Dünya, ilk olarak 1999 yılında Finlandiya aracılığıyla “Yeşil Ofis” tabiriyle tanıştı. Ülkemizin bu kavramı öğrenmesi ise tam 12 yıl sonra, 2011’de gerçekleşti. WWF’in geliştirdiği proje, tüketimin en yoğun olduğu ofislerde atık miktarını ve doğaya bırakılan ayak izlerini azaltmayı hedefliyor.
Yeşil Ofis Nedir?
Fotoğraf: Dose Media
Yeşil ofis programı, WWF tarafından düzenleniyor ve ofislerde başta atık yönetimi olmak üzere çeşitli çevre dostu uygulamaların gerçekleştirilmesini sağlıyor. Programa katılan firmalar, gereklilikleri yerine getirdikleri takdirde Yeşil Ofis Sertifikası almaya hak kazanıyor.
Program, en temelinde bir kazan-kazan (win-win) projesi olarak tanımlanabilir. Haftada 5 gün, en az 8 saat geçirilen ofislerde kağıt, elektrik, gıda, plastik gibi maddelerin tüketimi üzerine odaklanan programda kendi kendimizin polisi olduğumuzu söylemek mümkün. WWF tarafından yapılan yönlendirmeler ve çıkarılan plan doğrultusunda ofislerin en temel atıkları belirleniyor. Daha sonra bunların önüne geçmek için neler yapılabileceği planlanıyor ve uygulamaya konuyor.
Yeşil Ofis Nasıl Olunur? Yeşil Ofis Sertifikası Nasıl Alınır?
Fotoğraf: Pxhere
WWF tarafından geliştirilen program kapsamında başta karbon emisyonu olmak üzere enerjide tasarruf, yenilenebilir kaynak kullanımı, doğal kaynakların bilinçli tüketimi ve yaşam tarzının sürdürülebilir hale gelmesi gibi önemli noktalarda çevreci bir anlayışa sahip olmak hedefleniyor.
Ofisler, kağıt kullanımı ve boşa harcanan enerji konusunda öne çıkıyor. Amerika’da ofisler arasında yapılan bir araştırmaya göre küçük-orta boyutlu (9 bin metrekareden daha küçük) alana sahip olan ofislerde, saatte 15 kilowatt enerji tüketiliyor. Metrekare başına kullanım oranını baz alacak olursak ortalama bir evin enerji tüketimi çok daha düşük. Bunun temel sebebi, ofisi kullanan insanların direkt olarak enerji maliyetlerine dahil olmaması sebebiyle tasarrufu hiçbir zaman düşünmemesi. Bu ve benzeri örneklerden anlaşılabileceği üzere daha çevreci bir ofis yaratmak için çalışma ortamımızı da evimiz gibi düşünmemiz ve tasarruf için elimizden geleni yapmamız gerekiyor.
Eğer ekolojik ofis fikri ilginizi çektiyse yeşil ofis sertifikası almak için WWF’in yürüttüğü programa başvurabilirsiniz. Şimdiye kadar Türkiye’deki birçok ofisin çevreci bir dönüşüm geçirmesine yardımcı olan WWF Türkiye, tüm işverenleri gelecek için çalışma ortamlarını revize etmeye davet ediyor. WWF projesi hakkında bilgi almak ve programa katılmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yeşil Ofis Uygulamaları
Fotoğraf: Arisa Chattasa
Ekolojik ofis sahibi olabilmek için işverenlerin ve çalışanların birçok konuda inisiyatif alması gerekiyor. Özellikle enerji gibi tasarruf edilebilecek kalemlerde inovatif projeler ve bireysel sürdürülebilirlik anlayışının aşılanması ile yüksek tasarruf oranlarına erişilmesi gerekiyor.
Başlıca sürdürülebilir ve yeşil ofis uygulamaları ise şu şekilde;
- Atık kullanımını azaltmak için su sebillerinin yanındaki kağıt bardakların kaldırılması, çalışanlara matara verilmesi
- Kağıt kullanımını azaltmak amacıyla ofiste kullanılan tüm belge, fatura ve bildirimlerin dijital ortama aktarılması ve ofis arşivlerinin dijital hale getirilerek gereksiz yer kullanımından tasarruf edilmesi
- Ofisin en çok gün ışığından faydalanacak şekilde tasarlanmasını sağlayarak enerji tasarrufu yapılması
- Gereksiz plastik kullanımının azaltılması
- İşe geliş ve gidişlerde motorlu araç kullanımının azaltılması, servis yollarının optimizasyonu,
- Sensörlü ışık ve musluklar ile ofiste teknoloji inovasyonunun sağlanması, gereksiz kaynak tüketiminin önüne geçilmesi
- Hibrit çalışma modelleriyle ofiste geçirilen sürenin azaltılması
- Özellikle çok fazla elektrik tüketimine sebep olan bilgisayar gibi elektronik unsurların kullanılmadığı takdirde otomatik olarak kapanmasını sağlayan elektronik sistemlerin kurulması
- Elektronik eşyalarda enerji verimliliği yüksek ürünlerin tercih edilmesi
- Ofis çevresine kurulacak güneş panelleri gibi unsurlarla ofis içi sürdürülebilir enerji kullanımının artırılması
- Paylaşımlı masalar sayesinde mesai saatlerine uygun olarak iki ya da üç kişinin aynı, masayı kullanmasının sağlanması, yerden ve enerjiden tasarruf edilmesi
- Çalışanlara düzenli olarak sürdürülebilirlik ve çevre etiği seminerlerinin verilmesi
Dünyadan Sürdürülebilir Ofis Uygulamaları
Fotoğraf: RawPixel
Dünyanın birçok yerinde uygulanmaya başlayan proje kapsamında büyük şirketler çoktan dönüşümlerini başlattı. İşte dünyadan yeşil ofis uygulamaları…
IBM
Dünyanın en büyük ve köklü yazılım-donanım şirketlerinden olan IBM, çevreye duyarlı politikalarıyla da ön plana çıkıyor. Londra’da bulunan The Crystal ismindeki binaları, dünyanın en çevre dostu binalarından biri olarak tescillendi. Soğutma ve havalandırma sistemlerinden tutun da çalışan masalarına kadar ofisin neredeyse her yerinde sürdürülebilirlik anlayışına uygun tasarımlar barındıran The Crystal, karbon ayak izi konusunda her geçen gün daha düşük oranları yakalıyor. Bu konuya fazlasıyla önem veren IBM, düzenli olarak bağımsız ölçüm şirketleriyle çalışıp karbon ayak izi ölçümü yaptırıyor, daha düşük oranlara sahip olmak için projeler geliştirmeye devam ediyor.
Adobe
Dijital tasarım alanının en önde gelen yazılım şirketlerinden Adobe, neredeyse kuruluşundan itibaren edindiği çevre dostu ofis uygulamaları ile daha iyi bir gelecek için elinden geleni yapıyor. IBM’e benzer bir şekilde sürdürülebilir ofis uygulamaları üzerine çalışan Adobe, ofis çatılarına kurduğu güneş panelleri sayesinde enerjilerinin önemli bir bölümünü sürdürülebilir olarak karşılıyor. Çalışanları arasından kurdukları “Action Team” adlı bir ekip, sürdürülebilir uygulamaların hayata geçirilmesi konusunda diğer çalışanlara önderlik ediyor.
Unilever
Unilever, ofislerde sürdürülebilirlik konusunu en ciddiye alan markalardan biri. 99 ofis binasının tamamında çevreci dönüşümü başlatan marka, özellikle dijital dönüşüm konusunda örnek teşkil ediyor. Kurdukları elektronik sistemlerle kullanılmayan bilgisayar, fotokopi makinesi gibi elektronik cihazların otomatik olarak kapatılmasını sağlıyorlar. Tüm fotokopi makinelerini çevre dostu alternatifleri ile değiştiren Unilever, çalışanlarının gerekmedikçe çıktı almamasını sağlıyor. Bunun için dijital fatura, elektronik imza gibi inovatif yöntemlere başvuran marka, ofislerini tek kullanımlık kağıt ve plastiklerden tamamen arındırarak atıksız ofisi sağlamaya çalışıyor.
Yeşil Ofis Programının Avantajları
İnsanlar genelde “Küçücük bir değişiklik nasıl bir fark yaratabilir ki?” diye düşünüyor. Bu nedenle çoğu zaman harekete geçmekten de çekiniyor. Gelin Türkiye’deki bazı yeşil ofislerin bu programa katıldıktan sonra elde ettiklerini birlikte inceleyelim…
- Bir yeşil ofis, servis rotalarını optimize ederek araçların %20 daha az yol kat etmesini sağladı. 1 yılın sonunda tasarruf edilen yol, yaklaşık 80 bin kilometreye, yani ekvatorun çevresini 2 kez dönecek uzunluğa ulaştı.
- Bir diğer yeşil ofis, yalnızca basılı dokümanlarındaki metinleri kısaltarak 2500 ağacın kesilmesine engel oldu.
- Asansör önü aydınlatmalarını değiştiren bir yeşil ofis, 6 ayda 118.366 kW/h enerji tasarrufu sağladı. Bu rakam 4 kişilik bir ailenin 43 yıllık elektrik tüketimine denk geliyor.
- Yeşil ofislerden bir diğeri, kağıt kullanımını %25 azalttı. Bu tasarruf, A4 boyutunda kağıtlar üst üste konduğunda 4 katlı bir apartman yüksekliğine denk gelecek ölçüye ulaştı.
Günlük alışkanlıklarda yapılan ufak bir değişiklik aslında büyük farklar yaratabiliyor. Şu an dünyada bulunan 600 yeşil ofisin sayısı artarsa ve insanlar bu tür uygulamaları evlerinde gerçekleştirmeye başlarsa gezegenimiz için nasıl bir fark yaratabileceğimizi düşünebiliyor musunuz?
Kapak Fotoğrafı: Pxherev
