Güncelleme Tarihi: 25 Temmuz 2022
Gezegenimizin gitgide daha yüksek sesle alarm vermesiyle birlikte sürdürülebilirlik konusundaki farkındalık hızla artıyor. Geleceğimizi kurtarabilmek için en önemli kozumuz olan sürdürülebilirliğin temelinde ise kaynakların doğru ve efektif kullanımı var. Peki, yaşamımızın devamı için en önemli kaynaklardan biri olan gıdaları doğru kullanıyor muyuz? Üzülerek cevap vermeliyiz ki gıda israfı hakkında global çapta yapılan araştırmalara bakıldığında, bu soruya pozitif bir yanıt vermek mümkün değil. Gıda israfı, giderek büyüyen küresel bir sorun ve bunu durdurmak için hemen harekete geçmemiz gerekiyor.
Gıda israfını önlemek için global çapta kampanyaların gerçekleştirilmesi gerekliliği aşikar. Ancak “Damlaya damlaya göl olur.” atasözünden hareketle ilk adımı kendi mutfaklarımızda atabiliriz. Evlerde gıda israfını önlemek için yalnızca birkaç küçük detaya dikkat etmemiz yeterli. O halde gelin, dünyada gıda israfı ne boyutlara ulaşmış inceleyelim ve bu israfı önlemek için evlerimizde neler yapabiliriz birlikte bakalım. İşte evlerde gıda israfını önlemek için öneriler…
Gıda İsrafı ile İlgili Rakamlar
Birleşmiş Milletler, her yıl tüm dünyadaki gıda israfıyla ilgili bir rapor hazırlıyor ve bu raporu kamuoyuna duyuruyor. Ne yazık ki söz konusu raporlarda elde edilen veriler hiç de iç açıcı değil.
Birleşmiş Milletler’in 2021 Gıda İsrafı Raporu’na göre;
- Dünyada her yıl 931 milyon ton gıda çöpe gidiyor.
- İsrafın %61’i evlerde, %26’sı gıda hizmeti veren yerlerde (restoran, kafe vs.), %13’lük kısmı ise gıda satıcılarında (market, hal vs.) meydana geliyor.
- BM’nin raporuna göre 2019 yılında yaklaşık 690 milyon insan açlık nedeniyle çeşitli sağlık sorunları yaşadı.
- Rapor, bir yılda israf edilen gıdanın tamamı dolu, 40 tonluk 23 milyon kamyon dolusu yemek anlamına geldiğini belirtiyor.
- En çok gıda israfı yapan ülkeler sıralamasında Hindistan açık farkla önde. Hindistan’ı Nijerya ve Endonezya takip ediyor.
- 2021’de elde edilen veriler, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü(FAO)’nün projeksiyonuyla uyum sağlayamadı. Araştırmaya göre elde edilen sonuç, FAO’nun tahminlerinin iki katından fazla çıktı.
BM tarafından hazırlanan 2021 Gıda İsrafı raporu, yukarıdaki gibi daha pek çok endişe verici veriyi barındırıyor. Üstelik odağımızı küçülttüğümüzde ve ülkemize baktığımızda da durum pek iç açıcı değil. BM’nin raporuna göre Türkiye, kişi başına gıda israfı konusunda dünyada üçüncü sırada. Ülkemizde her yıl 7.7 milyon ton gıda çöpe gidiyor ve bu, bir senede kişi başına 93 kg yemeğin israf edilmesi demek.
Evlerde Gıda İsrafını Önlemek İçin Neler Yapılabilir?
Dünyanın en saygın kuruluşlarından biri olan BM’nin raporu gösteriyor ki gıda israfı ötelemeyeceğimiz kadar ciddi bir sorun. Üstelik aslında bu soruna karşı harekete geçmek için rakamsal verilere de çok fazla ihtiyacımız yok. Dürüst olalım; neredeyse hepimiz evimizde pek çok gıdayı israf ettiğimizin farkındayız. Modern yaşamın koşuşturması bizi buna mecbur bırakıyor gibi görünse de aslında durum hiç de öyle değil. Yalnızca birkaç ufak alışkanlıkla evlerde gıda israfını minimuma indirebiliriz.
Mutlaka Alışveriş Listesi Yapın
Gıda israfını önlemek için yapabileceğimiz en etkili şeylerden biri artık hepimizin önemine vakıf olduğu bir konu. Markete gitmeden önce ihtiyaçlarımızı net bir şekilde belirten ve bizi sınırlayan bir alışveriş listesi hazırlamak, ihtiyaç dışında satın alımın önüne geçecektir. Ayrıca uzun yıllardır dile getirilen ve psikolojik anlamda da karşılığı olan “Markete karnınız açken gitmeyin!” uyarısını da tekrar hatırlatalım. O anki iştahınızla aslında tüketmeyeceğiniz gıdaları sepetinize doldurmak, hem gıda israfına hem de ekonomik anlamda zarara neden olabilir.
Atıkları Değerlendirin!
Gıda israfının önüne geçmek istiyorsak ilk olarak ‘çöp’ ve ‘atık’ kavramlarına bakış açımızı değiştirmeliyiz. Doğanın bize sunduğu pek çok gıda, aslında tamamen tüketilebilir şekilde oluşuyor. Ancak yüzyıllardır süregelen beslenme alışkanlıklarımız, pek çok besinin neredeyse yarısını çöpe atmayı alışkanlık haline getirmemize neden oldu. Örneğin limon kabukları, sebze sapları ya da ekmek kırıntıları… Herhangi bir yemeği yaparken ortaya çıkan bu “artık ürünler“, bambaşka bir yemeğin ana malzemesi olabilir. Yemek israfına karşı atabileceğimiz en etkili adımlardan bir tanesi, evimize giren besinleri tam anlamıyla değerlendirebilmeyi öğrenmek olacaktır.
İlk Giren İlk Çıkar Kuralı!
‘FIFO’ diye bir şeyi daha önce hiç duymuş muydunuz? Açılımı “First In, First Out” olan bu deyim, “İlk Giren, İlk Çıkar” anlamına geliyor. Bu kural, lojistikten depolamaya kadar pek çok alanda kullanılan evrensel bir uygulama. O halde gıdalarımızı depoladığımız en önemli yer olan buzdolaplarında da bu kuralı uygulamaya ne dersiniz?
Buzdolabınızda gıda israfı oluşmasını önlemek istiyorsanız, eski tarihli besinleri daha önce tüketmeye özen göstermeniz gerekiyor. Bunun yolu da yeni alınan ürünleri rafın arkalarına yerleştirmekte saklı. Böylece buzdolabınızda yer alan kıdemli gıda, mecburen öne gelecek ve bozulmadan önce size kendisini hatırlatacaktır.
Gıda Saklamanın Püf Noktaları
Evinizdeki gıdaları bir takım, kendinizi ise bir teknik direktör gibi düşünün… Sizce onlardan verim almak için hangi dizilişi kullanmanız gerekir? İşte bu cevabı verebilmek için gıda saklamanın püf noktaları hakkında fikir sahibi olmalısınız!
Buzdolabı düzeni, gıda israfını önlemek için büyük önem taşıyor. Yumurta ya da süt gibi kolay bozulabilen ürünleri nereye koyacağınızı mutlaka araştırmalısınız. Örneğin, buzdolabı kapılarına konan bu tip ürünlerin buzdolabı her açıldığında sıcak havaya maruz kaldığını ve bu nedenle çok daha çabuk bozulduğunu biliyor muydunuz?
Meyve ve Sebzeleri Tüketmeden Hemen Önce Yıkayın
“Tabii ki yıkayacağız, bu nasıl madde!” diye düşünmeyin. Buradaki kritik nokta “hemen önce” bölümü…
Meyve veya sebzeleri satın aldıktan sonra buzdolabına koymadan önce yıkarsanız daha sonra kurulasanız dahi bu besinleri nemli bir şekilde saklamış olursunuz. Nem de bu gıdaların en büyük düşmanı olan küf anlamına gelir ve bozulma sürecini hızlandırır. Meyve ve sebzelerin daha uzun ömürlü olması için bu gıdaları yemeden hemen önce yıkamalı, buzdolabınıza yerleştirirken herhangi bir ıslatma işleminden geçirmemelisiniz.
Kurtarılamayan Gıdaları Değerlendirin
Doğru gıda saklama yöntemlerini uygulamamıza ve atıkları optimum seviyede değerlendirmemize rağmen mutfaklarda gerçekten de tüketilemeyecek besinlerin ortaya çıkması kaçınılmaz. Ancak bizim tüketmeyecek olmamız hiçbir canlının tüketmeyeceği anlamına gelmez. Sonuçta gezegenimizdeki gıda kaynakları yalnızca bize ait değil ve yaptığımız israf, tüm canlıları etkiliyor.
Yemeklerinizden artan ve tüketilemeyecek durumda olan besinleri kompost yapımında kullanabilir ya da hayvanların tüketmesine uygun durumda olan gıdaları hayvan barınaklarına ulaştırabilirsiniz. Her iki yöntemde de doğanın kaynaklarını doğaya döndüreceğiniz için gıda israfını önlemek konusunda oldukça faydalı bir adım atmış olacaksınız.