Afrika’nın en büyük ülkelerinden biri olan Kenya, 2017 yılında tek kullanımlık plastik poşetlerin yasaklanmasının ardından çevre kirliliğine karşı mücadele konusunda yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Yakın zamanda çıkarılacak olan sürdürülebilir atık yönetimi yönetmeliği kapsamında üreticilerin de çevre kirliliğiyle mücadele konusunda katkı sağlaması ve duyarlı olması zorunlu hale gelecek. Peki, tüm bunlar yeterli mi? Kenya’nın hikayesi bizlere ne anlatıyor?
Plastik Yasakları Yetersiz
55 milyonluk hızla büyüyen bir nüfusa sahip olan Kenya, atık üretimi sebebiyle çevre kirliliği sorunlarıyla karşı karşıya. Son yapılan bir araştırmaya göre Kenya’nın başkenti Nairobi’de yaşayan 4,4 milyon insan, her gün 2400 tondan fazla katı atık üretiyor ve bu atıkların en az beşte biri plastik atıklardan oluşuyor.
Dandora gibi çöp döküm alanı ve gece kondu mahallesi karışımı bölgelerin ortaya çıkmasının ardından atık yönetimi konusunda sert önlemlere başvuran Kenya Hükümeti, 2017 yılında yürürlüğe giren yasayla birlikte ülke çapında tek kullanımlık plastik poşetleri yasakladı. Yapılan ölçümlere göre halkın %80’i plastik poşet yasağına uyuyor. Poşet yasağı başarılı olarak görünse de atık yönetimi hala Kenya’nın en önemli sorunlarından biri.
Modern Bir Meslek: “Atık Toplayıcılar”
Nairobi Üniversitesi’nde çevre çalışmaları üzerine yoğunlaşan Jane Mutune, The Guardian’a verdiği röportajda son yıllarda ortaya çıkan “atık toplayıcı” mesleğinden ve gelecekte halkı bekleyen tehlikelerden bahsetti. Özellikle ambalaj, plastik şişe ve gıda atıkların yarattığı çöp yığınları, halk sağlığı açısından oldukça sakıncalı. Nairobi’nin doğusunda yer alan geniş çöplüklerde atık toplayıcı olarak hayatını sürdüren yoksul kesim, günde yaklaşık yalnızca 2 euro kazanırken onlarca farklı hastalık ve virüsle boğuşuyor.
Çöp kamyonları genellikle korumasız olduğu için Dandora’ya giden yollar, kamyonlardan dökülen atıklarla dolu. Atıkların bazıları nehirlere karışırken bazıları bölgedeki atık toplayıcılar tarafından bertaraf edilmek üzere toplanıyor. Ancak hem çöp bölgelerinde hem de yol kenarındaki atıklar her yana hastalık saçmaya ve yerel halkı tehdit etmeye devam ediyor. Kenya Ulusal Atık Toplayıcıları Derneği Başkanı John Chweya, “Her gün ölümle burun buruna geliyoruz. Atık toplayıcılar şirketlerin çevreye getirdiği kirlilikten en çok etkilenen kesim. Ancak bu işten neredeyse hiçbir şey elde edemiyoruz.” sözleriyle durumu özetliyor.
Plastik yasağının genişletilmesi için çaba gösteren çevre aktivisti James Wakibia, son kullanıma yönelik olarak getirilen plastik poşet yasağının birincil ambalajlama için de geçerli olması gerektiğini savunuyor. Wakibia’ya göre kampanyalar genişletilerek üretim yoluyla dolaşıma sokulan birincil ambalaj atıkları da engellenmeli.
Temmuz ayında yürürlüğe girecek olan sürdürülebilir atık yönetimi yasası, şirketlerin Kenya pazarına sundukları ürünlerin kirlilik ve çevresel etkilerini bireysel olarak ya da kolektif planlar aracılığıyla azaltmalarını gerektirecek. Daha önce işletmeler, yetkililerin plastik şişe üretim ve satışını yasaklamakla tehdit etmesinin ardından 2018 yılında oluşturulan Petco gibi atık toplama ve geri dönüşüm programlarına katılmak zorunda değildi. Sadece birkaç şirket katıldı ve üyelik oranı düşük kaldı.
Yeni yasayla birlikte atık yönetimine daha total bir yaklaşımın benimsenmesi ve bu konuda en büyük sorumluluğa sahip üretici şirketlerin de faaliyetlere dahil edilmesi amaçlanıyor.
Kaynak: The Guardian
Kapak Fotoğrafı: Wikimedia Commons