Çalışma Etiği ve İş Hayatında Sürdürülebilirlik

Çalışma Etiği ve İş Hayatında Sürdürülebilirlik

Son yıllarda artık tüm insanlığı etkilemesi sebebiyle küresel ısıtma gibi problemler artık hepimizin odak noktası olmuş durumda. Çevremizdeki çoğu insanın bu konuda önlem alınması gerektiğine dair görüşleri var. Aynı zamanda sürdürülebilirlik ilkelerini bireysel anlamda da uygulayarak çorbaya bir tutam tuz ekliyoruz. Peki sürdürülebilirlik yalnızca kişisel hayatımızda mı kalmalı? Profesyonel yaşamımızda sürdürülebilirlik ilkelerini uygulayamaz mıyız? Gelin artık şirketlerin dokümanlarına girmeye başlayan iş hayatında sürdürülebilirlik ilkelerini inceleyelim…

Her Şey Doğayı Katledebilir, Her Şey Sürdürülebilir Olabilir

Çalışma Etiği ve İş Hayatında Sürdürülebilirlik

Fotoğraf: Aymanejed

Sürdürülebilir yaşamda mükemmellik engeli diye bir şey duymuş muydunuz? Kısaca özetlemek gerekirse aslında komplike sistemlerin doğada var olması, başlı başına doğa düşmanlığı doğuruyor. Yani biz ne yaparsak yapalım, yaptığımız en ufak eylemlerin dahi doğaya etkisi oluyor. Hiçbir zaman mükemmel çevreci bir yaşam süremeyeceğiz, bunu yapmak için belki de nüfusumuzu 100 bin insan civarına düşürüp mağaralarda yaşamamız gerekiyor. Mükemmellikteki imkansızlığın farkına varmak, bizi mükemmele yaklaştıran doğrular üzerinde ilerlemeye iter. İş hayatında sürdürülebilirlik için de bu geçerli. 

Örneğin bir mühendis olduğunuzu varsayalım. Çalıştığınız projelerde mesleğinizin gerekliliklerini layıkıyla yerine getiriyorsunuz. Tasarladığınız bir mekanik parça, konulması gereken makinede çok iyi bir şekilde çalışıyor. Bu sizi iş etiği açısından başarılı sayar mı? 

Bu noktada sormamız gereken soru, bu parçanın tasarım aşamasında toplumsal sorumluluklarınızı ne kadar hesaba kattığınız sorusu olmalı. Örneğin bu parçanın üretilmesi sırasında kaç tane kadın veya azınlık emek harcadı ve gelir elde etti? Bu parçanın işlevi ve görevi ne olacak? Bir insanın kafatasını parçalayan çok gelişmiş bir mermi mi ürettiniz, yoksa elektrikli otomobillerin daha sürdürülebilir olmasını sağlayan yeni teknoloji bir güç devresi mi?

Sürdürülebilirlik açısından ele alacak olursak herhangi bir iş için her zaman iki tarafın da olduğunun farkına varabiliriz. Bir işi daha çevreci veya daha çevre katili olarak bitirmenin her zaman bir yolu var. Yalnızca hangi yolu seçeceğiniz önemli. 

Matematiksel Olarak Sürdürülebilirlik

Çalışma Etiği ve İş Hayatında Sürdürülebilirlik

Fotoğraf: Geralt

Neredeyse tüm iş dalları için bir ekonomik model geliştirilir. Mühendislik için ayrı, iktisat için ayrı ekonomi dersleri vardır. Yine de kar zarar ilişkisi gibi temel kavramlar her iş alanında bulunur. 

Kar zarar ilkesinin bizi ilgilendiren tarafı, mantıksal temellere ve istatistiğe oturtulmuş detaylı bir matematik barındırıyor olması. Bu açıdan iş etiğini her şeyden önde tutan biri sürdürülebilirliği de aynı ekonomik modeller gibi matematiksel açıdan ele alabilir. 

Bir işi yaparken hem çok ekonomik hem de olabildiğince çevre dostu bir şekilde tamamlamak neredeyse imkansız. Fakat istatistik biliminin bize söylediği bu değil ki! İstatistik, bize aslında her şeyin fayda zarar grafiğine dönüştürülerek analiz edilebileceğini söylüyor. 

İşte tam bu noktada sürdürülebilirlik açısından iş etiği anlayışınız devreye giriyor.  Ne yazık ki günümüz dünyasında üretim araçları eski düşüncelerle tasarlandığı için bir dengesizlik söz konusu. Aynı altının az olması sebebiyle değerli olması gibi. Sürdürülebilir üretim araçları sektörlerde daha az kullanıldığı için haliyle maliyet artıyor.  Bir ürünün normal üretim maliyeti 40 lira, daha sürdürülebilir bir şekilde üretim maliyeti 50 lira olabilir.

Her şeyi belirleyen fayda ve zarar ilkesine uygun bir soru soralım: Peki sizin vicdan cüzdanınız, 10 liralık farkı karşılayacak kadar dolu mu?

Sürdürülebilirlik Yalnızca Bir Yaşam Biçimi Değil, Anlayıştır

Çalışma Etiği ve İş Hayatında Sürdürülebilirlik

Fotoğraf: Geralt

Belki de bu noktada sürdürülebilirliği yalnızca kişisel yaşam düşüncelerimizden dışarıya çıkararak bir anlayış ya da bir ideoloji olarak ele almamız gerekir. Çünkü sürdürülebilirlik de aynı diğer ideolojiler gibi yayılmaya ve paylaşılmaya ihtiyaç duyuyor. 

İş hayatında sürdürülebilirlik için toplumsal sorumluluklarımızı sorgulayarak ilerlemek en doğrusu. Neden şirketinizin sürdürülebilirlik hakkındaki sözcüsü veya çığırtkan sesi olmayasınız ki? Daha sürdürülebilir bir gelecek için daha sürdürülebilir iş ortamları dileğiyle…

Kapak Fotoğrafı: mwitt1337