x-ist ile Yedinci Kesişme

x-ist ile Yedinci Kesişme

Kesişme VII başlıklı sergi, x-ist’in Karaköy’deki mekanında 2 Temmuz 2022 tarihine kadar görülebilir. Gelenekselleşen serinin yedinci edisyonu olan bu sergiye geçmeden önce yolumuz bugüne kadar kimlerle kesişmiş şöyle bir bakalım…

Kesişmeler Sergisi

x-ist ile Yedinci Kesişme
Abluka, Pelda Aytaş

Ressam Taner Ceylan, katıldığı bir söyleşide sanat yapıtının samimiyeti meselesinden bahsediyor. Bu mesele, orada duyduğumdan beri zihnimin bir köşesini meşgul ediyor. Pek çok parametrenin yanı sıra öyle sanıyorum ki böylesi bir samimiyetle karşılaşmak istiyorsak sanatçının ilk ve son dönemlerine bakmak şansımızı artıracaktır. x-ist ise sanat yolculuklarının görece başında olan sanatçılardan oluşturduğu serisi Kesişmeler ile bizler için bu ihtimalin kapısını aralıyor. Aynı kentin sokaklarında yepyeni karşılaşmaların kapısını…

İlk Kesişme sergisi; Seda Hepsev, Melisa Önel ve Erkut Terliksiz’in işlerini barındıran bir seçki olarak 2005 yılında sergilenmiş. O günden bu yana onlarca sanatçının çalışmaları görücüye çıkmış. Erken dönemlerindeki sanatçıları daha görünür kılmayı hedefleyen bu projesi, için x-ist’i tebrik ederiz.

Kesişme VII

x-ist ile Yedinci Kesişme
Abluka, Pelda Aytaş

Bu edisyonda bizleri Büşra Çeğil, Pelda Aytaş ve Sayna Soleimanpour’un işleri bekliyor. Diğer iki sanatçının çalışmalarıyla Mamut Art Project’te tanışmıştım. Fakat hafızam beni yanıltmıyorsa Büşra Çeğil ile ilk karşılaşmam bu sergide gerçekleşmiş oldu.

Sergide Büşra Çeğil’in, Ankara Garı patlamasını konu aldığı Yas ve Hasankeyf’in hepimizin malumu olduğu hazin kaderine odaklandığı Sular Yükseldiğinde olmak üzere iki çalışması bulunuyor. Tuval üzerine yağlı boya çalışılan bu işlerde aklıma Ali Bilge Akkaya’nın çalışmalarını getiren çerçevenin esere hem form hem de anlatı olarak dahil oluşu ayrıca dikkat çekici…

x-ist ile Yedinci Kesişme
Yas, Büşra Çeğil

Edisyonda Sayna Soleimanpour’un Life is Plastic ve Naturemorte serilerinden üçer otoportresi ile karşılaşıyoruz: Wake Up, Let Me Escape From Here, You Can Be Anything – If  We Let, Die, Victim ve Born To. Kurgulanan hikaye ve anlatıyı derinleştiren unsurların alışılagelmişliğini dışarıda tutarsak teknik kabiliyetin açtığı yol, seyircisine bir seyir hazzı sunuyor.

Son olarak Pelda Aytaş’ın nakışlarını seyrediyoruz. Mamut Art Project’tekilere nazaran daha büyük çalışılmış işlerde kadın formları ise mekandan çok daha soyutlanmış bir şekilde karşımıza çıkıyor. Pelda Aytaş’ın sanatına duyduğum kişisel hayranlığımın birkez daha perçinlendiğini ayrıca belirtmek isterim.

Aslına bakarsanız sergi, total bir tematik seyahat de vadetmiyor değil. Pelda Aytaş, Sayna Soleimanpour ve Büşra Çeğil’in işlerinde sırasıyla insanın; beden, birey ve bir toplum unsuru olarak birey düzlemlerinde mikrodan makroya ontolojik okumalarını deneyimliyoruz. Sergi bu açıdan bakıldığında ikinci bir anlamsal saha, ikinci bir kesişme iklimi kazanıyor.

Kapak Fotoğrafı: Sayna Soleimanpour