Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar

Güncelleme Tarihi: 25 Temmuz 2022

İklim değişikliği ya da ekolojik problemler sizi gitgide bunaltmaya ve eko-anksiyete hissini tam anlamıyla yaşatmaya başladıysa bir önerimiz var! Büyük resmi görmek için birkaç adım geriye gidin ve insanlığın ve gezegenimizin tarihsel sürecine geniş bir perspektiften bakın. On binlerce yıllık tarihimize baktığımızda sizce de bu gezegende olağanüstü işler başarmadık mı? Evet, iklim değişikliği bizi bekleyen devasa bir sorun ancak bugünkü teknolojimiz ve birikimimizle birlikte biz, bunun üstesinden gelebilecek bir canlı topluluğuyuz. Bu fikrin kanıtlarını ise uzaklarda aramamıza gerek yok. Her geçen yıl ortaya çıkan birbirinden yaratıcı ve faydalı yeşil inovasyonlar, tüm mevcut problemlerimize rağmen geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor. İşte son dönemde çeşitli bilim insanları tarafından geliştirilen ve sürdürülebilir bir gelecek adına içimizin umutla dolmasını sağlayan yeşil teknoloji çalışmaları…

Atıklar Asfalta Dönüşüyor: Plastik Yollar

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar
Yeşil inovasyonlar: Plastik yollar

Görsel: Wikimedia Commons

Plastik, 1800’lü yılların ortalarında hayatımıza girişiyle birlikte sayısız alanda adeta devrim yaratan bir madde oldu. Yaklaşık 150 yıllık bir süreç boyunca ev eşyalarından üretim materyallerine, depolama uygulamalarından lojistik faaliyetlerine kadar her alanda plastikten faydalandık. Ancak bu ‘mucizevi’ ürünü o denli fazla kullandık ki artık gezegenimiz, bu durumla baş edememeye başladı. Çünkü hayatımızın neredeyse her alanını kolaylaştıran bu maddelerin doğada çözünmesi yüzlerce ve hatta bazen binlerce yılı buluyordu.

İklim değişikliğiyle mücadele ve ekolojik dengenin korunması amacıyla yapılan çalışmalarda plastik atıkların dönüştürülmesinin son derece önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Bu alanda çalışmalarını sürdüren bilim insanlarının son yıllarda geliştirdiği inovasyon ise oldukça çarpıcı: Plastik atıklardan üretilen asfalt yollar!

Plastik atıklardan elde edilen maddelerle hazırlanan asfaltların yapımı ilk olarak 2002 yılında Hindistan’da başlamıştı. Dr. Rajagopalan Vasudevan isimli bir bilim insanının geliştirdiği bu yeni teknoloji, çok zaman geçmeden ülke çapında yayıldı ve bugün Hindistan, toplamda yaklaşık 33 bin km uzunluğunda plastik yola sahip. 

Plastik atıkların dönüşümünde oldukça önemli bir uygulama olan bu inovasyonu uygulayan diğer ülkeler ise Birleşik Krallık ve Pakistan. 2019 yılında Birleşik Krallık’ta faaliyet gösteren İskoçya merkezli bir şirket tarafından plastik yol üretimine 1.6 milyon poundluk bir yatırım yapıldı. İngiltere Ulaştırma Bakanlığı tarafından desteklenen proje şu an deneme aşamasında. Ancak projenin kısa sürede başarıya ulaşması ve dünyanın pek çok farklı ülkesinde uygulamaya konması bekleniyor. 

Plastik asfaltlar konusundaki en son çalışmayı gerçekleştiren ülke ise 2021 yılının aralık ayında Pakistan oldu. Pakistan Hükümeti, İslamabad’da yer alan Atatürk Bulvarı’nın 1 km’lik hattını tamamen plastik atıklardan oluşan asfaltla kapladı. 

Rüzgar Gücüyle Hareket Eden Kargo Gemisi: Oceanbird

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar
Yeşil inovasyonlar: Oceanbird

İklim değişikliğinin etkilerini minimuma indirmek istiyorsak karbon ayak izi kavramının odaklanmamız gereken en önemli şeylerden biri olduğunu biliyoruz. Karbon ayak izimizi hızla düşürmenin yolu ise sera gazı emisyonlarını mümkün olabildiğince azaltmaktan geçiyor. Yapılan araştırmalara göre sera gazı emisyonları konusunda zirvede yer alan sektör ise ulaşım sektörü. Dünyada sera gazı emisyonları sıralamasında Çin’den sonra ikinci sırada yer alan Amerika Birleşik Devletleri özelinde yapılan bir araştırmaya göre ulaşım sektörü, toplam emisyonların %29’unu oluşturuyor ve bu alanda lider. 

Ulaşımda karbon ayak izi oluşumunu azaltmaya yönelik çalışmalar dünyanın pek çok ülkesinde devam ediyor. Son dönemde bu konuda gerçekleştirilen en büyük inovasyonlardan biri ise Kuzey ülkesi İsveç’ten geldi. İsveçli bir şirket, The Oceanbird adını verdikleri bir kargo gemisi projesine başladığını duyurdu. Firma tarafından yapılan açıklamaya göre söz konusu gemi, geleneksel gemilere oranla %90 daha düşük karbon emisyonu yaratacak. Bu, sürdürülebilir gelecek adına son derece umut veren bir haber çünkü rüzgar gücüyle çalışan kargo gemilerinin yaygınlaşması, ulaşım sektörünün yarattığı karbon ayak izini önemli ölçüde azaltabilir. 

Büyük Temizlik Projesi: The Ocean Cleanup Project

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar

Büyük Pasifik Çöp Yığını, gitgide büyüyen ve okyanuslardaki yaşamı çok ciddi anlamda tehdit eden bir sorun. 2013 yılında bu devasa probleme karşı harekete geçmek isteyen Hollandalı genç girişimci Boyan Slat, The Ocean Cleanup isimli vakfı kurdu. Proje, özel bir bariyerin okyanus yüzeyinde hareket ettirilmesiyle mavi sularda biriken çöpleri toplamayı ve en nihayetinde bu atıkları karaya taşıyarak dönüşüm uygulamalarına kazandırmayı hedefliyordu. 

Vakfı kurduğunda yalnızca 19 yaşında olan genç girişimci Slat, kısa sürede hayalini gerçeğe dönüştürdü ve aldığı desteklerle birlikte The Ocean Cleanup, okyanuslarda faaliyete başladı. Proje, günümüzde halen çalışmalarını sürdürüyor ve dünyanın pek çok farklı noktasındaki plastik atıkları denizlerden ve okyanuslardan toplamaya devam ediyor. The Ocean Cleanup projesini anbean takip etmek ve gerçekleştirilen çalışmaları izlemek için projenin resmi Twitter hesabına göz atabilirsiniz. 

Yapay Et Teknolojisi

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar
Yeşil inovasyonlar: Yapay et

Sera gazı emisyonlarında önemi bir paya sahip olan bir diğer sektör ise hayvancılık. Son derece yüksek karbon ayak izine sahip olan hayvancılık faaliyetleri, aynı zamanda geniş arazi kullanımı nedeniyle tarım çalışmalarını da sekteye uğratıyor. Dünya çapında her geçen yıl et tüketiminin artması da bu sektör özelindeki arz ve talep dengesinin giderek bozulmasına neden oluyor. Yani bir diğer deyişle mevcut et tüketim alışkanlıklarımız sürdürülebilir değil.

Bu gerçeğin farkında olan bilim insanları, uzun yıllardır ete alternatif gıda arayışlarını sürdürüyor. Bitki bazlı etler dönem dönem yaygınlaşsa da son yıllarda geliştirilen yapay et teknolojisi bu konuda başrolü alacak gibi. Laboratuvar ortamında herhangi bir hayvana zarar vermeden üretilen sentetik etler, geleneksel et üretim yöntemlerine göre çok daha az karbon ayak izi yaratıyor ve pek çok açıdan daha sürdürülebilir. Üstelik deneyenlerin aktardığına göre sentetik etler, alışık olduğumuz organik et tadı kadar lezzetli ve en az onlar kadar besleyici…

Bulutlardan İçme Suyu Elde Eden Teknoloji: FogCollector

Gelecek İçin Umut Veren Yeşil İnovasyonlar
Yeşil inovasyonlar: FogCollector

Bulutları yakalamak ister miydiniz? Hayır, romantik bir şarkı ya da duygusal bir şiir dizesinden söz etmiyoruz. Gerçek anlamda bulutları yakalamak mümkün! Üstelik bunu yaparak taze içme suyu elde edebilirsiniz!

Alman girişimci Peter Trautwein tarafından geliştirilen FogCollector (CloudFisher) teknolojisi, içme suyu konusunda sıkıntı yaşayan bölgelere son derece yaratıcı ve inovatif bir çözüm sunuyor. Tamamen karbon nötr şekilde çalışan aparatlar, yüksek bölgelere yerleştiriliyor ve buradaki bulutlardan topladıkları gazları içme suyuna dönüştürüyor. Üstelik FogCollector’ların çalışmak için herhangi bir enerjiye ya da bakıma dahi ihtiyacı yok. Bu basit ancak yaratıcı aletleri yüksek bir yere kurmak ve gerisini doğanın mucizesine bırakmak yeterli…