Güncelleme Tarihi: 20 Ekim 2022
Hepimiz doğar, yaşar ve ölürüz. Berrak bir zihinle yaşamaksa pek azımız tarafından başarılabilir. Sıradan insanın zihni ya geçmişte ya da gelecekte takılır kalır. Oysa ki her anı dolu dolu, hiç acele etmeden yaşamak sadece “ermiş” ya da “yüce” kişilere mahsus bir özellik değildir. Zor bile değildir. Başladığınız ilk zamanlarda oldukça eğlencelidir çünkü kendinizle ilgili ne kadar az bilginiz olduğunu fark edersiniz. Anda kalmak üzerine çalışıp kendinizi geliştirdiğinizde ise karşılaşacağınız zihinsel denge hali sizi gerçekten tatmin edecektir.
Bu yolculuğa başlarken meditasyon genellikle en zor yapılan kısımdır. Çünkü insanların çoğu, meditasyonu öylece oturup hiçbir şey düşünmemek olarak algılar. O yüzden eğer yeni başlıyorsanız ve meditasyon size şimdilik uzak geliyorsa, aşağıda bahsettiklerimle kendinizi tanıma yolculuğuna başlayabilirsiniz.
1) Hangi pozisyonda uyandığınızı fark edin.
Kalkar kalkmaz telefona bakmak yerine, uyandığınızda eliniz neredeydi, başınız hangi tarafa dönüktü fark edin. Gördüğünüz rüyayı hatırlamaya çalışın.
2) İlk Adım
Yataktan kalkarken ilk hangi ayağınızı bastığınızı fark edin ve diğer ayağınızı basın. Buna ek olarak yatağın her zaman kalktığınız tarafından değil de öteki tarafından kalkmayı da deneyebilirsiniz.
3) Merdivenleri hem fiziksel hem de zihinsel bir egzersiz olarak kullanın.
Merdivene ilk hangi ayağınızla bastığınızı fark edin, basamağının ortasına mı kenarına mı basıyorsunuz? Birkaç basamak birden mi iniyorsunuz yoksa acele etmeden mi?
4) Kişisel Bakım
Dişlerinizi kullanmadığınız elinizle fırçalayın, elinizi yıkarken ilk hangi elinize su değiyor fark edin. Bu sayede günün en klişe işleri bile bir farkındalık seansı haline gelecektir.
5) Yediğiniz yemeğe odaklanın.
Yemek yerken birileriyle konuşmamayı deneyin, video veya dizi izlemeyin. Sadece o yemeğin önünüze gelene kadar hangi aşamalardan geçtiğini, nasıl koktuğunu, yeme hızınızı kavrayın.
6) Farklı yollardan yürüyün.
Her gün aynı yolu yürümek bir süre sonra otomatikleşir ve etrafınızda olan biteni gözlemlemeyi bırakırsınız. Bu yüzden yeni yollar keşfedin ve dikkatinizi yürüyüşünüze odaklayın.
7) Konuşurken kendinizi izleyin.
Sık kullandığınız kelimeleri, jest ve mimiklerinizi, ses tonunuzu fark edin. Sık kullandığınız kelimeleri tekrar kullandığınızda uyanın. Bunları kavradığınızı düşünüyorsanız, farklı bir şekilde konuşmayı deneyin. Mesela daha yavaş konuşmaya çalışırsanız zihniniz sadece o an ne yaptığınızla ilgilenmeye başlayacaktır.
Davranışların otomatikleştiği yerde farkındalık bitiyor. Farkındalığın bittiği yerde de hayat bitiyor. Nefes alıp veren bir makine olmaktan kurtulmak için kendinizi dinleyin, kendinizden köşe bucak kaçmayı bırakın. Bakın bakalım yolun hangi tarafından yürüyorsunuz? Neden o tarafı tercih ettiniz? Yürüdüğünüz yolda hangi ağaçlar var? Bu keyifli yolculuğa başladığınızda zorlansanız da pes etmeyin. Kendinize “Yine farkında olmadan bir şey yapıyorum.” diye kızmayın. Her seferinde bir daha uyanın ve bir daha deneyin.
