Güncelleme Tarihi: 19 Ağustos 2022
2050 yılına kadar insan popülasyonun 2.3 milyar civarında artması bekleniyor. 2009 yılında How To Feed The World 2050 adı altında yayınlanan makaleye göre bundan 30 yıl sonra 9-10 milyar civarında olması beklenen insan nüfusunu beslemek için anlık tarım üretimimizi en az %70 oranında artırmamız gerekecek. Bunun için tahmin edebileceğiniz gibi en büyük yardımcımız toprak. Fakat dünyadaki toprağın da bir sınırı var. Eğer onu doğru şekilde kullanmazsak yakın tarihte tüm dünya açlık sorunuyla baş başa kalabilir. Bu noktada sürdürülebilir tarım uygulamaları geleceğimizin en umut vadeden çözümlerinden biri olarak görülüyor. Peki sürdürülebilir tarım nedir? Doğa ile beraber çalışarak neslimizi sürdürmemiz mümkün mü? Gelin inceleyelim…
Sürdürülebilir Tarım Nedir?
Fotoğraf: Jcomp
Sürdürülebilir tarım kavramını kısaca ifade etmek gerekirse ekosisteme uyumlu, ekosistemin korunmasını ve gelişmesini destekleyen, teknolojik uygulamaların yapıldığı tarım yöntemleri diyebiliriz.
Peki dünya neden sürdürülebilir tarım kavramına ihtiyaç duydu?
Yazının başında bahsettiğimiz raporda bir diğer dikkat çeken ayrıntı ise gelişmiş ülkelerin tarım arazilerinin günden güne azalması durumu. Halihazırda bir ekonomik dev haline gelen ABD, Çin, Rusya, Japonya gibi ülkelerde günden güne tarım arazilerinin yerini yerleşim alanları alıyor. Gelişmekte olan ülkelerdeki tarım arazilerinin artması, bu farkı bir nebze kompanse edebilse de yakın zamanda dünyadaki ekilebilir arazi sayısı belli bir sınır değere ulaşacak. Şüphesiz ki dünyanın kaldırabileceği bir insan sayısı limiti var!
Neredeyse 10.000 yıllık tarım maceramızı sanayi devriminin getirilerinden olan makineler ile otomize ettik. Fakat hala uzun vadeli çözümleri düşünmektense kısa vadede topraktan verim almayı amaçlıyoruz. Teknolojik gelişimimiz doğayı anlama kapasitemizle aynı seviyede değil. Bu durum devam ettikçe daha fazla tarıma arazisi aşırı ilaç kullanımından zehirlenecek ya da şehirleşmeye kurban gidecek. Bu büyük sorunu çözüme ulaştırmak için ise elimizdeki en kuvvetli seçeneklerden biri toplu olarak sürdürülebilir tarıma geçmek.
İlk defa 1900’lü yılların başında Franklin H. King tarafından ortaya atılan “sürdürülebilir tarım” kavramı, geride bıraktığımız son 30 yıllık dilimde oldukça popüler hale geldi. 1977 yılında ABD Ulusal Tarımsal Araştırma, Yayım ve Öğretim Politikası Yasası’nda da yer bulan sürdürülebilir tarım nedir sorusuna yanıt olarak, “Sahaya özel bir uygulamaya sahip entegre bir bitki ve hayvan üretimi uygulamaları sistemi” cevabını verdi.
Sürdürülebilir Tarımın İlkeleri Nelerdir?
Fotoğraf: Liz Joseph
Sürdürülebilir tarım nedir sorusuna verilebilecek en kapsamlı cevaplardan biri “İnsanlığın şimdisi ve geleceği için hayatını idame ettirebilmesinde ihtiyacı olan temel gıda maddelerinin ve tekstil ürünlerinin sürdürülebilir aşamalarla üretilmesi için yapılan tarım şekli” olabilir.
Sürdürülebilirlik kavramının içine girdiği her alanda olduğu gibi sürdürülebilir tarım da belli ilkeler ve yöntemler çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Ekonomik fayda veya çıkarların dışında bilimsel veriler göz önüne koyarak üretilen bu ilkeler, insanlığın tarım kaynaklarını uzun yıllar boyunca kullanabilmesi için özelleştirildi. Sürdürülebilir tarım ilkeleri, doğayı yok etmeden insanlığı beslemenin kural kitabıdır diyebiliriz.
Toprak ve Su Yönetimi
Tarımda en önemli unsurlardan olan toprak ve su, sürdürülebilir tarım için en önde gelen çözülmesi gereken sorunlardan olarak görülüyor. Bilinçsiz ilaç ve gübre kullanımı, aşırı veya az su kullanımı tarımda verimliliği azalttığı gibi doğaya da zarar verebiliyor. Uzmanlar tarafından sürdürülebilir tarımda toprak ve su yönetimi için aşağıdaki maddelerin mutlaka uygulanması gerektiği savunuluyor.
- Ziraat mühendisleri tarafından yapılan raporlamalar sonucunda toprağın ihtiyacı olan, zehirsiz gübreleme ve ilaçlama yapılması gereklidir.
- Toprağın organik bileşen oranlarının korunması için toprak işlemek ve ilaçlama gibi fiziksel, kimyasal ve biyolojik dış müdahaleler doğru zamanda ve doğru şekilde yapılmalıdır.
- Hasat sonrası kalan bitkisel atıklar kompost yardımıyla yararlı gübrelere dönüştürülmelidir.
- Doğal ormanların yakılması veya kesilmesiyle elde edilen araziler, kesinlikle tarımsal arazi olarak kullanılmamalıdır.
- Toprak erozyonunu azaltmak için toprak örtücü vejetasyon, arazide yetiştirilen ana bitkiyle mücadele etmeyecek şekilde seçilmeli ve arazi etrafında yetiştirilmelidir.
- Arazinin tüm mevcut su kaynakları yetkili kişilerce raporlanmalı, araziye aktarılan suyun miktarı dönemsel olarak analiz edilmelidir.
- Su kaynaklarının kullanımı belli zaman aralıkları arasında kısıtlanmalıdır.
- Su kaynaklarına tarımsal araziye zarar verebilecek nitrat gibi maddelerin karışması engellenmelidir. Ayrıca insan yerleşimi veya tarım kaynaklı atık sular kesinlikle sulama arazilerine karıştırılmamalıdır.
Enerji
Sürdürülebilir tarım için bir diğer önemli ilkelerden biri ise tarım arazilerinde kullanılan araçların tükettiği enerjinin olabildiğince verimli ve temiz şekilde elde edilmesi.
- Tarım ekipmanları; enerji tüketimi, çalışma ömrü ve fiyatı göz önüne alınarak seçilmelidir.
- Tarımsal işletmenin enerji kaynakları rüzgar türbini, güneş paneli ve jeotermal enerji gibi temiz enerji kaynaklarından sağlanmalıdır.
- Yakıt tasarrufu için tüm lojistik faaliyetler optimize edilmelidir.
Atık Yönetimi
Sürdürülebilir tarım ilkeleri içerisinde yer alan atık yönetimi, tarımsal kaynaklı atıkların doğaya zarar vermeden imha edilmesi veya dönüştürülmesi anlamına geliyor.
- Tüm tarımsal işletmeler çalışmalarına ve yer aldıkları doğanın koşullarına uygun bir şekilde atık yönetimi sistemleri kurmalıdır.
- İşletmenin çalışmaları sonrası ortaya çıkan hiçbir atık; akarsu, su kanalı veya hendek gibi yerlere atılmamalıdır.
- Hayvansal gübre sebepli kötü koku ve hava kirliliğinin etkileri azaltılmalıdır.
- İşletmede kullanılan tüm plastik temelli malzemeler alternatif ve sürdürülebilir hammadeye sahip olanlarıyla değiştirilmeli, işletme kaynaklı plastik atık her geçen gün daha az hale getirilmelidir.
Ekonomik Sürdürülebilirlik
Doğru şekilde yönetilen bir tarımsal işletme, ekonomik açıdan da istikrarlı ve sürdürülebilir olmalıdır.
- Tarımsal arazide çalışan işçilerin sosyal ve güvenlik hakları eksiksiz bir şekilde sağlanmalı, insan ve doğanın can güvenliği ön planda olmalıdır.
- Ürün kaybını önlemek için işletmelerin depolama sistemleri optimize edilmeli, doğal afetler kaynaklı olası kayıplar yaşanan seneler için yedek para fonları oluşturulmalıdır.
- Tarımsal kaynaklı tüm ekonomik girdi ve çıktılar kayıt altına alınmalı, yetkili kişilerce denetlenmeli ve daha avantajlı seçenekler için sürekli olarak piyasa araştırması yapılmalıdır.
- Senelik olarak arazinin ihtiyaçları ve potansiyeli analiz edilmeli, hem en yüksek ekonomik gelirin elde edilebileceği hem de arazi çevresindeki doğaya zarar vermeyen bitkilerin ekilmesi gerekmektedir.
Sürdürülebilir Tarım Nasıl Yapılır?
Sürdürülebilir tarıma geçiş, aslında sanıldığı kadar zor değil. Türkiye’de ve dünyada yer alan birçok kuruluş, sürdürülebilir tarım nasıl yapılır sorusu aklının bir köşesine düşmüş tüm tarımsal işletmelerin sürdürülebilir tarıma geçişine destek vermek amacıyla programlar ve adaptasyon çalışmaları gerçekleştiriyor.
Sürdürülebilir tarıma tam anlamıyla geçiş için daha önce örneklendirdiğimiz sürdürülebilir tarım ilkeleri eksiksiz bir şekilde işletme tarafından yerine getirilmeli, mahsul ve toprak yönetimi tamamen bu konuda bilimsel bilgisiyle fark yaratabilecek olan ziraat mühendislerinin ellerine bırakılmalıdır. Sürdürülebilir tarım için en büyük önceliklerden olan toprak ve su yönetimi sistemleri gelişen teknolojiye uygun olarak güncellenmeli, enerji de dahil olmak üzere tüm kaynak kullanımları minimum seviyeye çekilmelidir. İklim koşulları ve arazinin doğası analiz edilerek yetiştirilmek üzere doğru bitki seçimi yapılmalıdır. En başta doğanın korunması ve tarıma arazisinin devamlılığı esas alınarak işletmenin ekonomik girdi ve çıktıları optimize edilmeli, tarım malzemeleri ve araç gereçleri seçilirken en doğru opsiyonlar seçilmelidir.
Sürdürülebilir Tarımın Faydaları
Fotoğraf: Kevin Snyman
Geleceğimizi planlarken büyük önem vermemiz gereken sürdürülebilir tarımın ekonomiden doğaya ve insana kadar pek çok faydası bulunuyor. Sürdürülebilir tarım faydaları; başta doğanın korunması ve tarım arazisinin ömrünün artırılması olmak üzere,
- Arazi çevresinde yaşayan ve çalışan toplumun sosyo-ekonomik gelişimi,
- Kaynakların doğru tüketilmesi sayesinde su sıkıntısı gibi dertlerin ortadan kalkması,
- Uzun vadeli planlamalar sayesinde fazla üretim sonucu ortaya çıkan ürün fiyatı dalgalanması ve benzeri ekonomik bunalımların engellenmesi
- Genel olarak ise arazideki verimliliğin olabilecek en yüksek düzeye çekilmesi olarak sıralanabilir.
Dünyadan Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları
Fotoğraf: Aliance of Bioversity CIAT
COP26 ve Paris İklim Anlaşması gibi uluslararası oturumlarda en çok gündeme gelen konulardan biri de sürdürülebilir tarım oldu. Haliyle daha iyi bir gelecek umuduyla el ele veren tüm ülkeler, sürdürülebilir tarım örnekleri yaratmak için çalışmalara başladı. Şu an başta ABD, Rusya ve Çin gibi hem teknoloji hem de tarım anlamında önde olan ülkeler, geleceğin tarımı için umut vadeden çalışmalar ortaya koyuyor.
Dikey Tarım
Neredeyse dünyanın her bölgesinde uygulanmaya başlayan topraksız ve dikey tarım yöntemleri, sürdürülebilir tarım nedir sorusuna en iyi cevap veren yöntemlerden biri. Bu ve benzeri yöntemlerde kaynak yönetimi tamamıyla kontrol altında olduğu gibi alan verimliliği maksimize ediliyor ve sürekli hasad sebebiyle toprak yorulması olmuyor. Dikey tarım hakkında daha detaylı bilgi almak istiyorsanız sizin için hazırladığımız aşağıdaki yazımızı okuyabilirsiniz.
Drone Uygulamaları
Tarımda drone uygulamaları kullanmak amacıyla 2015 yılında kurulan DJI Agriculture, kurulduğu günden beri 30’dan fazla ülkede sürdürülebilir tarım uygulamaları için üreticiye destek veriyor. Sivil amaçlarla geliştirdikleri altı drone çeşidi ile tarım arazisinin havadan kontrolü ve analizi, nokta atışı ilaçlama, arşivleme, yıllık planlama gibi konularda öne çıkıyorlar.
Kapak Fotoğrafı: Zoe Schaeffer