Küresel Isıtmanın Yaban Hayatına Etkileri

Küresel Isıtmanın Yaban Hayatına Etkileri

Güncelleme Tarihi: 25 Eylül 2021

Yıllardır küresel ısıtmanın etkileri üzerine konuşuyoruz… 21. yüzyılın başlarında bu konu gündemimize girdiğinde sanki gelecek nesillerin problemi gibi algılıyorduk. Artık bahsedilen kötü gelecek geldi, sıkıntı yaşayacak olan nesiller biziz! Buna rağmen günümüzde hala küresel ısıtmaya inanmayan veya onu hafife alan insanlar, daha acısı politikacılar bulunmakta. Geçtiğimiz yıllarda küresel ısıtmanın tehlikesini göstermek amacıyla IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli), tam tamına 700 sayfa uzunluğunda bir küresel ısıtma raporu yayınladı. Raporda küresel ısıtmanın yabani hayata etkileri de dahil olmak üzere insan yaşamını zorlaştırmasına ve alınabilecek önlemlere yer verildi. Yaklaşık 1000 bilim insanına bu rapor teyit ettirildi. 

Tüm bu bilgiler bize gösteriyor ki küresel ısıtma gelecek olan bir sorun değil, gelmiş olan bir sorun. Elbirliğiyle dünyada yaşayan canlıların mezarını kazıyoruz. Peki günümüzde küresel ısıtmanın yabani hayata etkileri nedir? Hangi canlılar yok olma tehlikesi altında yaşıyor? Gelin kısaca bir göz atalım…

Yabani Yaşamın Yok Olması Bizi Neden İlgilendiriyor?

yabani yaşamın yok olması

Görsel: AceClipart_Etsy

İsterseniz önce sıkça sorulan bu soruya cevap verelim… Örneğin Türkiye’de yaşayan bizler için, yalnızca belgesellerde görebileceğimiz kutup ayıları veya Asya fillerinin yok olması neden büyük bir sorun? Bu soruya en doğru cevabı vermek için ekosistemin önemini kavramalıyız.

Ekosistem, birçok canlının bir arada uyum içinde yaşadığı ortamlar olarak özetlenebilir. Bu ortamlarda bazıları avcı ve av olurken bazıları da üretici olarak görev yapıyor. Örneğin Norveç’te bir liman kasabasının deniz tabanı ilginç bir yengeç türü ile kaplı. Bu yengeçlerin doğal şartlar içinde orada bulunmaması gerekiyor. Uzmanlara göre uluslararası bir gemi ile oraya gelen yengeç türü, ekosistemde yaşayan canlılara total bir dominasyon uyguluyor. Haliyle çok fazla üreyerek ekosistemdeki canlı dengesini bozuyor, orada yaşayan birçok canlının neslini tehlikeye atıyor. Çünkü farklı coğrafi şartlara uyum sağlamış olan bu yengeç türü, yeni geldiği ekosistemde varoluşsal avantajlarını çok iyi bir şekilde lehine kullanıyor. 

Bu küçük örnek bile ekosistemlerin ne derece narin olduğunun göstergesi. Bir canlı türünün yok olması, domino taşı etkisiyle insanlık için büyük sorunlar yaratabilir. Ayrıca bizler, kendimizi dünya üzerindeki en ahlak sahibi varlıklar olarak görme gafletine düşüyoruz. Eğer bu söylem biraz bile doğruysa, sonsuz evrende bildiğimiz tek yaşam barındıran gezegendeki canlıları korumak, ahlaken yapabileceğimiz en doğru hareketlerden biri olurdu. 

Kutuplardaki Yaşam Tehlikede

kutuplarda yaşam tehlikede

Görsel: Pxhere Commons

Birçok çevreci kuruluşun kutup ayılarını maskot olarak kullanmasının bir sebebi var. Çünkü kutup ayıları, küresel ısıtmadan gözle görülür bir şekilde etkilenen kutup coğrafyasında yaşıyor. Her geçen gün buzullar biraz daha eriyor, kutup ayıları için yaşam ortamı kısıtlanıyor. Ayrıca buzulların azalması ve hava kirliliğine bağlı olarak kararması, güneşten gelen ışınları daha az yansıtmalarına sebep oluyor. 

Dünyadaki en büyük aynalar olan kutup buzulları güneş ışınlarını uzaya yansıtmadığı zaman yerküre biraz daha ısınıyor. Artan sıcaklıklar ise yağ kütleleri ve derileri sayesinde nispeten soğuk iklime adapte olmuş kutup ayıları için büyük bir tehdit oluşturuyor. Günümüzde kutup ayılarının popülasyonları azalış eğrisi göstermekte. Çoğu uzmana göre kutup ayıları 2100 yılını göremeyecek!

Kutup ayılarının yanında foklar, balinalar ve birçok balık türü de denizlerin ısınmasından ve deniz seviyelerindeki değişimden etkileniyor. Kutuplarda yürütülen doğalgaz-petrol arama çalışmaları ve uluslararası denizcilik yapan gemilerin ardında bıraktığı zehirli atık maddeler, kutup denizlerini kirletiyor. Haliyle toksik maddelere maruz kalan balık türleri ve yumuşakçalar bir bir ölüyor.

Böcek İstilası

böcek istilası

Görsel: Wikimedia Commons

Dünyada bilinen en fazla türe sahip familya olan böcekler, nicelik bakımından dünyanın hakimi konumunda. Araştırmalara göre dünyada iki milyondan fazla böcek türü bulunmakta. Dünya ekolojisinde bu denli söz sahibi olan böcekler, elbette küresel ısıtmadan da büyük oranda etkileniyor. 

Böcekler, yapıları gereği soğukkanlı canlılardır. Çok zorlu koşullara adaptasyon sağlayabilirler. Tüm bu avantajlı özelliklerine rağmen onların da yaşamı tehlikede. Küresel ısıtma sebebiyle dünyanın ortalama sıcaklıkları arttığında ve yağış gibi doğal olayların düzeni bozulduğunda, birçok böcek türü yaşadığı habitattan ayrılmak zorunda kalıyor. Kimisi insan eliyle değiştirilen yeni doğal düzene karşı uyum sağlıyor ve farklı bölgelere göç ediyor, kimisinin ise soyu tükeniyor. 

Küresel ısıtmanın etkileri sebebiyle doğal yaşam alanından uzaklaşan böcek türleri, aynı yazının başında bahsettiğimiz yengeçler gibi başka ekosistemlerin yapısını bozuyor. Böcekler, çok fazla türe ve inanılmaz sayıda bireye sahip olduğu için dünya üzerinde yaşayan her canlı bu olaydan etkileniyor. 

Evet, güçlü doğaları sebebiyle küresel ısıtmadan en az etkilenen türler böcekler olabilir. Fakat onların yaşamaya başladığı yeni habitatlardaki canlılar tehdit altında. Kim bilir son yıllarda evlerimizde hiç görmediğimiz böcek türlerini görmemizin sebebi belki de bu durumdur. Suçu evimizde yaşamak zorunda kalan böceklerde değil kendimizde aramalıyız. 

Küresel Isıtmanın Ormanlar ve Toprak Üzerindeki Etkileri

küresel ısıtmanın ormanlar üzerindeki etkisi

Görsel: Geralt

Yapılan araştırmalara göre orman yangınlarını tetikleyen üç ana sebep bulunuyor. Bunlar; sıcaklık, nem(yağış) ve rüzgar olarak sıralanıyor. Küresel ısıtma sebebiyle artan sıcaklıklar, saydığımız üç ana etmenin dengesizleşmesine sebep oluyor. Haliyle dünyanın dört bir yanında orman yangınları baş gösteriyor. 

Alaska’da 2004 ve 2005 yılları arasında 10 milyon hektar orman alanı yanarak tahrip oldu. Bir sene içerisinde yaşanan bu yangınlar, geçmişteki 10 senelik dilimde yaşanan orman yangınlarından toplam alanından daha büyük bir alanın yok olmasına sebep oldu. Orman yangınlarındaki bu artış, ivmeli bir şekilde devam ediyor. Araştırmalara göre küresel ısıtma kaynaklı olarak orman yangınları, her yıl neredeyse iki kat artış gösteriyor! Bu gidişle milyonlarca canlıya ev sahipliği yapan, baktığımız zaman içimizi açan ormanlarımızı kaybedebiliriz. 

Küresel ısıtma, canlıların kaynağı bitkilere ev sahipliği yapan toprağı da etkiliyor. Küresel ısıtmanın etkileri sebebiyle toprakta yaşayan birçok canlı mikroorganizma, olağanüstü şekilde artış göstermeye başladı. Bu durum zamanla topraktaki organik maddeyi oransal anlamda azaltıyor, toprağın su emme gibi hayati görevlerini işlevsiz kılıyor. Ayrıca düzensiz hava olayları sebebiyle uzun kurak dönemler ve yoğun yağışlı dönemler toprağın iç dengesini bir hayli bozuyor. Toprakta endüstriyel kirletme ve hava kirliliği sebebiyle zararlı olan inorganik maddeler ve ağır metaller birikiyor. Tüm bunların sonucunda verimli toprak arazileri bir bir kuraklaşıyor ve binlerce canlı türü bu durumdan etkileniyor. 

Küresel Isıtmayla İlgili Bazı Bilgiler

  • Ünlü Nature dergisinde yayınlanan bir makaleye göre araştırmacılar, 147 farklı çalışmayı inceleyerek küresel ısıtmanın biyolojik değişimlere yol açtığını saptadı.
  • Ülkemiz de dahil olmak üzere büyük bir coğrafyaya yayılan ve tırtıl ile beslenen bülbül türleri, artan sıcaklıklar sebebiyle kuzeye göç ediyor. Bunun sonucu olarak tırtıl popülasyonu hızla artmakta.
  • Son 20 yıllık periyodu inceleyen araştırmacılar, insanlar da dahil olmak üzere neredeyse tüm canlı türlerinde direkt olarak yüksek sıcaklığa bağlı ölümlerin artış gösterdiğini gözlemledi.
  • Dünyanın en büyük kral penguen popülasyonu, son 30 yılda %90 oranında azaldı
  • Yumurtlama ile üreyen birçok canlının hayatta kalabilen yavru oranları ve yumurtlama sayısı azalıyor.
  • Araştırmalara göre 784 hayvan türünün neslinin yok olmasının sebebi insanlık. 16.119 hayvan türü ise yok olmak üzere.

Kapak Fotoğrafı: NPS Climate Change