakladılar ve bunu modayı takip ederek sergilemek istediler.

Pek çok kadın için ulaşılamaz görülen kıvrımlı, frapan, hourglass fizikleri ile Marilyn Monroe ve Elizabeth Taylor’ın hâkim olduğu bir Hollywood’a Audrey’nin girişi, sektörü sarstı. İnce vücut hatları, düz göğüs dekoltesi, dar kalçalarıyla çok da ulaşılabilir bir fiziği olmamasına rağmen Hepburn, kadın kitlelerinin kendilerini bir Hollywood yıldızıyla bağdaştırabilmelerini ve onu çarçabuk benimsemelerini sağladı. Genel tavrı, duruşu, edası ve giyim tarzıyla, seksapel görünümün tahtına klas oturdu. 

Bunun üzerine, Cristobal Balenciaga ve Hubert de Givenchy gibi yeni tasarımcılar, Christian Dior tarafından popüler hale getirilen açıkça kadınsı silüeti, sade ve modaya uygun silüetlerle bozarken, Hepburn’ün Givenchy’nin bu saf ama basit parçalarını günlük hayatında olduğu gibi beyaz perdede de giymesi, üst segment modayı ulaşılabilir hale getirdi. Aksesuar ve mücevher tercihlerini minimumda tutan, saçını doğal ve zahmetsiz bir şekilde toplayan ve az çaba gerektiren stiliyle Hepburn, kaliteyi her kadının benimseyebileceği fikrini ve şık olmak için abartının gerekli olmadığı bakış açısını yerleştirdi.  

Seneler sonra bugün bile moda sahnesinde Audrey Hepburn’ü anıyor ve yaşatıyorsak onun feminen ama zahmetsiz, her kadının giyebileceği, sade ama sofistike bir stile sahip olmasındandır. 

İşte Audrey Hepburn Stili Denince Akla Gelen İkonik Parçalar

1. Sabrina Elbisesi

audrey hepburn'nün sabrina elbisesi

Sabrina (1954) filminde canlandırdığı karakterin “Sinderella anı” için Hepburn, Givenchy’nin tasarladığı bu elbiseyi seçti. 

Baloda diğer kadınları gölgede bırakan Sabrina karakterine hayat veren Hepburn, ipek iplikle yapılan, lacivert çiçek işlemeli, oltu taşlarıyla süslü, beyaz, büstiyer ve organdiden oluşan bir gece elbisesi giyerek herkesi büyüledi. Ayrıca üst eteğin önden ayrılmasıyla ortaya çıkan kalem etek, elbiseye ayrı bir hareket ve hava katmıştı. 

İlginç Gerçek: Sabrina filmi için kostüm arayan prodüksiyon, o zamanların yeni tasarımcılarından Hubert de Givenchy ile tanışması için Hepburn’ü Paris’e göndermiş. Yıllar boyu sürecek bu arkadaşlık, aslında küçük bir yanlış anlaşılma ile başlamış: Givenchy, aktrisle ilk kez 1953’te Paris’teki atölyesinde tanıştığında, o zamanlar daha ünlü olan Katharine Hepburn ile tanışacağını düşünmüş. 

2. Little Black Dress

audrey hepburn'nün siyah elbisesi

Audrey Hepburn tarzı elbiseler deyince eminiz çoğumuzun aklına ilk olarak Breakfast at Tiffany’s filminde  giydiği bu siyah elbise geliyordur. Gerçekten de sinema tarihinin en ünlü sahnelerinden birinde giyilen, büyük güneş gözlükleri, uzun, siyah opera eldivenleri ve inci bir kolyeyle kombinlenen bu kostüm, küçük siyah elbiseyi kadınların gardırobunda vazgeçilmez bir parça haline getirdi. Ancak küçük siyah elbise kavramı, bu filmde ortaya çıkmadı. İlk olarak 1920’lerde Coco Chanel tarafından modern bir giysiye dönüştürülen siyah elbiseyi, şıklığın sembolü yapan ve milyonlarla buluşturan Audrey Hepburn’ün imzası olmuştu.

İlginç Gerçek: Aslında filmdeki elbise çok daha kısaymış, ancak film stüdyosu Audrey’nin bacağının çok fazla gözüktüğünü düşündüğü için elbisenin alt kısmı, kostüm tasarımcısı Edith Head tarafından yeniden tasarlanmış. 

3. Audrey Hepburn’nün Gelinliği, Başörtüsü ve Babetleri

audrey hepburn'nün gelinliği

1969’daki ikinci evliliği için Audrey Hepburn, Givenchy tarafından tasarlanan, uzun boyunlu, kolları bileklerinde fırfırlanan pudra tonlu pembe bir mini elbise seçmişti. Kıyafetini, en göz alıcı stil hilelerinden olan uyumlu bir başörtüyle birlikte bir o kadar da sevdiği ve uzun boyundan ötürü tercih ettiği babetleriyle tamamlayan Hepburn, şık ama bir o kadar da sevimli olmuştu. 

İlginç Gerçek: Bu kıyafet, Roma’da yaşadığı yıllarda sık sık renkli giysiler içinde, büyük güneş gözlükleri ve paltolarıyla fotoğraflanacağı bir dönemin habercisiydi.