Nesne Kültüründen Dijital Kültüre: Meselemiz Zevk

Nesne Kültüründen Dijital Kültüre: Meselemiz Zevk

Güncelleme Tarihi: 4 Ağustos 2021

Zevk sahibi olmak, daha da ileri gidersek rafine zevklere sahip olmak, imkan ve olanak meselesidir değil mi? Mesela çok “tarz’’ bir evde plastik çiçek göremezsiniz. Ünlü bir markaya ya da sanatçıya ait olmayan bir seramik obje genelde ortalık yerde sergilenmez. Tabii ben yüksek sanat sevenlerden bahsediyorum. Yüksek zevke sahip insanlar bunların bir araya geldiği bir ortamı banal ya da kitsch olarak nitelendirebilirler.

Ben de “Zevk Meselesi’’ isimli sergiyi, serginin küratörü Ulya Soley ile gezerken bu ön yargıları taşıdığımızı gördüm. Bir yanım kitsch ile empati kurmak isterken diğer yanım yüksek sesle “Plastik çiçekler de çok banal” dedi. Okul döneminde bindiğim dolmuş ve minibüslerde karşılaştığım boncuk işinden araba süslerini müzede görünce bambaşka bir estetik anlam yükledim.

Farah Al Qasimi

Farah Al Qasimi, Görülmek Kolay Değil 7

Dolmuştaki boncuk süslemelerin, alt kültürün avam zevkli oluşunu yargılayan 15 yaşındaki ben, benzer boncuk süslemeleri 42 yaşında müzede gördüğümde, aslında bu işlerin enteresan bir estetik algısı olduğunu ve bunu yapanların da derin ve karmaşık sorgulamalarla baş etmeye çalıştıklarını fark ettim.

Sergi her ne kadar çok renkli ve eğlenceli bir atmosfere ve eser grubuna sahiplik etse de fikrimizin ince güllerinin dikenleri bize ufak ufak batıyor. Her adımda da çoğalıyor.

Ben bu sergiyi gezerken kaybolan masumiyet çağına ve insanlığın geldiği katı duygu dünyasına dair sorularla boğuştum. Ve sanatın bir defa daha ne kadar kafa açıcı olabileceğini görüp, bir serginin eserleri kadar küratörün bu hikayedeki entelektüel katkısının ne kadar derin bir değere sahip olduğunu keşfettim.

Sergi hakkında biraz bilgi paylaşıp, sizi sergiyi gezmeye davet ediyorum.

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nde 23 Şubat’ta ziyarete açılan ‘’Zevk Meselesi’’ isimli sergi kitsch kavramı etrafında 13 sanatçı ve kolektifin; yerleştirme, kolaj, video, fotoğraf gibi farklı alanlarda ürettiği eserlerden oluşuyor.

Ulya Soley’in küratörlüğünü üstlendiği sergi, avangard ve kitsch’i kutuplaştırmak yerine bu iki kavramı yan yana düşünmenin yollarını arıyor. Serginin ismi de aslında iki anlam içeriyor. İlki öznel zevke, ikincisi ise bir mesele haline gelen zevk konusuna gönderme yapıyor ki sergiyi gezdikten sonra ikincisinin daha ağır bastığını görmek mümkün.

Pierre et Gilles

Pierre et Gilles, Çiçekler ve Gözyaşları

Beğeniyi sınıfsal bir gösterge olarak tanımlamamak mümkün olabilir mi?

Sergi, kitsch kavramından yola çıkarak kitle kültürüne ait ögelerin çağdaş sanat çerçevesinde yorumlandığı eserlerden oluşuyor ve günlük hayatta aşağılanan ya da değersiz görülen, tırnak içinde alt kültüre ait kitsch öğelerin bir müze ortamında çok daha farklı algılanıp algılanmayacağının da cevabını arıyor.

Kitsch’in kapsayıcı potansiyelinden ilham alan sergide, Alex Da Corte & Jayson Musson, Bruno Miguel, Cameron Askin, FAILE, Farah Al Qasimi, Gülsün Karamustafa, Hayırlı Evlat, Miao Ying, Nick Cave, Olia Lialina & Mike Tyka, Pierre et Gilles, Slavs and Tatars ve Volkan Aslan’ın yapıtları yer alıyor. 

Cameron Askin

Cameron Askin, Cameron’un Dünyası

Birçok eserde karşılaştığımız nostaljik göndermeler, dijital çağın gelişmesiyle samimiyet, sıcaklık, empati, mütevazılık ve merhamet gibi kavramların nasıl büyük bir hızla yerini “cool’’ ve “sofistike’’ olana bırakmak zorunda olduğuna ışık tutuyor. 

“Yüksek Sanat” ve “Kitle Kültürü” arasında bir köprü niteliğinde olan sergide algının, bir eseri banal olmaktan estetik olmaya götürdüğü bir yol haritası çiziyor.

Zevk Meselesi sergisini, 6 Haziran 2021 tarihine kadar Pera Müzesi’nin 4. ve 5. katlarında ziyaret edilebilirsiniz. Etmelisiniz.