Kafesli Tavuk Yetiştiriciliği Neden Durdurulmalı?

Kafesli Tavuk Yetiştiriciliği Neden Durdurulmalı?

Bir dönem yumurta üzerine kara bir propaganda vardı. Uzmanlar tarafından yumurta tüketiminin kolesterolü tırmandırdığı söyleniyordu. Daha sonra yumurta aklandı ancak endüstriyel kafeslerdeki tavuk yetiştiriciliğinin içler acısı ortamı hiç ak değil. Kısacası kafesli üretim süreci hiç masum bir konu değil. Biz de bu yazımızda, kafesli tavuk yetiştiriciliği konusunu ele alıyoruz.

Market, manav ya da pazarlardaki yumurtaların üzerinde yazan kod numaralarına hiç dikkat ettiniz mi? Dört ayrı kod tanımı var. Bunlardan “0” ile başlayan organik tavuk, “1” serbest dolaşan tavuk, “2” kümeste özgür tavuk ve “3” ile başlayan kafes tavuğu anlamına geliyor. Elbette bu canlıların yaşam haklarını en fazla sabote eden yetiştiricilik şekli, kafesli tavuk yetiştiriciliği. Yani 3 numara ile ifade edilen kafes tavukları.

Ne acı ki kafes tavukları, küçücük bir alanda temel ihtiyaçları olan follukta yumurtlama, toprak banyosu, tüneme gibi faaliyetlerin hiçbirini yapamadan yaşam mücadelesi veriyor. Kanatlarını dahi açamıyorlar, yürüyemiyorlar, temiz hava alamıyorlar. Tek bir varlık amaçları var. Yumurta sektörü için yumurta üretmek! Kafesli yetiştiricilik, maalesef tamamen kâr odaklı bir yöntem.

Ömürleri doğal ortamlarından uzak ve stres içinde geçen kafes tavukları, normalleşemedikleri için birtakım davranış bozuklukları gösteriyor ve yanlarındaki diğer tavuklara zarar verip birbirlerini gagalamaya başlıyor. Oldukça sıkışık bir düzende yaşayan bu tavukların insanlar için çok sayıda sağlık riskini beraberinde getirmesi de büyük bir handikap. Bu konuda Avrupa Gıda Otoritesi bir çalışma ortaya koydu. Sonuçlara göre kafesli tavuk yetiştiriciliği uygulamalarında ölümcül nitelikte olan salmonella bakterisi çok daha yoğun görülüyor.

Kafesli Tavuk Yetiştiriciliği Neden Durdurulmalı?
Kafesli tavuk yetiştiriciliği: Hapsolan Tavuklar

Fotoğraf: Jo-Anne-Mcarthur

Hayvan yaşamı ve hayvan haklarına saygı duyan bireylerin, üretim koşullarını iyileştirmeyen firmaların ürünlerini satın almamaları yönünde bir beklentimiz var elbette. Neyse ki böyle düşünen bir çoğunluk da var. KONDA Araştırma ve Danışmanlık firması, 2021’in ocak ayında bir araştırma yaptı. Bu saha çalışmasına göre %82’lik bir kesim, hayvanların kafeslere kapatılmasını kabul edilemez bulurken topluluğun %85’i uygun olmayan koşullarda kötü uygulamalarla üretim yapan firmaların ürünlerini satın almayacaklarını belirtti. Anket katılımcılarının %76’sı da kafesli yetiştiriciliğin yasaklanmasını desteklediklerini söyledi. Buna mukabil ortaya koyulan kişisel görüşlerin yanında kurumsal adımların atılması da çok önemli.

Dünya Ülkeleri Kafessiz Sisteme Hangi Mesafede?

Dünyanın pek çok yerinde kafessiz sisteme geçilmesi için ciddi adımlar atılmaya başlandı. Brezilya’nın önde gelen dört perakendecisi, kafes yumurtası satışlarını aşamalı olarak azaltıp 2028’de bu yumurtaların satışını durduracaklarını taahhüt etti. Aynı şekilde bazı Güney Amerika ülkeleri ile Doğu Avrupa’daki perakendeciler de kafes yumurtasına son vereceklerini açıkladı. 

Avrupa Birliği’ne baktığımızda iyimser bir tablo görmek mümkün çünkü AB’de kafessiz yumurta üretimi oranı, kafesli yetiştiricilik ile elde edilen yumurtaların üretimini solladı. Örneğin Çek Cumhuriyeti, Almanya ve Avusturya kafesli üretimi yasakladı. Uluslararası büyük firmalardan da radikal adımlar gelmeye devam ediyor. 2021’in başlarında Univeler ve Nestle gibi birçok global marka, ortak bir dil oluşturarak bir mektup yayımladı. Amaç ise AB’de kafes yumurtası üretiminin sona erdirilmesi için var olan yasal tasarıyı desteklemekti. 

Türkiye’de Kafesli Tavuk Yetiştiriciliği

Kafesli Tavuk Yetiştiriciliği Neden Durdurulmalı?
Türkiye’de kafesli tavuk yetiştiriciliği

Fotoğraf: Artem Beliaikin

TÜİK verilerine baktığımızda Türkiye’de 120 milyon yumurtacı tavuk olduğunu ve bu rakamın çoğunluğunun kafesli sistemlerde yetiştirildiğini görüyoruz. Dolayısıyla hayvanlara eziyetin bir göstergesi olan bu rakamların acilen sıfırlanması gerektiğini biliyoruz. Türkiye’deki vaziyet çok aydınlık olmasa da bu konuda bir uyanışın olduğu, bir tepki ve farkındalığın oluştuğu da aşikar. 

Tavukçulukta kafes sistemine karşı Türkiye’de bir kampanya var. “Kafessiz Türkiye” adındaki bu kampanya, toplumsal duyarlılığı harekete geçirmeye çalışan bir misyona sahip. Oluşum, 2018’den bu yana Türkiye’deki kafesli üretimin son bulması için kolları sıvıyor. Kafessiz Türkiye özellikle gıda imalatçılarını, sağlayıcıları, perakendeci ve restoranları ikna ederek tedariklerinden kafes yumurtalarını çıkarmalarını sağlamaya çalışıyor. İlgili sektörlerin kafes yumurtalarını tercih etmemeleri talebi azaltacağından, kafesli yetiştiricilik şeklinin de biteceği öngörülüyor. 

Bu konuda daha detaylı bilgiye erişmek isterseniz Kafessiz Türkiye hareketinin yayımladığı 2021 Yılı Yumurta Takip Raporu’nu bu linkten inceleyebilirsiniz.

Alkışı Hak Edenler

Kafessiz Türkiye kampanyası pek çok firmayı da etkiledi. 

  • Metro Marketleri,
  • Aslı Börek,
  • Burger King,
  • Popeyes,
  • Pizza Hut,
  • Cafe Nero,
  • The Marmara Hotels gibi çok sayıda firma, yumurta ihtiyaçlarını kafes sistemi ile üretilen ürünlerden karşılamayacaklarını taahhüt etti. 

%100 Kafessiz Sisteme Geçenler

Türkiye’deki tedarik zincirlerinde kafessiz sisteme geçişlerini tamamlayan markalar arasında ise Beyaz Fırın, Krispy Kreme, Raw For Us, Dr. Oetker, Hellmann’s, Barilla ve Dedeman Hotels & Resorts International markaları yer alıyor. 

Yine çok sayıda firma, 2025 yılına kadar kafes sistemini bırakacaklarını taahhüt ederken 2025-2030 yıllarında ise sektörün güçlü markaları kafes yumurtalarını tedarik zincirlerine dahil etmeyecekler. 

Hayvanlara eziyet edilmediği bir dünya dileğiyle…

Kapak Fotoğrafı: Nighthawk Shoots