Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023
2000’lere geldiğimizde teknolojinin sandığımızdan da hızlı ilerlediğini gördük. Öyle ki artık bu değişim rüzgarını yakalamakta güçlük çekiyoruz.
Hatta 2009 yılından bu yana, 30 Haziran’da ‘’Dünya Sosyal Medya Günü’’ kutlanıyor.
Birkaç yıl öncesine kadar bugün, sosyal medyanın hayatımızda büyük ölçüde yer etmesiyle beraber ortaya çıkan yeni mesleklerden biri olan ‘’deneyimleyici’’ anlamına gelen influencer’ların günüydü. Ancak bu kavram da teknolojik gelişmelere paralel boyut değiştirerek sanal karakterlerini ortaya çıkardı.
Artık influencer’lar bugünü sanal influencer’lar ile paylaşıyorlar. Gelin son dönemde büyük başarı yakalayan sosyal medyanın sanal influencer’larını bir göz atalım.
Lil Miquela
2016 yılında Brud adlı şirketin kurucularından Trevor McFedries ve Sara DeCou tarafından 19 yaşında Amerika’da yaşayan Brezilyalı-Amerikan bir bilgisayar karakteri olarak yaratıldı. Miquela bugün Instagram’da 2.4 milyon takipçiye sahip. Ayrıca Twitter, Youtube, Spotify, TikTok, Snapchat gibi sosyal mecraları da aktif olarak kullanıyor. Lil Miquela veya diğer adıyla Miquela Souza modellik ve müzisyenlik yapmasının yanı sıra ilk sanal karakter olma özelliğini taşıyor.
Sosyal medyaya giriş yaptığında robot olduğunu açıklamayan Lil Miquela görüntüsü sebebiyle çeşitli görüş ayrılıklarına sebep olarak büyük bir ilgi topladı. Bazıları Miquela’nın bir sosyal deney olduğunu, bazıları ise bir görsel sanatlar öğrencisinin özel efekt ile görünümünü değiştirdiğini düşünüyordu. Tüm bu komplo teorileri ona olan ilgiyi güçlendirip takipçi sayısını günden güne arttırdı. Ancak bir süre sonra Miquela, insan olmadığını robot olarak tasarlandığını duyuran bir paylaşımda bulundu.
Ünlü Markaları Peşinden Sürüklüyor
Lil Miquela 2018’de Time dergisi tarafından internetteki en etkili 25 kişiden biri seçildi. Elbette bu sosyal medya gücü markaların dikkatinden kaçmadı. Geçtiğimiz yıl Bella Hadid ile Calvin Klein reklamında yer alan sanal karakter, Prada, Chanel, Supreme, Kenzo, Shiseido, Samsung gibi birçok ünlü marka ile iş birliği yapıyor. Aynı zamanda elektronik pop tarzında şarkıları olan Miquela’nın kim tarafından seslendirildiği ise hala gizemini koruyor.
“En Az Rihanna Kadar Gerçek’’
Miquela’nın hesabı öyle gerçekçi ki paylaşımlarında çoğu kendisi gibi sanal karakterlerden oluşan arkadaşlarıyla vakit geçiriyor, karantinayı deneyimini anlatıyor, feminizm, ‘Black Lives Matter’ gibi sosyal konulara değiniyor. Brud, yaratıcısı olduğu Lil Miquela’nın gerçek olup olmadığı sorusuna ise ‘’en az Rihanna kadar gerçek’’ diyerek şaşırtıcı bir cevap veriyor.
Shudu Gram
Dünya’nın ilk dijital süper modeli unvanına sahip olan Shudu Gram, Instagram’da 203 bin takipçiye sahip bir başka sanal karakter. Nisan 2017’de Fotoğrafçı Cameron James Wilson tarafından 3D modelleme kullanarak yaratılan Shudu, Rihanna’nın sahip olduğu kozmetik markası Fenty Beauty markası için modellik yaparak çıkış yaptı. Balmain markası için iki sanal model ile birlikte kamera karşısına geçti.
Yaşayan Barbie’nin Sırrı
Takipçileri tarafından yaşayan Barbie olarak adlandırılan Shudu’nun yaratıcısı Cameron James Wilson, bir yıl boyunca modelin gerçekliğiyle ilgili hiçbir bilgi vermedi. Ancak gönderilerinin altına gelen yorumlarda insanlar onun fazla mükemmel görünümünü sorgulamaya başladı. Wilson daha sonra Bazaar.com’a verdiği demeçte, “Temelde Shudu benim yaratımım, şu anda üzerinde çalıştığım sanat eserim. Ne yazık ki gerçek bir model değil, ama bugünün birçok gerçek modelini temsil ediyor.’’ diyerek modelin sanal bir karakter olduğunu açıkladı. Ancak beyaz bir adamın siyahi bir modeli tasarlaması bazıları tarafından tepkiyle karşılandı. Wilson bu eleştirilere moda dünyasında çeşitliliği artırmak için böyle bir çalışma yaptığını söyleyerek karşılık verdi.
Knox Frost
Bir diğer popüler sanal karakter ise Instagram’da 1 milyon takipçi kitlesiyle Knox Frost. İlk olarak 19 Şubat 2019’da karşımıza çıkan yirmi yaşındaki Knox Frost, Atlanta’da ‘yaşıyor’, basketbol ve video oyunları oynamaktan hoşlanıyor. Diğer karakterlere göre daha gerçekçi bir görünüme sahip olarak tasarlanmış olan Frost, oldukça gizemli bir geçmişe sahip. Hala kim tarafından yapıldığı bilinmiyor.
Covid-19 ile Mücadelede Dünya Sağlık Örgütü ile Birlikte Çalışıyor
Sanal fenomenlerin etkileme gücü sadece markaları cezbetmiyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Covid-19 salgını ile ilgili X ve Y kuşakları ile daha rahat ve doğru iletişim kurabileceğini düşünerek Knox Frost ile iş birliği yaptı. Frost, Dünya Sağlık Örgütü’nün Covid-19 salgını kapsamında yaptığı bağış çalışmalarını ve virüsten korunmanın yollarını takipçileri ile paylaşıyor.
Değişimin Geleceği
Moda Endüstrisi, sanal karakterlerin ne denli dikkat çektiğini fark eden ilk sektörlerden biri. Markalar bu değişime hızlıca uyum sağlayarak ürün tanıtımlarında sanal modelleri kullanmaya devam ediyor. Sanal fenomenler şu anda moda sektöründe büyük ilgi görse de bu denli bir dijitalleşmenin geleceğini sadece moda dünyası ekseninde ele almak pek de yeterli olmaz. Sanal fenomenlerin sayıları günden güne artıyor ve halihazırda değişen güzellik algısı ile beraber sosyal medya kullanıcıları arasında popülariteleri yükseliyor. Ancak robot kullanmak birçok kişinin aklına, duygu yoksunluğu, kontrol edilemez bir güç olma ihtimali gibi etik sorunları getiriyor. Fakat teknoloji o kadar hızlı ilerliyor ki, siz bu yazıyı okurken bile hayal edemediğimiz bir dijital yenilik hayatımıza girebilir.
Ama Hepsinden Önce Türk Robot Başak Vardı
Sosyologların dahi felsefe yerine bilim kurguya odaklanmalarında tüm bu gelişmelerin insanlığı ışık hızıyla etkisi altına almasının büyük rolü var. Biz dünyanın en ünlü 3 sanal karakterinden bahsettik ama 1987 yılında Kartal Tibet’in yönettiği, ‘’Japon İşi’’ adlı halis muhlis Türk filminde Fatma Girik, Kemal Sunal’a, Japon arkadaşı tarafından gönderilen, aşık olduğu kadının robotu rolünde.
Filmde Başak karakterini canlandıran Fatma Girik’e aşık olan Kemal Sunal, Veysel isimli karakteri canlandırır. Eğer bu film çekildiğinde sosyal medya olsaydı, neler olurdu diye düşünmeden edemiyorum.
Mesela neden Vestel, bu karakter üzerinden bir robot fenomen yaratmasın ki?