15 Şubat Su Aygırı Günü

15 Şubat Su Aygırı Günü

Güncelleme Tarihi: 11 Ocak 2023

Hippopotamus isminin Yunanca ‘su atı, nehir atı’ demek olduğunu biliyor muydunuz? Bugün yeryüzünde 60 milyon yıldır varlığını sürdüren ve en büyük üçüncü memeli olan canlıların günü, yani Su Aygırı Günü! 

Su Aygırları Hakkında İlginç Gerçekler

15 Şubat Su Aygırı Günü
15 Şubat Su Aygırı Günü: Su aygırları hakkında ilginç bilgiler

Kapak: Christels

  • Su aygırları, otçul yani sadece bitkiler ile beslenen canlılardır. Bir su aygırı günde ortalama 35 kilo çimen ve ot tüketebilir. 
  • Erkek su aygırları yetişkin dönemlerinde 3200 kiloya kadar çıkabilir. Gözde canlandırmak için: Yetişkin bir erkek su aygırı bir buçuk metre boyu ve ağırlığı ile üç binek araç boyutuna kadar ulaşabilir. Fakat tüm bu ağırlıklarına rağmen bir insandan daha hızlı koşabilirler. 
  • Su aygırları semi-aquatic yani kısmen suda yaşayan canlılardır. Hayatlarını hem suda hem karada geçirirler. Hatta, su altında nefeslerini ortalama 5 dakikaya kadar tutabilirler.
  • Nüfusunun büyük çoğunluğu Afrika’da yaşayan su aygırları, sıcak günleri nehir ve göllerde geçirirler. Gözleri ve kulakları küçük ve birbirine yakın olduğundan su yüzeyinde, vücutları ise serinlemek için suya batık şekilde gezinirler. Vücutlarında ürettikleri kırmızı ter, sıcak havalarda güneş kremi görevi görerek ciltlerinin kurumasını önler. Su aygırlarının ciltleri güneşe ve nemsizliğe karşı hassastır, aşırı sıcak günlerde 16 saat bedenleri su altında ve çamurda kalır. Güneş ışığından etkilenmemek için genellikle hava karardığında karada gezinmeye ve yiyecek aramaya başlarlar. 
  • Doğada su aygırları 40 yaşına kadar ulaşabilir. Genellikle bir erkek yetişkin liderliğinde, 20-100 üyelik gruplar halinde yaşarlar. Grup halinde yaşamalarının nedeni, ailelerin ve bebek su aygırlarının timsah, aslan, kaplan saldırısı gibi dış tehlikelerden korunması. Ayrıca saldırılara karşı kendilerini savunamayacak durumda olan yaşlı ve yaralı su aygırlarını da korurlar. 
  • Su aygırları bugün sadece Afrika kıtasında farklı ülkelere dağılmış şekilde yaşamını sürdürüyor. 1910 yılında et tedariği sorununa çözüm olması için ABD’ye getirilme plan tasarısı geçmiş olsaydı, bugün ABD’de de su aygırı nüfusu yaşıyor olabilirdi. 
  • 1980’lerde Pablo Escobar’ın Kolombiya’daki zürafa, zebra gibi egzotik canlılar getirttiği mülkünde ise dört adet su aygırı olduğu biliniyordu. Escobar’ın ölümünden sonra salınan su aygırlarının yıllar içinde sayısının 80’e ulaştığı tahmin ediliyor. Bilim insanları, doğada serbest gezen su aygırlarının bölgenin biyolojik çeşitliliği için büyük bir tehdit oluşturduğunu, öldürülmesi veya başka ülkeye nakledilmesi gerektiğini savunsa da hayvan hakları savunucuları bu çıkışa tepkili. Su aygırlarının Kolombiya’daki geleceğinin ne olacağı konusunda dava bugün hala devam ediyor.

Su Aygırlarının Karşı Karşıya Kaldığı Tehlikeler

15 Şubat Su Aygırı Günü

Fotoğraf: Wikimedia Commons

Su aygırı popülasyonu IUCN Kırmızı Listesi’ne 2006 yılında girdi. Listeye göre su aygırları ‘hassas’ kategoride. Dolayısıyla su aygırları, nesli tehlike altında olan canlılardan bir tanesi. İnsan nüfus yoğunluğunun artışına bağlı habitat kaybı nedeni ile bugün doğada farklı ülke ve bölgelere dağılmış şekilde 115.000-130.000 arası su aygırı kaldığı tahmin ediliyor. Özellikle kuraklık, kirlilik ve tarım alanı ihtiyacı nedeniyle sulak alanların sayısı, dolayısıyla yaşam alanlarının sayısı azalıyor. Ayrıca su aygırları etleri ve dişleri için yasa dışı olarak avlanıyor. Türlerinin devamlılığı için sulak alanların korunduğu ve avlanmaya karşı önlem alındığı korunan alan sayısının artırılması gerekiyor. 

Kapak Fotoğrafı: Pixabay