29 nisan dunya dans gunu kutlu olsun

Dünya Dans Günü Kutlu Olsun!

Güncelleme Tarihi: 29 Nisan 2025

İster ayakkabılarınızı çıkarın ve özgürleşin ya da varsa dans ayakkabılarınızı giyin, hiç fark etmez… Kendini ifade etmenin en eski yollarından biridir dans ve iyi hissettirme garantilidir. İşte bu yüzden Dünya Dans Günü bir gün değil her gün kutlansa keşke değil mi? 

Dünya Dans Günü Neden 29 Nisan?

Bu tarih modern balenin yaratıcısı Jean Georges Noverre’nin (1727-1810) doğum günü anısına Uluslararası Dans Komitesi tarafından belirlenmiştir ve 1982 yılında tanıtılmıştır ve her yıl 29 Nisan’da kutlanmaktadır.

Günün amacı ise çok net, dansa olan tutkuyu tüm dans formlarıyla evrensel olarak paylaşmak. Bu eşsiz tutku bu anlamlı günde paylaşılırken dansın geniş çapta tanıtılmasını da sağlar. Bu vesileyle hükümetler ve kanaat önderleri dansın her biçimindeki değerinin ve öneminin farkına varabilir.

Ülke liderlerinin özgürce dans ettiklerini hayal etmek bile ne kadar güzel, her şey daha olumlu olabilirdi, değil mi?

Ben Neden Dans Ediyorum?

Ben adeta bir müzik ve dans fabrikası olan Küba’nın dansları ile ilgilenen ve öğreten birisi olarak eşli dansları baz alarak yıllar önce şu şekilde özetlemiştim mesajımı: 

Neden dans ediyorum? / Çünkü dans bir histen, bedeni hareket ettirmekten daha fazlasıdır. Yüreğini kucaklar. Kalbinin atmaya devam ettiğini gösterir. Derinlerde olanı ortaya çıkarır. Hala yaşadığımı gösterir.  Ölüme meydan okumaktır dans. Anda sonsuz olmaktır. Dans bedenin dilidir. Partnerimle iletişim kurmamı sağlayan bedenin dilidir, 5 dakikalık bir randevudur. Ortak dildir. Tek bağlantımızdır.  Dans ettiğimde, özgür hissederim. Mutlu hissederim. Yüreğimizdeki nabzı taşırız piste dans ederken. Kendimize ait olan sonsuz ritimdir dans. Herkes anlamaz. Kimileri size güler. Fakat içindeki ateşin varlığını inkâr edemezsin. Kendini ifade et. Keyif almaya bak. Gülmeye devam et, mutlu ol ve dans et. Basitçe, sadece dans et. Bu yüzden dans ediyorum…

Dünya Dans Günü Nasıl Kutlanabilir?

Tabii ki kendimizi en iyi ifade eden dansları ederek… Normal şartlarda festival gibi geçer bugün, dansın her formunun buluştuğu sahne gösterileri, herkese açık dersler, hiç bitmeyen sosyal danslar…

Evde ve minimal ölçekte seçenekler arayanlar için bazı önerilerim şöyle;

  • Varsa evdeki kişilerle eski dansları, yöresel folklorları konuşun, o ortamları hissetmeye çalışın, eski fotoğrafları karıştırın, kim bilir kıyıda köşede kalmış videolar bile çıkar, çok eğlenceli olabilir.
  • Online dans derslerini araştırın.
  • Dans konulu filmleri, filme uyarlanmış müzikalleri izlemek de cazip olabilir. Birkaç seçenek şöyle; Broadway Melody (1929), Funny Face (1957), Dancing in the Rain (1952), Saturday Night Fever (1977), Flashdance (1983), Dirty Dancing (1987), Dance with me (1998), Billy Elliot (2000), Black Swan (2010)

Tüm siyasi, kültürel ve etnik engelleri aşarak ortak dil olan dans aracılığıyla buluşmak dileğiyle…