Son 10 Yılın En İyi Film Oscar’ı Alan Yapımları

Son 10 Yılın En İyi Film Oscar’ı Alan Yapımları

Akademi Ödülleri ya da daha çok bilinen adıyla Oscar Ödülleri, tüm dünyanın dört gözle izlediği bir törenle geçtiğimiz günlerde açıklandı. 93.’sü düzenlenen törenlere damgasını tabii ki de pandemi vurdu. Geçtiğimiz sene düzenlenemeyen törene bir yıl ara verilmişti. 

En çok merak edilen kategori En İyi Film kategorisiydi. Birbirinden başarılı filmlerin bulunduğu bu kategoriye Chloe Zhao’nun yönettiği Nomadland damgasını vurdu. Venedik Film Festivali’nden de başarıyla dönen yapıt, En İyi Film ödülüne layık görüldü. Peki Oscar’ların en çekişmeli geçtiği kategori olan En İyi Film kategorisinin son 10 yılına göz atmaya ne dersiniz?

Parasite (2019) | IMDB: 8.6 

Yüz yüze olarak düzenlenen son Oscar töreninde En İyi Film kategorisinde kıyasıya bir mücadele vardı. Nitekim tarihte ilk defa En İyi Film dalında Oscar, ingilizce olmayan bir filme verildi. Tam anlamıyla bir sınıf çatışmasının işlendiği film tüm kesimlerde çok vurucu bir etki bıraktı. Kore sinemasının yıllardır işlediği intikam teması bu filmde de ağır basıyor.

Filmde zemin katta yaşayan yoksul bir ailenin dramı irdeleniyor. Kim ailesi, çeşitli düzenbazlıklarla zengin bir ailenin hizmetine giriyor. Yalanlarının ortaya çıkmaması için giriştikleri çaba, evin sakladığı büyük sırla birleşiyor. 

Green Book (2018) | IMDB: 8.2

Son dönemde tüm dünyada sağ görüşün yeniden yükselişe geçmesiyle ırkçılık karşıtı, “social justice warrior” kültürüne uygun eserler gündeme geldi. 1960’ların Amerikası’ndaki ırksal çatışmayı insani bir dille ele alan Green Book filmi, The Favourite, Roma ve Bohemian Rhapsody gibi filmleri geride bırakarak En İyi Film dalında Oscar’a layık görüldü.

Filmde ünlü Afro-Amerikan kökenli piyanist Donald Shirley, tura çıkmak üzeredir. Bir süredir işsiz olan Tony Lip ismindeki İtalyan asıllı Amerikan vatandaşı, Donald Shirley tarafından özel şoför olarak tutulur. Afro-Amerikan bireyler için güvenli rotaya sahip olan “yeşil rehber” önderliğinde uzun bir yolculuğa çıkarlar. Yolculuk boyunca iki karakterin hikayeleri, karakterleri ve gelecekleri dönüşüm geçirecektir. 

Shape of Water (2017) | IMDB: 7.3

Canavar sinemasının en önde gelen isimlerinden olan Guilerme Del Toro’nun Shape of Water eseri, 2017 yılında Dunkirk, Get Out, Call Me By Your Name gibi büyük rakiplerine karşı galip gelerek En İyi Film ödülünü evine götürdü. Farklı ve yabancı kavramlarını estetik bir şekilde irdeleyen Del Toro, aynı Pan’ın Labirenti filminde olduğu gibi bizlere kendi dünyasından sürreal bir dram hikayesi sunuyor.

Soğuk Savaş döneminde geçen filmde konuşma engelli Elisa, gizli bir hükümet tesisinde çalışmaktadır. Bir gün nehirde yakalanan bir yaratığın tesise getirilmesiyle rastlantı sonucu aynı kendi gibi farklı bir varlıkla tanışan Elisa’nın hayatı tümüyle değişecektir. 

Moonlight (2016) | IMDB: 7.4

Siyahi yönetmen Barry Jenkins’in ikinci uzun metrajlı filmi olan Moonlight, Akademi tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Tam anlamıyla bir dönüşüm hikayesini olağanüstü kurgu ve sinematografi ile anlatan film, Tarell Alvin McCraney’in Moonlight Black Boys Look Blue adlı romanından uyarlandı. 

Utangaç ve toplum tarafından dışlanmış olan Chiron adlı siyahi gencin annesi bir uyuşturucu bağımlısıdır. Hayatı boyunca farklı tercihleri sebebiyle çevresinden zorbalık gören Chiron’un hayatında üç dönem oluşmuştur. Çocukluk yıllarında yaşadığı travmalar gençliğine, gençliğinin asi havası ise yetişkinliğine yansımıştır. Dram dolu öyküsü tüm karakterini değiştirecek ve sonunda tümüyle bir arınma yaşamasını sağlayacaktır. 

Spotlight (2015) | IMDB: 8.1

Yine gerçek bir hikayeden uyarlanan bir film ile karşı karşıyayız. Up ve Win Win gibi filmlerle tanınan Tom McCarthy’nin yönettiği film birçok festivale katıldı ve Akademi Ödülleri’nde tam altı dalda aday gösterildi. Spotlighte, En İyi Film ve En İyi Özgün Senaryo ödüllerine layık görüldü. 

Filmde Amerika’nın halen devam eden en eski araştırmacı gazete birimi Spotlight’ın hikayesine yakından bakıyoruz. The Boston Globe gazetesine yeni alınan Marty Baron, Spotlight ekibinden Boston Başpiskoposunun karıştığı bir pedofili iddiasını araştırmasını ister. Bürokrasinin, devletin ve dini kurumların tüm yozlaşmışlığı ile mücadele eden ekip, gerçeklerin ortaya çıkması için elinden geleni yapacaktır.

Birdman or The Unexpected Virtue of Ignorance (2014) | IMDB: 7.7

Son dönemin yükselen sinema ülkelerinden Meksikalı direktör Alejandro González Iñárritu imzasını taşıyan film, 2014 yılında yayınlandı. Alejandro’ya En İyi Yönetmen Oscarı’nı kazandıran film aynı zamanda tüm rakipleri arasından sıyrılarak En İyi Film Oscarı’na layık görüldü. Özellikle sürreal ögeleri normal hayata yedirerek sinematografik açıdan şov yapılan film, bizlere görsel anlatının en iyi örneklerinden birini sunuyor.

Son dönemde Hollywood’un karanlık yüzünün ortaya çıkarıldığı senaryolar işleniyor. Bu akıma örnek olarak ortaya çıkan filmde Riggan Thampson isimli aktör, 1980’lerde yayınlanan Birdman adlı süper kahraman serisinin başrolüdür. Serinin sona ermesiyle ünün kaybeden Riggan, 50’li yaşlarda vasat bir hayat yaşayan bir aktör olarak karşımıza çıkar. Hala Birdman’in etkisinden kurtulamayan aktörün kariyeri de iyi durumda değildir. Yeniden bir yükseliş arayan Riggan, Raymond Carver’ın bir hikayesini tiyatroya uyarlamaya karar verir. Neredeyse tüm oyun kadrosuyla çarpık ilişkilere sahip olan Riggan oyun boyunca büyük bir dönüşüm geçirecektir. 

12 Years a Slave (2013) | IMDB: 8.1

Amerikan emperyalizminin doruk noktası olan kölelik tarihi, insanlık onuruna derin lekeler bıraktı. Birçok yapıtta bu dönem işlendi ve siyahi insanların yaşadığı dramlar anlatıldı. Bir umut ve kurtuluş hikayesi olan 12 Years a Slave, siyahi yönetmen Steve McQueen’in üçüncü uzun metrajlı filmi. İlk duyurulduğu andan itibaren Oscar’a büyük damga vurması beklenen film; Brad Pitt, Chiwetel Ejiofor, Michael Fassbender gibi usta oyuncuları bünyesinde bulunduruyor. Gerçek hayat öyküsünden esinlenen film 86. Akademi Ödülleri’nde En İyi Film Oscar’ını kazandı.

1841 yılında New York’ta yaşamakta olan siyahi müzisyen Solomon Northup, tanıştığı iki adamla birlikte Washington’a bir iş için gider. Fakat kaçırılıp Amerika’nın güneyinde çalışması için köle olarak satılır. Umutsuz bir şekilde köle olarak yaşamaktansa özgürlüğüne kavuşmak için ölmeyi göze alan Solomon, tüm kölelere umut ışığı olacaktır. 

Argo (2012) | IMDB: 7.7 

Argo, ünlü oyuncu ve yeni yönetmen Ben Affleck imzasını taşıyor. Gerçek bir hikayenin dramatize edilmesiyle oluşturulan senaryo Chris Terrio tarafından kaleme alındı. 1970’lerin karışık Orta Doğu coğrafyasına aksiyonu ve gerilimi yüksek bir kurguyla bakış atan film, En İyi Kurgu, En İyi Uyarlama Senaryo ve En İyi Film ödüllerine layık görüldü. 

1979 yılında İran’da gerçekleşen İslam Devrimi sonrasında tahttan indirilen Şah, Amerika’ya sığınır. Buna misilleme olarak halktan büyük bir kalabalık Amerikan Büyükelçiliğine yürür ve içerideki diplomatları esir alır. Nitekim altı diplomat bir şekilde binadan kaçmayı başarır ve Kanada Büyükelçiliğine sığınır. CIA’in düzenlediği nefes kesen bir operasyonla tüm bu karmaşanın içinden diplomatlar kurtarılmaya çalışılacaktır. 

The Artist (2011) | IMDB: 7.9

 

Yayınlandığı dönemde Cannes Film Festivali’ne damgasını vuran The Artist, özellikle siyah beyaz sinematografisi ve dönemi yansıtması için yapılan teknik müdahaleler ile dikkat çekiyor. Aynı dönemin filmlerinde olduğu gibi siyah beyaz ve 22 kare tekniğiyle çekilen film, hem sinema tarihine saygısını gösteriyor hem de izleyenlerine nostaljik duygular yaşatıyor. 84. Akademi Ödülleri’ni tam anlamıyla domine eden yapım; En İyi Film, En iyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kostüm Tasarımı ve En İyi Müzik dallarında Oscar ödülü aldı

Sinemanın henüz çocukluk yıllarını yaşadığı 1927-1932 yıllarında geçen filmde, dönemin Hollywood endüstrisine bir bakış atılıyor. Yeni çıkan filmlerde aktörlerin yerini aktrislerin alması ve sesin sinemada kullanılmasıyla sektörde büyük bir devrim gerçekleşmektedir. Aktörlerin bu değişime göstereceği tepkiyi ise zaman belirleyecektir.