Güncelleme Tarihi: 23 Ekim 2021
Yıllar önce yabancı bir yayında okuduğum makale geliyor aklıma. 1987’de Emily Perl Kingsley tarafından yazılmış bir yazı. “Hollanda’ya Hosgeldiniz”. Çocuğu engelli olarak dünyaya gelince, yaşadığı duyguları bir seyahate benzetir Emily Perl Kingsley. Bebek beklemeyi, İtalya seyahatine benzetir. İtalya gezi rehberi kitapları almıştır. Hatta İtalyanca birkaç sözcük bile öğrenmiştir.
Çok heyecanlıdır. Onca beklemenin ardından artık İtalya’ya gitme vakti gelmiştir. İtalya’ya giden uçağa biner ve havalanır. Birkaç saat sonra uçak havaalanına iner ve hostes anons yapar. “Hollanda’ya Hoş Geldiniz” der. Ama, aylardır İtalya için hayal kurmuştu. Hollanda da nereden çıkmıştı? Makalenin son paragrafında şöyle der. Eğer, ömrünüzü İtalya’ya gidemediğiniz için yas tutarak geçirirseniz; Hollanda’ya dair çok özel ve çok hoş şeylerin tadını asla çıkaramazsınız.
Öncelikle, çocuğunuza konulan otizm tanısının sizi korkutmasına izin vermeyin. Derin bir nefes alın, kendinize zaman tanıyın ve otizm hakkında iyi kitaplar bulup okuyun.
Çocuğunuza otizm teşhisi konuldu diye umutsuzluğa kapılmayın. Otizm tanısından çok daha kötü şeyler var hayatta. Bir düşünün lütfen. Çevrenize dikkatlice bir bakın, şükredecek onlarca şey bulacaksınız. Bu andan itibaren, çocuğunuzun önce anne/babası sonra da öğretmeni/terapisti olacaksınız. Her şey yoluna girecektir. Buna inanın!
Çocuğunuza otizm teşhisi konuldu diye sakın kendinizi suçlamayın!
Kendinizde hata aramayın. Siz, hiçbir şeyi eksik ya da hatalı yapmadınız. Toplum içine çıktığınızda, çocuğunuzun disipline ihtiyacı olduğunu düşünen insanlara da maruz kalacaksınız. Bu tür insanlar, otizmi bilmeyen, bu konuda eğitimsiz olanlardır. Bu tür insanların sizi üzmesine izin vermeyin.
Çocuğunuza otizm teşhisi konuldu diye, kendinizi dış dünyadan izole etmeyin. Sosyal medyadan yardım alabilirsiniz. Online grupları takip etmek iyi bir seçenek olabilir. Çocuğuna otizm teşhisi konulmuş anne ve babalarla tanışın, yazışın hatta bir araya gelin.
Otizm tanısının, evinizdeki kahkahaları susturmasına izin vermeyin. Otizm olsun ya da olmasın, çocuk çocuktur. Çocuklar eğlencelidir. Çocuklar gerçekten komik şeyler söyler ve yaparlar. Bunların tadını çıkarmaya çalışın.
Çocuğunuza otizm teşhisi konuldu diye hayallerinizden vazgeçmeyin. Otizm teşhisinden önce muhtemelen kendi hayatınıza dair planlarınız vardı. Hep eğitimini almak istediğiniz bir program, seminer; tuttuğunuz futbol/basketbol takımının maçına gitme, motosiklet ehliyeti kursuna gitme ve buna benzer birçok plan. Hayalini kurduğunuz şeyler belki hemen şimdi olmayacaktır, sadece biraz ertelemeniz gerekecektir. Önemli olan, bunlardan vazgeçmeyin.
Zor Olsa Da Sevgi Her Güçlüğü Aşar
Ne hissettiğinizi anlayabiliyorum. Bunca yıl, özel eğitim verdiğim çocukların anne ve babalarıyla sohbetlerim sonucu şunu diyebilirim: Otizm, anne ve babaların banka hesaplarının büyük ölçüde etkilenmesine sebep oldu. Eğitim için çok para harcamak zorunda kaldılar. Hatta, büyük tartışmalar sonucu boşanmalar dahi şahit oldum.
Kolay olmayacak belki ama çocuğunuza karşı duyduğunuz sevgi ve anlayış tüm zorlukları kolaylıkla aşmanıza yardımcı olacaktır.
Eylem Çankır Şener
