Güncelleme Tarihi: 30 Aralık 2023
Dünyanın daha iyi bir yer olması için savaşan birçok kişinin yıl boyunca beklediği, seslerini bürokratlara ve dev şirketlere duyurma şansına eriştiği COP28, geçtiğimiz günlerde tamamlandı. Dünyanın her yerinden önemli devlet insanlarının katılımıyla gerçekleşen etkinlik, planlaması ve alınan kararlar ile oldukça dikkat çekti. Bazı konularda ise neredeyse hiçbir anlaşma sağlanamadı. Peki, COP28’de hangi kararlar alındı? Sizin için faydalı bir özet hazırladık!
Tartışmalı Konferans Yeri!
COP28 ile ilgili belki de en tartışmalı konu, etkinliğin düzenlendiği ülke oldu. Dünyanın en büyük fosil yakıt üreticisi ülkelerinden biri olan Birleşik Arap Emirlikleri başkanlığında, 30 Kasım – 12 Aralık tarihleri arasında Dubai’de düzenlenen etkinlik, iklim aktivistleri tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu.
Birçok eleştirmen, Birleşik Arap Emirlikleri’nin son yıllarda izlediği politikalar ile iklim değişikliği ve küresel ısıtma üzerindeki rollerini hafifletmeye ve konferans sırasında alınabilecek kararları manipüle etmeye çalıştığını iddia etti. Aktivistler ise petrole bağımlı bir ülkenin iklim değişikliğine liderlik etme çabasındaki çelişkiye dikkat çekti.
30 Kasım’da başlayan konferansın önemli katılımcıları arasında ise şu isimler yer aldı:
- Recep Tayyip Erdoğan – Türkiye Cumhurbaşkanı
- Cyril Ramaphosa – Güney Afrika Başkanı
- Lula da Silva – Brezilya Başkanı
- Narenda Modi – Hindistan Başbakanı
- Yoon Suk-yeol – Güney Kore Başkanı
- Rishi Sunak – Birleşik Krallık Başbakanı
- Mario Draghi – İtalya Başbakanı
- Emmanuel Macron – Fransa Başkanı
- Olaf Scholz – Almanya Şansölyesi
- Pedro Sánchez – İspanya Başbakanı
- Kamala Harris – ABD Başkan Vekili
- Justin Trudeau – Kanada Başbakanı
- Mohamed bin Zayed Al Nahyan – Birleşik Arap Emirlikleri Başkanı
- Isaac Herzog – İsrail Başkanı
- Mahmoud Abbas – Filistin Başkanı
COP28 Ana Başlıkları
2023 yılının iklim değişikliği ve küresel ısıtma açısından artık her şeyin çok daha hissedilir hale geldiği bir yıl olması, COP28’de politikacıların da önemli adımlar atmasıyla sonuçlandı. Her geçen yıl daha önemli bir etkinlik haline gelen COP28, gezegenimizi kurtarma yolundaki emin adımlardan biri olarak görülüyor. Peki, bu yılın ana tartışma konuları neydi?
Fosil Yakıttan Çıkış Sözü
Küresel ısıtmanın direkt olarak kaynaklarından biri olan fosil yakıt kullanımının sınırlandırılması, COP28 için belki de en önemli maddeydi. COP28 ile beraber ilk defa fosil yakıtlardan çıkış için açık çağrı yapıldı. Yapılan çağrıya 200’den fazla ülke katılım gösterdi. Ancak yapılan çağrının bağlayıcı bir yönünün bulunmaması ve OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) tarafından konferansın fosil yakıt dışındaki konulara çekilmemesi tepki çekti.
Ülkeler, fosil yakıt kullanımı konusundaki paradigma değişiminin 2050 yılına kadar adil, düzenli ve eşitlikçi bir şekilde gerçekleştirilmesi konusunda anlaşmaya vardı. Bir OPEC ülkesi olan Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleştirilen konferansta fosil yakıt konusunda “zayıf bir dil” kullanıldığı ve fosil yakıt kullanımının aşamalı olarak durdurulması çağrısının yetersiz olduğu şeklinde yorumlar yapıldı. Fosil yakıttan çıkış çağrısı konusunda yaşanan anlaşmazlıklar, görüşmelerin bir gün daha uzamasına sebep oldu.
2050 Sıfır Emisyon Hedefi
Dünyanın en büyük iklim zirvesi konumundaki COP28’de 2050 yılı için konan net karbon sıfır hedefi bir kez daha yinelendi. Ülkeler, Paris Anlaşması’ndaki 1.5 derecenin altında kalma ve karbon sıfır hedefi sözlerini tekrarlarken yapılan görüşmeler neticesinde bağlayıcı olmayan bir yol haritası belirlendi. Ülkeler, hazırlanan yol haritasını kendi yöntemleri ve tercihleri çerçevesinde uygulama kararı aldı.
Gelişmekte Olan Ülkeler İçin Finansal Destek
COP28’in ilgilendiği konulardan bir diğeri olan sosyal eşitsizlik alanında da uzun süredir gelişmekte olan ülkeler için toplanacak yardım fonuyla ilgili görüşmeler de gerçekleştirildi. “Kayıp ve zarar fonu” adı altında gelişmiş ülkeler tarafından aktarılan parayla oluşturulan fon, özellikle fakir ülkelerin kömür ve benzeri fosil yakıtlardan çıkışı, sosyal adaletsizliğin engellenmesi ve iklim değişikliği kaynaklı felaketlerde meydana gelen maddi zararın giderilmesi amacıyla kullanılacak. Yapılan görüşmelerde gelişmiş ülkeler, fonun oluşturulması adına henüz taahhüt vermese de yıllık olarak 100 milyar doları aşan bir destek paketinin ortaya çıkarılması için önemli ilerlemeler kaydedildi.
Fosil yakıttan çıkış çağrısı hakkında tartışmalara katılan gelişmekte olan ülkelerin liderleri ve bürokratları, ülkelerinin teknoloji ve sosyal yaşam bakımından bu dönüşümü gerçekleştirmek için hazır olmadığını ve gelişmiş ülkelerin verdiği vaatleri yerine getiremeyeceğini belirtti.
Yeşil Enerji Dönüşümü
Fosil yakıtların terk edilmesi sonrasında enerji üretimi için en ideal yöntem konumundaki yeşil enerji, konferansın bir diğer önemli maddesiydi. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin fosil yakıttan çıkışını kolaylaştırmak adına mali desteğe ihtiyaç duyulduğu kabul edildi. Anlaşma çerçevesinde yeşil enerji dönüşümü için hibeye dayalı, imtiyazlı finansman ve borç dışı araçların büyütülmesi kararları alındı.
Türkiye için COP28
Türkiye, rekor sayıda ve 1000’in üzerinde delegeyle konferansa katıldı. Türkiye’nin gelişmiş ülkeler tarafından verilen bazı sözlere katılmazken ana amaçlarından birinin “Kayıp ve Zarar Fonu”ndan yararlanmak olduğu açıklandı. Bu bağlamda Türkiye’nin iklim değişikliği etkilerine en çok maruz kalan ülkelerden biri olduğu savunuldu.
Fosil yakıtlardan çıkış konusunda ilk günden anlaşmaya varamayan taraflar arasına katılan Türkiye aynı zamanda 100 ülkenin katılımıyla oluşturulan yenilenebilir enerjide 2030 yılına kadar üç kat artış taahhüdüne de katılım göstermedi.
Türkiye’nin katılım sağladığı sekiz girişim ise şu şekilde:
- İklim Kulübü: Geçen yıl G7 Zirvesi’nde Almanya liderliğinde kurulan İklim Kulübü, COP28’de ilk defa bir araya geldi. Kulübün amacı endüstrilerin karbonsuzlaşmasıdır, yani ekonomik büyümeyi fosil yakıtlardan arındırarak sürdürmektir.
- Kritik Ham Maddeler Kulübü: AB’nin öncülük ettiği kulüp, ham maddelerin güvenli ve sürdürülebilir tedarikine odaklanmaktadır.
- Gıda ve Tarım Deklarasyonu: 130’dan fazla ülkenin katılımıyla ortaya konan deklarosyon, tarım işletmelerinin kırılganlığını azaltmayı, gıda güvenliğini sağlamayı ve su kullanımını iyileştirmeyi hedeflemektedir.
- Beton ve Çimentoda Atılım: Kanada ve BAE’nin liderliğindeki girişim, çimentonun karbonsuzlaşması için ortak hareket etmeyi vaat etmektedir.
- Mangrov İttifakı: BAE’nin öncülüğünde kurulan ittifakın lideri Endonezya, 2030’a kadar 15 milyon hektar ormanı restore etmeyi ve korumayı planlamaktadır.
- Eğitim ve İklim Bildirgesi: İklim odaklı eğitim stratejilerine, dayanıklı eğitim sistemlerine ve iklim fonlarına yatırım taahhüdünü kapsayan bildirge.
- Sağlık ve İklim Deklarasyonu: Sağlık sistemlerini dönüştürme, çevresel belirleyicilere odaklanma ve savunmasız nüfusları koruma hedefiyle 1 milyar ABD doları fon sağlanmıştır.
- Çok Düzeyli Ortaklıklar Koalisyonu (CHAMP): Ülkeler, iklim stratejilerinin planlanması, finansmanı, uygulanması ve izlenmesini taahhüt etmiştir.
Kapak Fotoğrafı: Flickr | UNclimatechange