Koronavirüs'e Karşı Duygusal ve Ruhsal Zindeliği Arttırmanın Yolları Plume Mag

Duygusal ve Ruhsal Zindeliği Arttırmanın Yolları

Güncelleme Tarihi: 16 Haziran 2020

Kişilerin duygusal ve ruhsal zindeliğinin Koronavirüs ile mücadelede hijyen ve sosyal izolasyon kadar çok önemli olduğunu uzmanlar belirtiyor.

Dünya çapında Covit19 etkisini gösteriyor; Türkiye’de de etkisini artırması ile toplumun kaygı seviyesi yükseldi. Bireyler, salgının olası etkilerine karşı hem kendileri ve sevdiklerinin hayatını önemsediklerinden dolayı uzmanlara daha fazla kulak veriyor. Yükselmiş, süreklilik arz eden kaygı seviyesi, duygusal ve ruhsal zindelik için kötü olacağı gibi bağışıklık sistemini de olumsuz yönde etkileyebiliyor. 2020 Korona virüs salgınla ilgili bilinmeyen ve kontrol edilemeyen durumlar kişileri daha da kaygılandırıyor.

Bütünsel Yaklaşım Kurucu Ortağı Sibel Yücesan, Koronavirüs’e karşı duygusal ve ruhsal zindeliği artıracak önerilerde bulunuyor.

Şükür en güzel ruhsal ilaç

Fotoğraf Ben White

Her sabah uyanmak ve sorunsuzca nefes almak en büyük şans. Sahip olduğunuz güzel şeylerin bir listesini yapın. Akşam yatarken o güne ve genel olarak hayatınıza odaklanarak şükür edecek en az üç tane maddeyi bir deftere ya da kağıda yazarak günü kapatın. Bu listeyi sabah kalktığınızda da okuyup güne bu motivasyonla başlayabilirsiniz. Ruhumuza iyi gelenleri hayatımıza ekleyelim mesela dua etmek gibi. Dalgaları durduramayız ama sörf yapmayı öğrenebiliriz. Hiçbir şey sonsuza kadar kalıcı değil, en büyük dertler bile. Kendimize yapacağımız en büyük iyilik, dengeye gelebileceğimizi hatırlatmak ve bunun için çok sayıda kaynağımız olduğunu unutmamak.

Ne izlediğiniz, ne dinlediğiniz, ne paylaştığınız konusunda seçici olun

Sürekli haber kanallarında gezinmek, sosyal medya paylaşımlarında kaybolmak ve kaygı seviyemizi artırmak immün sistemimize olumsuz yansıyacaktır. Hiçbir şey izlememek de bizi bilgiden mahrum kılacağından, günde bir iki kez güvenilir kaynaklara başvurmak ve oralardan doğru bilgileri takip etmek izleyeceğimiz bir yöntem olabilir. Doğruluğundan emin olmadığınız haberleri paylaşmamak dahi, sizi topluma faydalı bir hareket yapmamızdan dolayı iyi hissettirir.

Meditasyon ve benzeri sakinleşme yöntemlerini deneyin

Fotoğraf Isabelle Winter

2020 hızlı bir başlangıç yaptı, endişelendiğimiz ve kaygı düzeyimizin yükseldiğini farkettiğimiz zamanlarda zihinsel molalar alalım. Zihin olumsuz düşüncelere çok kolay saplanır. Felaketleştirme senaryolarımızı fark edelim. Ve böyle anlarda sakin bir köşeye çekilip, basit nefes ve mindfulness teknikleri uygulayabiliriz. Basit diyorum çünkü bu tip bilim temelli nefes ve mindfulness tekniklerini öğrenebileceğimiz pek çok eğitim, kitap ve app’ler var. Çok uzun zaman ayırmamıza gerek yok. Her sabah her akşam ve aralarda ihtiyaç duydukça 10 dakika ayırmamız dahi yeterli olabiliyor. Bunlarla bir başlangıç yapabilir ve zihinsel duygusal zindelik için bu teknikleri hayatınıza katabilirsiniz. Bunlar dışında hiçbir şey yapmadan gözünüzü kapatmak, nefesinize odaklanmak, en zor ve olumsuz anda bile sizi yatıştıracaktır.

Her gün size iyi gelecek aktiviteler planlayın

Kitap okumak, , meditasyon yapmak, kısa uykular, şarkı söylemek, resim çizmek, yapboz, mandala, evde cilt bakımları, düzenli egzersiz ve ilginizi çeken konularda online eğitimler almak gibi aktiviteler sizi zinde tutacaktır. Yapmak isteyip de yapamadığınız yeni şeyler için de harika bir zamanlama. Yeni bir dil öğrenmek, yeni bir dans öğrenmek gibi…

Düşüncelerinizi sorgulayın

Zor zamanlarda genelde bir ya da bir kaç düşünceye saplanır kalırız. Hep aynı düşünce yapısı çevresinde döner dururuz, bu da tabi ki bizde olumsuz duyguları tetikler.Veya tam tersi,duyguların yarattığı olumsuz düşüncelerin çevresinde dolanırız. Böyle zamanlarda aklımızdan çıkmayan düşünceleri tek tek ele alıp aşağıdaki soruları sormak çok yardımcı olacaktır:

Bu düşünce doğru mu?

Bu düşüncenin kesinlikle doğru olduğunu nerden biliyorum?

Bu düşünceye inandığım zaman nasıl tepki veriyorum, bende neler oluyor?

Bu düşünce olmadan ben nasıl biri olurdum? Hayatımda neler olurdu?

Bu düşüncenin yerine hangi olumlu düşünceyi koyabilirim?

Sağlıklı sınırlar geliştirin

Her işi üstlenmek, her şeye evet demek bizi gereğinden fazla yorabilir. Sağlıklı sınırlar insanlarla olduğu kadar, teknolojiyle, dijital dünya ve kendimizle olabilir. Mesela yatak odamızdan cep telefonunu çıkartmak gibi. Okuduğumuz her olumsuz haber, stres hormonunu tetikleyecek ve sonuçta uyku dahil düzenimizi bozacaktır. Daha çok evde geçireceğimiz zamanlar olacak, bu zamanlarda kendimize ait alanları koruyun. Sevdiğiniz şeyleri yapın. Aile fertleriyle sürekli bir arada ve iletişimde olmak güzel gibi olsa da, duygusal zorlanmalar yaşayabiliriz bunları bir kenara bırakıp kendinize özel alanlar yaratın.

Duygularınızı yazıya dökün

Fotoğraf Annie Spratt

Tüm bu duyguları hissetmemiz hayatımızın tam da merkezinin bir parçası. Bu tür duygularınızı tamamen kontrol etmeye çalışmak yerine, tüm bunları duymanın normal olduğunu hatırlayın. Duygularınızdan kaçmak değil, durup yüzleşmek ve size verdikleri mesajları dinlemek önemli. Duygularınızı dışarı sağlıklı bir biçimde dökmenin farklı yollarından yararlanabilirsiniz. Mesela, her gün 6 dakika veya 3 sayfa duygularımız hakkında içimizden geldiği gibi yazı yazabilirsiniz. Günlük tutmak, duyguları düşünceleri not etmek terapötik etki yapar. Sanat ile müzik ile kendinizi ifade etmek de bir yöntem olabilir.

Başkaları için faydalı ve güzel şeyler yapın

İnsan ruhuna en iyi gelen şeylerden biri de, karşılık beklemeden iyilik yapmaktır. Etrafınızda yardıma ihtiyacı olan birilerine yardım etmek, kişi ya da toplum bazında fayda sağlayacak aktivitelere katılmak ya da yürütmek sizi tahmin edeceğinizden de fazla iyi hissettirecektir.