Pesketaryen Beslenme Nedir?

Pesketaryen Beslenme Nedir?

Pesketaryen beslenme, vejetaryen ve vegan beslenme gibi nispeten daha sürdürülebilir bir yeme düzenini ifade eder.  Bu tür beslenmede kişinin temel hayvansal protein kaynağı, balıklardan ve karides gibi diğer deniz ürünlerinden gelir.

Çoğunlukla bitki bazlı gıdalardan oluşan pesketaryen beslenme; yemek, balık ve deniz ürünlerinin eklenmesiyle çeşitli yararlara sahip olur. Bununla birlikte bazı balık türleri denizde ağır metalleri emebilir. Bu nedenle bazı kişilerin deniz ürünleri alımlarını sınırlamaları gerekebilir.

Bu yazıda, pesketaryen beslenmenin sağlığa yararlarına ve bu tür beslenme kapsamında neler yenebileceğine değindik.

Pesketaryen Kimdir, Ne Yer?

En basit haliyle pesketaryen, et yemeyen ama balık yiyen kişidir.

Pesketaryen terimi 1990’ların başında icat edildi ve İtalyanca’da balık anlamına gelen “pesce” ve “vejeteryan” kelimesinin birleşiminden oluştu. 

Bilimsel literatürde, bu beslenme genellikle “pesko-vejetaryen” olarak tanımlanır ve vejetaryenlik yelpazesine dahil edilir.

Bu tanıma göre bir pesketaryen, vejeteryan beslenmeyi seçen ama aynı zamanda balık ve diğer deniz ürünlerini yiyen kişidir.

Özetle bu beslenme türü, deniz ürünlerinin ana protein kaynağı olarak önemli bir rol oynadığı, kepekli tahıllar, kuruyemişler, baklagiller, ürünler ve sağlıklı yağlardan oluşan, büyük ölçüde bitki bazlı bir diyettir.

Pek çok pesketaryen ayrıca süt ve yumurta da tüketir.

pesketaryen diyet

Fotoğraf: Caroline Atwood 

Örnek bir Pesketaryen Besin Listesi

  • Tam tahıllar ve tahıl ürünleri
  • Baklagiller
  • Fındık ve fındık ezmesi, yer fıstığı ve tohumlar
  • Yağlı tohumlar
  • Yoğurt, süt ve peynir dahil süt ürünleri
  • Meyve
  • Sebzeler
  • Balık ve kabuklu deniz ürünleri
  • Yumurta

Pesketaryen Beslenmenin Sağlığa Faydaları

Pesketaryen beslenmenin birçok faydası vardır. Aşağıda bu avantajlardan bazılarını ele alıyoruz.

Sağlıklı Bir Kalp 

Balık yemek, sağlıklı yaşam için gerekli olan omega-3 yağ asitlerini sağlar. Özellikle yağlı balıklar tüketmek, uzun zincirli omega-3 yağ asidi alımının artmasını sağlar. Omega-3 yağ asitleri ise insanlar için faydalı olabilecek doymamış yağlardır ve sağlıklı yaşam için olmazsa olmazdır.

Balık yiyen kişiler, beslenmelerine balıkları dahil etmeyenlere göre daha düşük tansiyona, daha düşük kalp ritmine ve daha az ölümcül kalp krizi tehlikesine sahiptir.

Ayrıca pesketaryen beslenme, esas olarak bitkisel besinlerden oluşur. 2017 tarihli bir araştırmaya göre sebze ve diğer bitkisel gıdalardan zengin beslenen kişilerde koroner kalp hastalığı riski azalmıştır. Uzmanlar, bitki bazlı beslenmenin iyileştirilmiş kan lipitleri ve düşük kan basıncına doğrudan etki ettiğini belirtir.

Aynı araştırma, bitkisel beslenmenin egzersiz ve stres yönetimi ile birleştirildiğinde aterosklerotik plakları tersine çevirebileceği sonucuna varıyor. Ateroskleroz, arterlerde plak oluştuğunda ortaya çıkar. Bu da arterlerin sertleşmesine, daralmasına ve kan akışını kısıtlamasına neden olur.

Kanserden Korunma

pesketaryen besinler

Fotoğraf: Florian Metzner 

Pesketaryen beslenme, insanları kolorektal kanserlere veya kolon ile rektumu etkileyen kanserlere karşı da koruyabilir.

2015 tarihli bir araştırmaya göre kolorektal kanserler Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kanser ölümlerinin ikinci önde gelen nedenidir. 77.650’den fazla kişiden alınan verileri kullanan çalışmaya göre pesketaryen diyetin kolorektal kanserlere karşı güçlü bir koruyucu etkiye sahip olduğu açıklanmıştır.

Diyabet ve Enflamasyonu Engelleme

Bitki bazlı ve pesketaryen beslenme sayesinde, tip 2 diyabet ve metabolik sendrom riski azalır.

Metabolik sendrom; insülin direnci, yüksek tansiyon ve obezite gibi hastalıkları içerir.

Bitki bazlı diyetler, flavonoidler gibi anti-enflamatuar ve antioksidan maddeler bakımından zengindir. Bunlar, bitkilerde bulunan doğal bileşenlerdir. Flavonoidler, bir dizi anti-enflamatuar ve antidiyabetik özelliklere sahiptir.

2016’da yapılan bir araştırmada, ABD’deki 77.000’den fazla insanın farklı beslenme düzenlerine bakarak, pesketaryen diyet uygulayan kişilerin katılanlar arasında en yüksek flavonoid alımına sahip olduğu bulundu.

Bunlara ek olarak yağlı balıklarda bulunan omega-3’lerin enflamasyonu azaltabileceğine dair kanıtlar da mevcut. 

Çevresel ve Hayvansal Faydalar

Kişilerin kırmızı ve beyaz eti kapsamayan pesketaryen beslenmeyi seçmelerindeki en büyük nedenlerden biri de hayvansal etik ile sürdürülebilirlik bilinci. Bu tür beslenme sayesinde hem memeli hayvanlar acı çekmiyor hem de küresel karbon salınımı azalıyor.

Bazı bilimsel çalışmalar, balığın acı çekemeyeceğini savunuyor. 2015 tarihli bir araştırmaya göre balıklar, psikolojik stres yaşayabilmelerine rağmen, acıyı deneyimlemek için gerekli sinir ağından yoksun oldukları için acıyı hissetmiyorlar.

Pesketaryen Beslenme Sürdürülebilir mi?

Pesketaryen beslenme, memelilerin veya kuşların tüketimine kıyasla daha sürdürülebilirdir ancak bazı çevresel sorunları vardır.

Daha detaylı inceleyecek olursak; inek, koyun ve keçi gibi domuz ve geviş getiren hayvanların yetiştirilmesinin çevreye zarar verebileceğine inanılıyor. Her iki grup da sera gazları yayıyor. Geviş getiren hayvanlar metan gazı üretirken domuzlar amonyak üretir.

Küresel ölçekte, bu gazlar küresel ısınmaya katkıda bulunur. Ayrıca otlatma ve tarım için büyük ölçekli ormansızlaşma, sera gazı sorununu daha da kötüleştirir.

Balıklar sera gazı üretmese de balıkçılık su ekosistemleri için bir zorluk teşkil etmekte.

Örneğin trollerle yakalanan balıklar için kullanılan trol tekneleri, okyanus ekosistemlerini birçok yönden etkileyebilir.

Kaynaklar: 

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5579641/ 

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4420687/ 

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6061923/ 

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4356734/