Dünyanın sayılı ekolojik değerlerinden olan Amazon ormanları, hem gezegenimiz hem de medeniyetimiz için oldukça büyük önem taşıyor. Her yanı canlılıkla dolup taşan bu ormanlar, sıklıkla bilim insanlarının ve meraklı gezginlerin buluşma noktası haline gelmiş durumda. Peki, Amazon ormanlarını yeterince yakından tanıyor muyuz? Sizin için Amazon ormanları hakkında bilmeniz gereken 10 soruyu cevaplandırdık.
Amazon Ormanları Nerede?
Amazon ormanları, Güney Amerika kıtasında yer alır. Konumu sayesinde binlerce yıl süren jeolojik ve ekolojik süreçler sonrasında oluşan Amazon ormanları, uzun süre boyunca balta girmemiş durumdaydı. Ancak Sanayi Devrimi sonrasında insan faaliyetlerinin artmasıyla birlikte Amazon ormanları üzerinde hak iddia eden birçok devlet oldu. Sömürge devletleri ve 20. yüzyılın yeni Güney Amerika devletleri de dahil olmak üzere toplamda 15’ten fazla devlet ve kuruma ev sahipliği yapmıştır. Ancak ormanların büyük bir çoğunluğu günümüzde Brezilya’da yer almaktadır.
Amazon Ormanları Hangi Ülkede?
“Amazon hangi ülkede?” sorusunun cevabı yalnızca tek bir ülkeyi kapsamaz. Amazon ormanlarının sınırları, toplamda dokuz ülkenin siyasi sınırları içerisinde yer alır. Bunlar sırasıyla;
- Brezilya,
- Peru,
- Kolombiya,
- Venezuela,
- Ekvador,
- Bolivya,
- Guyana,
- Surinam,
- ve Fransız Guyanası’dır.
Günümüz itibarıyla sınırları içerisinde Amazon ormanlarının %58,4’ün yani 3,9 milyon kilometrekaresini barındıran Brezilya, ormanlar özelinde en yüksek yüz ölçümüne sahip ülke konumundadır. Brezilya’yı takip eden ülkeler ve Amazon ormanları payları ise şu şekilde:
- Peru – %12,8
- Bolivya – %7,7
- Kolombiya – %7,1
- Venezuela – %6,1
- Guyana – %3,1
- Surinam – %2,5
- Fransız Guyanası – %1,4
- Ekvador – %1
Brezilya’nın sahip olduğu devasa oranın yanında Ekvador’un yaklaşık %1 oranındaki toprağı, her ne kadar ilk bakışta gözümüze küçük gelse de hala oldukça büyük bir alanı ifade eder. Göz önüne getirmek gerekirse Ekvador’da bulunan Amazon ormanları, toplamda 7 tane Kıbrıs Adası’na eşittir.
Amazon Ormanlarının Yüz Ölçümü Ne Kadar?
9 ülkeye ve Güney Amerika kıtasının önemli bir bölümüne yayılan Amazon ormanlarının toplam yüz ölçümü 6,7 milyon kilometrekareden daha büyüktür. Peki, bu büyüklük tam olarak neyi ifade ediyor? Karşılaştırmak gerekirse, Türkiye’nin yüz ölçümü yalnızca 783 bin kilometrekaredir. Öte yandan Amazon ormanlarını dünyanın en büyük ülkelerinden olan Avustralya’ya koyma kararı alsaydık, Avustalya’nın yaklaşık %85’i Amazon ormanlarından oluşurdu. İşte Amazon ormanları büyüklüğü hakkında ilginç gerçekler:
- Amazon ormanları, Güney Amerika kıtasının toplamda %40’ını oluşturur.
- Amazon ormanları öylesine büyüktür ki hala insanların ayak basmadığı izole bölgeler mevcuttur.
- Amazon ormanarı, dünyanın en büyük ikinci nehrine ev sahipliği yapar.
- Dünyadaki canlı türlerinin yaklaşık %10’u Amazon ormanlarında yaşar.
- Amazon ormanlarında toplamda 400 milyardan fazla ağaç vardır.
- Şimdiye kadar Amazon ormanlarında Türkiye’nin yaklaşık iki katı büyüklüğü alandaki ağaçlar kesilmiş ve yitirilmiştir.
Amazon Ormanlarında Hava Durumu Nasıl?
Dünyanın en çeşitli canlı yaşamına ev sahipliği yapan Amazon yağmur ormanları, tahmin edebileceğiniz üzere bu özelliğinin büyük bir bölümünü eşsiz ikliminden almıştır. Amazon ormanları hava durumu, kendi içerisinde oldukça eşsiz ve özeldir. Aynı zamanda “yağmur ormanları” olarak da adlandırılan bu bölge, yaz veya kış farketmeksizin yılın büyük çoğunluğunda bol yağış alır. Yüksek nem sebebiyle sıcaklıklar oldukça yüksektir.
Amazon ormanları iklimi özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
- Yüksek nem oranları görünür.
- Kasım ve mayıs ayları arasında en yüksek yağış oranları ölçülür.
- Günün her saatinde yağmur yağabilir. Anlık yağmur yağış miktarı, yalnızca birkaç dakika içerisinde büyük değişkenlik gösterebilir.
- Kış aylarında bile ağaç yaprakları yeşil kalır ve mahsül verebilir.
- Gündüz sıcaklıkları ortalama 32 derece selsiyus iken gece sıcaklıklar 22 derece selsiyusa kadar düşebilir.
- Yüksek yağmur ve sıcaklıklar, Amazon ormanlarında muazzam bir bitki örtüsü ve canlı çeşitliliğin oluşmasına yardımcı olur.
- Amazon ormanlarının faal şekilde kalmasını sağlayan verimli toz ve toprağın büyük bir çoğunluğu, yaklaşık olarak 4800 kilometre ötedeki Sahara Çölü’nden rüzgarlar ve yağmurlar sayesinde taşınır.
- Yeni yapılan çalışmalara göre Amazon ormanları her geçen yıl daha fazla yağış almaktadır.
Amazon Ormanlarında Hangi Canlılar Yaşıyor?
Daha önce de bahsettiğimiz üzere Amazon ormanları, zengin iklimi ve bitki örtüsü sayesinde hem sayı hem de çeşidi bakımından dünyanın en özel noktalarından biridir. Araştırmacılara göre gezegenimizdeki canlı türlerinin yaklaşık %10’u Amazon ormanlarında yaşayan canlılar olarak sınıflandırılır. Bunun büyük çoğunluğunu karınca, örümcek ve sinek gibi eklem bacaklılar ve böcekler oluştururken aynı zamanda kaplan, birçok çeşide sahip kuş türü ve tehlikeli yılan türleri de Amazon ormanlarında hayatını sürdürür. Amazon ormanlarında yaşayan hayvanlar arasında hala önemli bir çoğunluğunun keşfedilmediği düşünülmektedir.. Günümüz itibarıyla Amazon ormanlarında her yıl yeni canlı türleri tespit edilmekte.
Amazon ormanları hayvanları arasında öne çıkanlar şu şekilde:
- Kapibara
- Jaguar
- Siyah Kayman
- Amazon nehri yunusu
- Yeşil anakonda
- Dev su samuru
- Amazon dev kırkayağı
- Hoatzin
- Dev karınca yiyen
- Sürüngenler
- Maymun
- Altın aslan maymunu
- Sincap maymunları
- Üç parmaklı tembel hayvan
- Amazon deniz ayısı
Ormanlar, hayvanların dışında aynı zamanda bitki çeşitliliği bakımından da oldukça zengindir. Amazon bitki örtüsü, birçok endemik türe ve dünyadaki bitki türlerinin önemli bir çoğunluğuna ev sahipliği yapar. Amazon yağmur ormanları, tek başına dünyadaki tüm ormanların yaklaşık %4’ünü oluşturur. Ağaç sayısı bakımından Amazon ormanlarını %2 ile Kongo Havzası takip eder. Amazon ormanlarında yaşayan bitkiler ise şu şekilde sıralanabilir:
- Orkideler
- Victoria Amazonica (Dev nilüfer)
- Açaí palmiyesi
- Bromeliaceae (Ananasgiller)
- Quina
- Helikonya
- Pará kauçuk ağacı
- Kakao
- Maruçya bitkisi
- Maymun fırçası
- Brezilya fıstık ağacı
Amazon Ormanları Doğal Kaynakları Nelerdir?
Amazon Ormanları, birçok değerli doğal kaynağı içinde barındırır. Amazon ormanları kaynakları arasında özellikle odun öne çıksa da aynı zamanda dünyanın en büyük nehirleri sayesinde balıkçılık, tarım ve tıbbi bitki üretimi de oldukça yaygındır.
Amazon ormanlarını paylaşan dokuz ülke, ormanlar sayesinde önemli bir gelir elde eder. Hatta sadece Amazon ormanları üzerindeki hak iddialarının netleştirilebilmesi adına 1978 yılında Amazon İşbirliği Antlaşması Örgütü kurulmuştur. Dünya Bankası tarafından yayımlanan verilere Brezilya gayri safi yurt içi hasılasının %10’unu Amazon ormanlarından sağlanan kaynaklardan kazanılmaktadır. Sınırları bulunan dokuz ülkenin de yararlanabildiği bu kaynaklar arasında:
- Odun: Ormanlar, dünya pazarında önemli bir odun kaynağıdır. Ağaç kesimi, yerel halklar ve ticaret şirketleri arasında önemli bir meseledir.
- Balıkçılık: Amazon nehirleri, binlerce farklı balık türüne ev sahipliği yapar ve yerel ekonomiler için önemli bir gıda kaynağıdır.
- Tıbbi Bitkiler: Amazon Ormanları, birçok tıbbi bitkinin doğal habitatıdır. Yerel halklar ve modern ilaç endüstrisi için büyük bir potansiyele sahiptir.
- Madenler: Amazon bölgesinde önemli maden rezervleri bulunur. Altın, demir, bakır ve diğer metaller bu bölgede çıkarılır. Amazon ormanlarında yer alan kömür havzaları ve nadir metal madenleri, ağaç katliamlarının başlıca sebeplerinden biridir.
- Tarım: Amazon toprakları, tarım için uygundur ve birçok ticari tarım ürününün üretimine katkı sağlar.
Amazon Ormanları Tehlikede Mi?
Dünyanın en büyük ormanı konumundaki Amazon ormanları, her geçen yıl artan insan faaliyetleri sebebiyle tehlike altındadır. Uzmanlar, halihazırda Amazon ormanlarının yaklaşık %17’sinin ormansızlaşmaya kurban gittiğini belirtmektedir.
Amazon havzasındaki ormansızlaşma sorunun başlıca sebepleri arasında ağaç katliamı gelir. Birçok ülkenin girişimi ve sosyal sorumluluk çalışmalarıyla birlikte Amazon ormanlarında kaçak ağaç kesimi yavaşlatılmış olsa bile günümüzde hala her 10 saniyede bir 3 futbol sahası büyüklüğündeki alanda ağaç kesimi yapılmaktadır.
Yüzde 58 ile Amazon ormanlarının büyük çoğunluğunu oluşturan Brezilya, ağaç katliamının başlıca sorumlularından gösterilerken yakın zamanda başa gelen Lula da Silva hükümetinin başlıca vaatlerinden biri de ormansızlaşmayı engellemek olmuştu. Geçtiğimiz aylarda yayımlanan bir raporda Lula da Silva hükümeti, Amazon havzasında yaşanan ormansızlaşmanın bir önceki seneye kıyasla yaklaşık %68 oranında azaldığını kaydetti. Birçok ülke ve çevre koruma platformu, yaşanan bu gelişmeyi olumlu şekilde karşılarken paylaşılan oranların en az ağaç kesimi yapılan döneme dair olması, bazı bilim insanlarında şüphe uyandırdı. Öte yandan Amazon havzasındaki altın madenciliği sebebiyle kesilen orman alanı, her geçen yıl artmaktadır.
Ağaç kesimi direkt olarak insan faaliyetlerinin yanında dolaylı insan faaliyeti sonucu olarak görülebilecek olan iklim değişikliği, Amazon havzasında yaşanan ormansızlaşma sorunun nedenleri arasındadır. Geride bıraktığımız yaklaşık 30 yıllık süreç içerisinde toprak nemi ölçümü yapan araştırmacılar, ormanların büyük bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını ortaya koydu. Özellikle dış kesimlerde küresel ısıtma ve iklim değişikliği kaynaklı olarak yağış oranının azaldığı ve tüm canlıları besleyen su kaynaklarının kurumaya başladığı saptandı.
Amazon ormanlarının karşı karşıya kaldığı tehlike, aşağıdaki çarpıcı verilerle daha rahat bir şekilde kavranabilir:
- Amazon ormanları, 1990 yılındakine kıyasla havadan %30 oranında daha az karbondioksit emilimi yapmaktadır.
- Dünyadaki toplam tropikal ormansızlaşmanın yaklaşık %40’ı Brezilya’da yaşanmaktadır.
- Yalnızca Ağustos 2018 ile Temmuz 2019 arasındaki dönemde Amazon, sığır eti üretimi için otlakların genişletilmesi nedeniyle 9840 kilometrekareden fazla alan kaybetti.
- Soya bitkisi üretimi için her geçen yıl daha fazla ağaç kesilerek tarım arazisine çevrilmektedir. Dünyadaki hayvancılığın önemli kaynakalrından olan soya bitkisinin ana kaynağı Brezilya olduğu için yediğiniz her et sebebiyle Amazon ormanlarına zarar veriyor olabilirsiniz.
- Aralarında Brezilya’nın da yer aldığı 100’den fazla ülke, 2030 yılına kadar ormansızlaşmanın önüne geçme sözü vermiştir.
Amazon Ormanlarında İnsan Yaşıyor Mu?
Amazon ormanları, eşsiz doğası ve garip canlılarının yanı sıra aynı zamanda oldukça farklı kültürlere ev sahipliği yapması sayesinde de belgesellere konu olur. Şimdiye kadar Amazon ormanlarında medeniyetten uzak bir şekilde minimal hayat süren birçok yerli kabile keşfedilmiştir. Yakın zamanda yapılan ölçümlere göre ormanlarda 1.5 milyondan fazla nüfusa sahip yerli halk yaşamaktadır.
Amazon ormanlarında yaşayan insanlar içerisinde önemli bir çoğunluğu geride bıraktığımız on yıllar içerisinde güncel insan medeniyeti ile tanışmış ve adapte olmuş olsa da hala Birleşmiş Milletler tarafından korunan ve dış dünya ile bağlantı kurmamış bazı topluluklar bulunmaktadır.
Özellikle İngiliz kaşif Richard Manson’ın 1960’lı yıllarda yaptığı keşif ve başına gelen trajik olaylarla ünlenen Amazon yerlileri, avcı-toplayıcı ve tarım kaynaklı bir sosyete sürdürüyor. Dış dünyaya karşı oldukça agresif tavırlar sergileyen Amazon insanları ile bağlantı kurulması tamamen yasaklanmış olsa da zaman zaman bilim insanları ve meraklılar tarafından uzaktan da olsa ziyaret ediliyor. Bu temaslar sırasında yerli halkın helikopter ve benzeri günümüz teknolojisi araçlara karşı korkuyla yaklaştığı ve saldırgan tavırlar sergilediği gözlemlenebiliyor. Amazon ormanları içerisinde ve çevresinde yaşayan önemli bir popülasyon bulunsa da derinliklerde, dış dünyadan uzak bir şekilde yaşayan insanların sayısı hakkında henüz net bir veri bulunmuyor.
Amazon Havzası Özellikleri Nelerdir?
Amazon Havzası, dünya ekosistemi için hayati bir öneme sahiptir. Bu büyük havza, Amazon Nehri ve onun sayısız kolu tarafından sulanır ve beslenir. Havzanın bazı önemli özellikleri şunlardır:
- Büyük Nehirler: Amazon Havzası, dünyanın en büyük nehir sistemlerinden birine ev sahipliği yapar. Amazon Nehri, yaklaşık 7.062 km uzunluğu ile dünyanın en uzun ikinci nehridir.
- Sulak Alanlar: Havza, geniş sulak alanlara sahiptir. Bu alanlar, pek çok su kuşu ve diğer su hayvanlarına ev sahipliği yapar.
- Biyoçeşitlilik: Amazon Havzası, dünya üzerindeki en yüksek biyoçeşitliliğe sahiptir. Birçok farklı bitki ve hayvan türü burada bulunur.
- Sera Gazlarının Emilimi: Amazon Ormanları, atmosferdeki karbondioksit seviyelerini düşürmeye yardımcı olan büyük bir karbon deposudur. Ormanlar, ağaçlar tarafından emilen karbondioksiti depolar ve oksijen üretir.
- İklim Düzenleyici: Amazon Ormanları, dünya iklimini düzenleyen önemli bir rol oynar. Bu ormanlar, sıcaklık ve yağış düzenlemesine katkı sağlar.
Dünyanın En Büyük Ormanı Amazon Ormanları Mı?
55 milyon yıldan daha yaşlı olduğu düşünülen Amazon ormanları, dünyadaki en büyük orman konumundadır. Milyonlarca yıl süren jeolojik ve ekolojik süreçler sonrasında meydana gelen ormanların en büyük olduğu dönemde toplamda 7 milyon kilometrekareyi aştığı düşünülmektedir.
Kapak Fotoğrafı: Unsplash | Vlad Hilitanu