Bir Sürdürülebilir Şehir Hikayesi: Kopenhag

Bir Sürdürülebilir Şehir Hikayesi: Kopenhag

Güncelleme Tarihi: 9 Kasım 2021

Dünyada yaklaşık 4 milyar insan şehirlerde yaşıyor ve Birleşmiş Milletler Dünya Kentleşme Raporu’na göre 2050 yılında bu rakamın 6,7 milyar olacağı tahmin ediliyor. Birçok ülke, şehirleşmenin doğurduğu sonuçlara şimdilerde çözümler ararken en mutlu İskandinav şehirlerinden Kopenhag, geliştirdiği sistemlerle sürdürülebilirliği hedefleyen kentlere örnek teşkil ediyor. 

Kopenhag’ın eski belediye başkanı Frank Jensen, dünyanın sürdürülebilir şehri olma yolunda 2010’lu yıllarda bazı girişimlere cesaret etse de aslında Kopenhag halkının yıllardır bu çözümlerde etkin rol oynadığını belirtiyor. Şimdilerde kentin başkanı değişti ancak halkın sürdürülebilirlik ve çevre bilinci konusundaki tutumu yıllardır değişmedi. İnsan emeğinin kilit rol oynadığı, teknoloji ve inovasyonun şehrin alt yapısı ile buluştuğu Kopenhag’da şehrin sürdürülebilirlik hikayesi hangi sistemlere dayanıyor bakalım…

Sürdürülebilir Kopenhag Çözümleri

Bir Sürdürülebilir Şehir Hikayesi: Kopenhag
Bir sürdürülebilir şehir hikayesi: Kopenhag

Fotoğraf: Noah Buscher 

Sürdürülebilirlik kavramının önemli bir unsuru olan sürdürülebilir şehircilikte amaçlanan, nüfus yoğunluğunun fazla olduğu kentleri; çevresel, sosyal ve ekonomik açıdan sürdürülebilir kılmaktır. Bu bağlamda diyebiliriz ki sürdürülebilirlik, şehirde yaşayan insan için istihdam ve barınma hakkı ve yaşam kalitesini çevreye duyarlı bir yolla devam ettirebilmesidir. Akıllı kentlerin de bu doğrultuda yoğun enerji taleplerini çevreye duyarlı doğal yollarla temin edebilmesi, ulaşımı doğa dostu çözümlerle mümkün kılması gerekir. 

Kopenhag’ın da önündeki en büyük hedefi 2025 yılına kadar dünyanın ilk nötr başkenti olmak. Bu amaç doğrultusunda hazırlanan İklim Planı ise hem kendileri için iyi bir kılavuz hem de sürdürülebilir şehre dönüşme yolunda proje geliştiren her kent için örnek niteliğinde. 

Kopenhag şehrinin tüm kurum ve toplulukları iklimle mücadele ediyor diyebiliriz. Kopenhag Belediyesi, Lund Üniversitesi ve çeşitli enerji şirketleri iş birliği içinde yeşil kent çözümleri için çalışıyor. Kurulan Kopenhag Çözümleri Laboratuvarı ile proje müdürleri, bu iş birliğine bizzat katılıyor ve şehrin gelişimi için veri tabanlı çözümler sunuyor; net sıfır hedeflerini ise üç ana başlıkta topluyorlar:

  • Hareketlilik ve İyi Yaşam
  • Çevre Kirliliği
  • Enerji

Şehrin bisiklete elverişli olabilmesi için son on yılda 300 milyon dolarlık yatırım yapıldı ve bütün problemler bu üç ana başlık altında değerlendirildi. Bisiklet yolları için inşa edilen köprüler dışında ortaya aşağıdaki mekanizmalar ortaya çıkıyor. 

  • Uzaktan Isıtma Sistemi (Copenhagen District Heating System): Suyun kenarına kurulan sistemde su ısıtılıyor ve boru hatlarıyla şehirdeki çoğu eve ısı gönderimi sağlanıyor. Neredeyse Kopenhag’daki her hane, bu sürdürülebilir ısıtma sisteminden yararlanıyor. Enerji bloğunun ‘district cooling’ ayağı da bulunuyor ve binalardaki ısı bu sayede düşürülebiliyor.
  • Kopenhag Çözümleri Laboratuvarı: Şehrin problemlerine geliştirdikleri teknolojilerle alternatif çözüm arıyorlar. 
  • Street Lab: Proje yöneticileri; hava kirliliği, atık yönetimi ve su kaynakların yönetimini bu iki kilometrelik sokakta uygulayarak test ediyorlar. 

Şehrin Ortasında Sokak Laboratuvarı: Street Lab

Bir Sürdürülebilir Şehir Hikayesi: Kopenhag
Bir sürdürülebilir şehir hikayesi: Kopenhag

Fotoğraf: Lindsay Martin

Biz her ne kadar Kopenhag’ı kural tanımayan Freetown Christiania sokağıyla tanısak da şehrin ortasında 2016 yılından beri laboratuvar olarak kullanılan bir sokak daha yer alıyor. Cisco gibi bazı özel kurumların da yardımıyla kurulan Street Lab’de akıllı otopark, atık yönetimi ve hava kirliliğinin ölçülmesi gibi çalışmalar yapılıyor. Christiania sokağında vatandaşlar, ruhsal ve fiziksel kirlilikten uzaklaşırken Street Lab’de denenen çözümler şehrin her sokağına temiz havayı ulaştırmayı hedefliyor.

Kopenhag aynı zamanda akıllı kent ağıyla İsveç, Finlandiya ve çevresindeki yaklaşık 15 şehirle sokak laboratuvarında deneyimledikleri sonuçları paylaşıyor.

Akıllı kent ya da sürdürülebilir şehirlerin yeniden oluşabilmesi için toplulukların da aynı duyarlılığa sahip olması, dönüşüm sürecinde vatandaşların aktif rol oynaması gerekebilir. Zira teknolojik yenilikler ve kentin altyapısının iyileştirilmesi sürdürülebilir şehir olma yolunda yetersiz kalabilir.

Kapak Fotoğrafı: Febiyan