Oppenheimer'ın Felaketi Sanıldığından Çok Daha Fazla Zarar Verdi

Oppenheimer’ın Felaketi Sanıldığından Çok Daha Fazla Zarar Verdi

Ünlü yönetmen Christopher Nolan tarafından yönetilen Oppenheimer filminin vizyona girmesiyle birlikte efsanevi fizikçi toplumda daha da konuşulur hale geldi. Yeni bir çalışmaya göre fizikçi Robert Oppenheimer tarafından üretilen ve dünyadaki ilk atom bombası patlaması olan Trinity nükleer testi, sanıldığından çok daha fazla bölgeyi etkiledi.

İlk Nükleer Bomba 46 Eyaleti ve 3 Ülkeyi Etkiledi

Oppenheimer'ın Felaketi Sanıldığından Çok Daha Fazla Zarar Verdi
Fotoğraf: Wikimedia Commons

Robert Oppenheimer’ın direktörlüğünü yürüttüğü Manhattan Projesi sonucu ortaya çıkan ilk atom bombası, Trinity kod adlı test ile Los Alamos laboratuvarında 16 Temmzu 1945 tarihinde patlatılmıştı. Atom bombası sonrasında ortaya çıkan nükleer serpintinin etkileri konusunda birçok tartışma bulunsa da yakın zamanda yapılan bir çalışma, bu soruya noktayı koymuş gibi görünüyor.

Yakın zamanda hakem değerlendirmesi sonucunda saygın bir dergide yayımlanan yeni araştırmaya göre Oppenheimer’ın felaketi olan nükleer bomba testi, 10 gün içerisinde 50 eyaleti bulunan ABD’nin 46 eyaletinde nükleer serpintiye yol açtı. Üstelik nükleer serpinti yalnızca ABD ile sınırlı kalmadı. Rüzgarlar sonucunda Kanada ve Meksika’nın da testten etkilendiği düşünülüyor.

Nükleer bomba testleri sonrasında genellikle ortaya çıkan yıkımın ölçülmesi adına yakın çevrede nükleer kirlenme analizleri yapılır. Ancak ilk atom bombası, bu konuda da diğerlerinden ayrılıyordu. Stevens Teknoloji Enstitüsü’nde nükleer tarihçi olarak görev yapan Alex Wellerstein, testin arkasındaki ekibin yakın çevrede yaşanabilecek nükleer akut riskleri hakkında bilgili olduğunu, ancak bir nükleer patlamanın uzak ekolojiler üzerindeki etkisi üzerine neredeyse hiç düşünmediklerini söyledi.

Çalışma, jeolojik tarihçeyi mükemmel bir şekilde muhafaza eden onlarca farklı bölgeden alınan örneklerin analiz edilmesiyle ortaya çıktı. Henüz nükleer serpintinin yol açtığı ölümler veya sağlık sorunlarıyla alakalı net bir veri bulunmuyor. Ancak elde edilen yeni bulgunun geçmişe yönelik davalar için kanıt olarak kullanılabileceği düşünülüyor.

Kaynak: New York Times

Kapak Fotoğrafı: Wikimedia Commons