sosyal sorumluluk

Sosyal Sorumluluk Neden Önemli?

Güncelleme Tarihi: 2 Ekim 2021

Hayata dair deneyimler yaşama konusunda görüş almak istersem birkaç kişiye güvenirim. Bihter bu kişilerden biri.. Yaşama bakış açışı vizyonu her zaman ileriye dönüktür.
Dijital’de yeni bir yaşam portalı açmak istediğini söylediğinde tereddütsüz aç dedim. Çünkü biliyorum ki ortaya eksikliğini duyduğumuz çok güzel bir iş çıkacaktı.
Beni de bu işinin bir parçası yapmak istediğini söylediğinde memnuniyetle kabul ettim. Ve artık ben de Plumemag’da sosyal sorumluluk başlığında bir çok konuya değineceğim. Kurumsal firmalar ve Sivil Toplum kuruluşları ile röportajlar yapacağım.
İlk olarak sosyal sorumluluk nedir ve neden önemlidir sorularına cevap arayan bir yazı ile başlamak istiyorum.
Keyifli okumalar

Gustave Courbet, 1868, ''The Charity of a Beggar at Ornans''
Gustave Courbet, 1868, ”The Charity of a Beggar at Ornans”


Her 10 vatandaştan 4’ü sokak dilencilerine para vermektedir.

Toplumun diğer kurumlarında olduğu gibi iş dünyasında da önemi iyiden iyiye anlaşılan ve iş dünyasının literatürüne giren bir kavram olan sosyal sorumluluğu doğru anlamak ve anlam bütünlüğü çerçevesinde ele almak gerekiyor.

Bu bağlamda STK’ların üstlendikleri sorumlulukları yerine getirmelerine ve misyonlarını gerçekleştirmelerine destek olmanın önemi çok büyük. Çünkü ancak bu şekilde sosyal fayda sağlamak mümkün olabilir. TÜSEV (Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı)’in 2019’da yayınladığı ‘Türkiye’de bireysel bağışçılık ve hayırseverlik’ başlıklı rapora göre: “Her 10 vatandaştan 4’ü sokak dilencilerine para vermektedir.” Dolayısıyla, hayır ve bağış yapmayı seven bir millet olduğumuzu söyleyebiliriz. Hal böyleyken neden STK’lara destek olmayalım?
Dünyamızın ciddi sorunları var ve bu sorunları çözmek için de devletlere, özel ve kamu sektörlerine olduğu kadar sivil topluma da ihtiyacı var. Sivil Toplum Kuruluşlarının ise faaliyetlerini duyurmaya, ülkülerini yaymaya, çalışmalarını sürdürmek için de başta maddi destek olmak üzere, insan ve mali kaynağa ihtiyacı var. Bu yüzden bir STK olarak ne kadar iyi bir iletişiminiz varsa o denli güçlüsünüzdür. Ne kadar güçlüyseniz de daha iyi bir dünyayı oluşturmada o kadar önemli bir katkınız var demektir. Bu yüzden kişinin kendisini bu STK’ların bir destekçisi, gönüllüsü olarak görmesi ve amaçlarını amacı, hedeflerini ise kendi hedefi olarak benimsemesi gerekiyor. Ben de, kişisel olarak destek verdiğim birçok STK için aynı hisleri taşıyorum. Onların büyük özverilerle sürdürdükleri faaliyetlere yakından tanıklık ediyor olmaktan ve daha iyi bir dünya için el ele vermekten büyük mutluluk duyuyorum. Çünkü böylece, çorbada benim de tuzum oluyor…

Sosyal sorumluluk projelerinde bir kaldıraç tasarım odaklı düşüme..
Sosyal sorumluluk projelerinde bir kaldıraç tasarım odaklı düşüme..


STK Projelerinde Sürdürülebilirlik Büyük Önem Taşıyor


Diğer yandan STK’lar çok heyecan verici projelere sahipler. İyi bir proje, diğer bütün projeler gibi belli başlı temel unsurlara sahip olmalı elbette. Her şeyden önce bir proje bir ihtiyacı karşılamalı, amacı olmalı, hedefi olmalı, belli bir sürede gerçekleştirilmeli yani zaman planına sahip olmalı, hedef kitlesi belli olmalı ve ona göre yapılacaklar belirlenmeli. Bütçesi olmalı, iletişiminin nasıl yapılacağı planlanmalı. Sürdürülebilirlik bir diğer olmazsa olmaz aslında. Tüm bunların içinde söz konusu olan STK projeleri olunca hangi ihtiyaca cevap verdiği büyük önem taşıyor. Aynı zamanda iletişimin sürdürülebilir olması ve iletişimin devam eden bir ilişki yönetimi olarak görmesi de olmazsa olmazlardan.
Tabii, markanın faaliyet alanı kadar, toplumdaki algısı da önemli. İnsan sağlığını ikinci plana atan bir hazır gıda markası sponsorluğu ile çocukları sağlığına kavuşturamazsınız. Çevreyi kirleten, bu konuda duyarsız olan bir marka sponsorluğu ile ağaç dikemezsiniz. Kurumların halkın sağlığı ve güveni konusunda gösterdikleri özen ve hassasiyet en önemli dikkat noktası olmalı ve hatta kurumlar/markalar sivil toplum kuruluşları tarafından da buna teşvik edilmeli, zorlanmalı. Tüketicinin kalbindeki yeriniz çok büyük olsun istiyorsanız sivil toplum kuruluşlarını desteklemenin yanı sıra, faaliyet alanındaki karnenizin yıldızlı pekiyilerle dolu olması gerekiyor.

Bağışçı Etkileşiminde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar


STK’lar iletişimi sürdürülebilir ve devam eden bir ilişki yönetimi olarak görmeli. Yani, ‘bir destekçi, bağışçı döngüsü kurgulayıp insanlarla iletişimi nasıl daha ileriye götürebiliriz’, ‘Nasıl yeni hedefler koyup bugünün takipçisini bağışçı yapabiliriz’ ve ‘bugün 10 TL veren bağışçımızın seneye 20 TL vermesini nasıl sağlayabiliriz’ sorularının üzerinde durmaları gerekmektedir. Diğer yandan, etkileşim, diyalog ve deneyim sunacak bir iletişim yapısı kurgulamak da büyük önem taşıyor. Bu konuda da ‘Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Böyle bir şey yaptık, siz olsaydınız nasıl yapardınız? Yeni bir oluşum hazırlıyoruz, beğendiniz mi?’ gibi soruların yanıtlarına ulaşmak gerekiyor.

Nurhayat Köyel Coşkun