Beyaz Kağıttan Beyaz Perdeye: Kitaptan Uyarlanan Filmler

Beyaz Kağıttan Beyaz Perdeye: Kitaptan Uyarlanan Filmler

Büyük ilgi ve beğeniyle okunan bir kitabın beyaz perdeye taşınacağını duymak, heyecanla fragmanların düşmesini beklemek, okurken içselleştirilen, empati yapılan karakterleri hangi oyuncuların canlandıracağını merak ederek yakıştırmalar yapmak, zihinde resmedilen mekanların nasıl sahneleştirileceğini hayal etmek… Bu satırları okurken bile heyecanlananlara seslenelim. Kitaptan uyarlanan filmler deyince Harry Potter ve The Hunger Games gibi popüler adaptasyonlar dışında aklınıza hangi filmler geliyor? Yazımızda bu filmlere ışık tutmaya karar verdik. O zaman hazırsak başlayalım. İşte en iyi kitap uyarlaması filmler…

Dangerous Liaisons | IMDB: 7.6

Listemizi kitaptan uyarlanan dönem filmleri arasında beğeni toplamış, Pierre Choderlos de Laclos’nun 1782 yılında basılan aynı adlı eserinden filmleştirilen Dangerous Liaisons’la açıyoruz. 

18. yüzyıl Fransa’sında büyük varlık içinde tekdüze bir hayat yaşayan Marquise de Merteuil ve eski sevgilisi Vicomte de Valmont, sıkıcı günlerini hareketlendirmek ister. Çevrelerinde gözlerine kestirdikleri insanların hayatlarına küçük dokunuşlarla eğlenme planı yaparlar. Bir gün Marquise de Merteuil masum kuzenini baştan çıkarması için Vicomte de Valmont’la iddiaya girer. Ancak Vicomte’un aklında ve kalbinde başka bir kadın vardır. Duyguların egemen olup koydukları kuralın önüne geçmesiyle oyun bozulur ve işler kontrolden çıkar.

Friends dizisindeki Rachel’ın en sevdiği film olduğunu söylediği bu üç ayrı dalda Oscar ödülü kazanan filmi izlemenizi öneririz.

Fight Club | IMDB: 8.8

Kitaptan uyarlanan filmler listemize çoğumuzun bildiği, kült favorisi olan, Chuck Palahniuk’un aynı adlı kitabından esinlenerek hayat bulan Fight Club’la devam ediyoruz. 

Kapitalist yaşam tarzıyla hiç mutlu olmayan, uyku sorunu yaşayan isimsiz başkarakter, sabun satıcısı olan Tyler Durden ile tanışır. Bu hayatlarından bezmiş ikili, yaşamdan bunalmış adamların buluşup birbirleriyle dövüşerek rahatladıkları bir yeraltı kulübü kurar. Ancak uyku sorununa çözüm ararken tanıştığı Marla’nın Tyler’ın hayatına girmesiyle kurdukları bu küçük, karanlık dünya yıkılır.

Brad Pitt, Edward Norton ve Helena Bonham Carter’ın başrollerini paylaştığı Fight Club’u henüz izleme fırsatı bulamayanlara şiddetle önerelim.

The Perks of Being a Wallflower | IMDB: 8.0

Sırada Stephen Chbosky’nin aynı adlı kitabından uyarlanan, aynı zamanda da kendisi tarafından yönetilen, özellikle gençlerin ilgisini çekecek sıcacık duyguların hâkim olduğu The Perks of Being a Wallflower var.

İçe dönük bir genç olan 15 yaşındaki Charlie bir “wallflower” ’dır. Hayatı her zaman yamacından takip eder, kenardan izler. Tâ ki son sınıfta okuyan iki öğrenciyle tanışıncaya kadar… Özgür ruhlu Sam ve üvey kardeşi Patrick, Charlie’ye arkadaşlığı, müziği ve yaşamın zevklerini adım adım tattırır. Ancak bu yeni arkadaşların üniversiteye gidecek olmalarıyla uzaklaşacakları endişesi Charlie’nin sarsılmasına, mutsuzluğunun ve travmasının yeniden ortaya çıkmasına, yeni farkına vardığı öz güveninin darbe almasına neden olur. 

Lise yıllarında hayatın anlamını sorgulatan bu hikâye, izleyiciyi düşündürücü içsel bir yolculuğa çıkarıyor. 

Atomic Blonde | IMDB: 6.7

Kitaptan uyarlanan aksiyon filmleri deyince farklı tarzıyla aklımıza gelen bir başka film de kuşkusuz Atomic Blonde. The Coldest City adlı Anthony Johnston’un çizgi romanından esinlenerek 2017 senesinde beyaz perdeye taşınan Atomic Blonde’un başrollerini Oscar ödüllü Charlize Theron ve James McAvoy paylaşıyor. 

Gizli bir MI6 ajanı olan Lorraine Broughton, soğuk savaş sırasında, duvarın yıkılmasından hemen önce, üzerinde çift taraflı ajanların isimlerinin yer aldığı çalınan bir listeyi bulmak için Berlin’e gönderilir. 

Soğuk savaş sırasında geçen, kimin hangi tarafta olduğunun tam olarak anlaşılmadığı casus filmlerini seviyor, Charlize Theron’un altı dakika boyunca dublörsüz bizzat kendisinin oynadığı muhteşem dövüş sahnesini merak ediyorsanız bu film tam size göre!

The Woman In The Window

Listemizi 14 Mayıs’ta Netflix üzerinden izleyiciyle buluşacak olan A.J. Finn’in aynı adlı psikolojik gerilim romanından uyarlanan The Woman in the Window ile kapatıyoruz.

Dr. Anna Fox, New York City’deki evinin penceresinden dışardan bakıldığında mükemmel görünen bir aileyi gizlice gözetleyen agorafobik bir çocuk psikoloğudur. Hayatı bir anda tanık olmaması gereken bir şeyi gördüğünde tamamen değişecektir. Anna, bir yandan insanlara şahit olduğu şeyin gerçekliğini kanıtlamaya çalışırken diğer yandan kendi hayal gücüyle büyük bir mücadeleye girecektir.

Amy Adams, Gary Olman, Anthony Mackie ve Julianne Moore’un yer aldığı The Woman in the Window’u heyecanla bekliyoruz.