Güncelleme Tarihi: 9 Temmuz 2024
Sosyal medya ünlülerini yani “influencer” bireyleri, kitleleri herhangi bir konuda etkileme yeteneğine sahip kişiler olarak tanımlayabiliriz. Kitleleri bir şeyleri almama/yapmama konusunda etkilerseniz de “deinfluence” eylemini yaparak “deinfluencer” olabiliyorsunuz. Deinfluencing nedir ve deinfluencer kime denir sorularına dair adım adım derinleşelim bakalım karşımıza neler çıkacak…
Deinfluencer Nedir?
Hem mikro hem makro influencerları hatta robot influencerları az çok tanımaya başlamıştık da son yıllarda ortaya çıkan deinfluencerlar kim ola ki? Aslında deinfluencer da bir influencer, sadece önerileri içinde “olumsuzluk eki” kullanmayı seviyor. Yani “bunu kesin alın, üf çok güzel“ demiyor da daha çok “almayın, yapmayın, etmeyin” diyor. Haliyle deinfluencerlar ve influencerlar genelde karşı saflarda yer alıyor.
Ne doğru demiş Kenan Doğulu “tutamıyorum zamanı…” diye. Bugünün yetişkinlerinin okul çağında akıllı telefondan, internetten haberi yoktu; şimdi ise nenelerin, dedelerin sosyal medya hesabı var. Haliyle sosyal medyada kitleleri etkileme hali de yükselişte hatta bunu meslek olarak yapanlar bile var. İster influencer olun ister deinfluencer bir şekilde insanları etkileyebiliyorsanız bu çağın önemli bir süper gücüne sahipsiniz orası kesin.
Deinfluencing Ne Demek?
“Deinfluencing” olarak bilinen sosyal medya trendi, son birkaç yılda #deinfluencing hashtag’inin başta TikTok olmak üzere sosyal medya mecralarında kullanılmasıyla ünlenmeye başladı diyebiliriz.
Bu akımla birlikte dünya devi markaların paketli gıdaları, ünlü kozmetik markalarının ürünleri “Bunlara bu kadar para vermeye gerek yok, üstelik zararlılar yahu, zararsız tarifleri ve ürünleri deneyin!” minvalinde eleştirilmeye başlandı.
Etkisizleştiriceler (deinfluencer) etkileyicilere (influencer) karşı bir nevi aba altından sopa göstermeye başladı desek yeridir.
Deinfluence Etmeden Influence Etmek Mümkün mü?
Dilbilgisi kuralları açısından bıçak sırtında gezintiyi hoş görün lütfen, deinfluence etmeden influence etmek mümkün mü? Yani Türkçe meali: Bir ürüne ok atmadan başka bir tavsiye sunmak mümkün mü? Elbette mümkün! Ancak bu da biraz etliye sütlüye dokunmamak olmuyor mu sanki?
Mesela bir paketli gıdanın zarar içeriklere sahip olduğunu biliyorsunuz ve onun muadili olabilecek farklı ve zararsız bir ürün var ya da evde yapılabilecek doğal bir tarif mümkün. Siz bir etkileyicisiniz yani hesabınızı takip eden hatırı sayılır miktarda kişi var. Bu durumda sadece alternatifi önermekle yani “influence etmekle” mi kalırdınız? Yoksa diğer zararlı ürünü de boykot ederek “deinfluence etmeyi” de seçer miydiniz?
Şunu da eklemeden geçmeyelim; bir ürünü deinfluence eden biri ilk bakışta size kötülüklerle savaşan bir elçi gibi görünebilir. Ancak perde arkasında bir markayı karalama kampanyası olabileceğini de unutmayın…
Türkiye’den ve Dünyadan Deinfluencerlar
Deinfluencing nedir, deinfluencer nedir iyice anladıktan hatta etik ve felsefi açıdan da bazı kapılar araladıktan sonra gelelim örneklere… Bir tane Türkiye’den bir tane de yabancı arenadan örneği aşağıda bulabilirsiniz. Farklı örneklere sosyal medya mecralarında #deinfluence ve #deinfluencing hashtag’leri ile arama yaparak ulaşabilirsiniz.
Revant Himatsingka
- Instagram: @foodpharmer
Revant Himatsingka hesabında Bournvita’ya karşı mücadelesi sonucu bu markayı sağlıklı içecek listesinden çıkarmasıyla ün kazanan bir deinfluencer. Instagram profilindeki açıklama yazısı şöyle:
“Sağlık komedisi | Size okulda öğretilmeyen becerileri öğretmek için mizahı kullanıyorum | Wharton’da MBA | Olumlu bir değişim yaratmak için etkileyici 🇮🇳”
FoodPharmer hesabında özellikle popüler paketlenmiş gıdaların arkasında gizlenen ve o kadar da sağlıklı olmayan gerçekler bir nevi ifşa ediliyor. Paylaşımların dili mizahi ve genelde derin analizler içeriyor. Hesapta sadece ürün içerikleri değil pazarlama dillerine dair de eleştiriler de bulunuyor.
Musa Özsoy
- Insragram: @gidadedektifi
Gıda Dedektifi Instagram hesabının sahibi Musa Özsoy, Gıda Dedektifi Technology Ltd’nin kurucusu. Musa Özsoy hikayesini hesabında kısaca anlatırken hesabı açmasının sebebinin kendi karaciğerinde yaşadığı sorunun birçok paketli gıdada olan glukoz ve fruktoz şurubuyla ilgisini öğrenmesi olduğunu vurguluyor.
Tüketici farkındalığını yükseltmeyi hedefleyen hesapta birçok gıda ve içecek ürününe dair detaylı araştırmaların sonuçları paylaşılıyor. Gıda Dedektifi’nin sert dilinin de etkisiyle bazı markalarla davaları bulunuyor.
Etki, etkilenen, etkisizleştiren, etkisizleşen… Yüksek hızda değişen şu fani dünyada uyaran çok ama sanki uyanan değil de uyuşan daha çok, ne dersiniz?