Blockchain ve Yeşil Finansla Bütçeyi de Gezegeni de Korumak Mümkün!

Sabah kahvemizi alıp güne başlarken enflasyon ve yatırım düşünceleri bir yanda çevre krizleri diğer yanda bizi bir kıskaca almaya başlayabiliyorlar… Bir yandan yatırımlar ile geleceği güvence altına almak istiyoruz, bir yandan da dünyanın sonsuza dek yaşanabilir ve güzel kalmasını önemsiyoruz. Peki, ikisi bir arada mümkün mü? Yoksa her zaman bir taraftan taviz vermek mi gerek? Blockchain yani blockzincir, yeşil finans ve yeşil yatırımlar ile bu ikileme nasıl çözüm bulabiliriz konusunu masaya yatırıyoruz…

Blockchain ve Yeşil Finans Nedir?

Mevcut sorunun kısaca tanımlamasını yaparsak, konumuz para kazanmak ve gezegenimizi korumak. Bu iki zorlu hedef her zaman birbirine zıt hedefler olarak görüldü ancak blokzincir teknolojisi yeşil finansı güçlendirmede oldukça hızlı yol kat ediyor.

“Kulağa ilginç geliyor, değil mi? ‘Yeşil finans’ dendiğinde, doğaya zarar vermeyen yatırımlar akla gelir. Ancak sizi temin ederim ki bu yalnızca ‘ağaç dikmek’ ya da ‘yenilenebilir enerji projelerine destek olmak’ anlamına da gelmiyor. Daha geniş bir perspektifle baktığımızda, finansın gezegen dostu bir şekilde yeniden tasarlanması diyebiliriz.

Yeşil finans, karbon emisyonlarını azaltan, çevresel sürdürülebilirliği teşvik eden ve iklim krizine karşı mücadeleyi destekleyen finansal araçları kapsıyor. Yani, paranın sadece kazanç için değil, aynı zamanda daha yaşanabilir bir dünya için yönlendirilmesini sağlıyor.

Blokzincir teknolojisi işte tam da bu noktada devreye giriyor çünkü yeşil finansı daha erişilebilir ve etkin hale getirme potansiyeline sahip.

Blockchain ve Yeşil Finansın Çevreci Etkisi

Blokzincir teknolojisi belki birçoğunuzun aklına kripto paralar, spekilasyonlar ve çeşitli skandalları getiriyor olabilir – ki bu oldukça doğal- fakat bundan çok daha fazlasını vaat eden bir teknolojiden bahsediyoruz aslında.

Şeffaflık, izlenebilirlik ve merkeziyetsiz yapı sayesinde sürdürülebilir projeler açısından oldukça önemli olan finansmanın yepyeni bir halinin kapısını aralıyor diyebilirim.

Basit bir örnekle devam edelim, karbon kredileri blokzincir teknolojisi ile tokenize edilerek, sıradan insanlar tarafından dahi karbon emisyonlarını dengelemekte bir rol üstlenebiliyor. En başta kahvemizi içtiğimiz ana dönersek. Hem keyifle kahvemizi içebilir hem de nötr bir dünyaya katkıda bulunabilir hale geliyoruz.

Bahsettiğim şeyler kulağa biraz soyut geliyor olabilir bunun farkındayım fakat blokzincir teknolojisini arkasına alan yeşil finans çözümleri çoktan hayata geçmiş durumda.

Durumu biraz daha somutlaştırmak için birkaç örnek vermek isityorum. Moss.Earth isimli bir proje Amazon ormanlarını koruma amacıyla karbon kredilerini tokenize ediyor ve şirket ya da birey olarak karbon ayak izinizi dengelemek için doğrudan katkıda bulunabiliyorsunuz.

Benzer şekilde, KlimaDAO karbon kredilerini merkeziyetsiz bir finans modeline entegre ederek çevreci yatırımları teşvik ederek, yatırımcıların karbon piyasasında aktif bir rol üstlenmesine olanak sağlıyor. Daha bunun gibi onlarca proje var ve sayıları artmaya devam ediyor.

Bildiğimiz üzere geleneksel sistemlerde, çevre dostu yatırımlar genellikle büyük şirketlerin veya devletlerin inisiyatifine kalır ama artık sistem giderek değişiyor ve bireysellik ön plana çıkıyor diyebiliriz. Blokzincir teknolojisi ile bu sürecin bir parçası olmak artık bizler için de mümkün.

Blockzincir Handikapları Neler?

Blokzincir oldukça yeni bir teknoloji ve tabii ki her yeni teknoloji gibi, blokzincir destekli sürdürülebilir finans sistemlerinin de aşması gereken çokça engel var.

Özellikle enerji tüketimi konusunda blokzincir ekosistemi sık sık eleştiriliyor. Ancak burada önemli bir ayrımı yapmak lazım. Bitcoin gibi enerji yoğun sistemler yerine, düşük enerji tüketen blokzincir ağlarıyla – örneğin, Proof of Stake modelleri – yeşil finans için daha sürdürülebilir bir altyapı yaratmak mümkün.

Bunun yanı sıra, birçoğumuz gezegenimizi korumak için aldığımız aksiyonları çeşitli kurumlar vasıtası ile aldığımız için gerçekten fayda sağlıyor muyuz bilememe durumunu ve “Bizim aksiyonlarımız nereye gidiyor?” sorusunun yarattığı bilinmezliği blokzincir teknolojisinin şeffaf yapısı sayesinde ortadan kaldırmamız ve güvensiz yapıyı güvenli hale getirmemiz mümkün.

Yeşil Finansa Nereden Başlayabiliriz?

Peki nereden başlayabiliriz? Başından beri sizlere bahsettiğim üzere blokzincir destekli sürdürülebilir finans yalnızca büyük yatırımcılar veya teknoloji devleri için değil, herkes için fırsatlar sunuyor.

Bireyler olarak bizler de bu değişime şu adımları izleyerek katkı sunabiliriz:

  • Öncelikle bu yeni teknoloji çağının önemli bir unsuru olan dijital ve finansal okuryazarlık burada oldukça önemli.
  • Karbon nötr olmayı hedefleyen blokzincir projelerini araştırmalıyız.
  • Sürdürülebilir finans araçlarını deneyimlemeli ve yatırımlarımızı çevre dostu projelerle beslemeliyiz.
  • Hem bütçemizi hem de gezegenimizi koruyacak bilinçli kararlar almalıyız.

Yani, kahvemizi yudumlarken sadece geleceğimizi değil, gezegenimizin geleceğini de güvence altına almak mümkün. Blokzincir sürdürülebilir finansın geleceği olabilir…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir