Eklektik Yaşam Alanları Nasıl Oluşturulur?

Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023

Özellikle son yıllarda çok popüler olan eklektik dekorasyona hepimiz aşinayızdır. Tabii eklektik tarzda bir yaşam alanı oluşturmak göründüğü kadar kolay bir şey değil. Sanki düşünülmeden öylesine bir araya gelmiş, gelişigüzel ortaya çıkmış gibi görünen her detayın ya da birlikteliğin arkasında seyahatler, izlenen filmler, gezilen müzeler ve uzun yıllar yatar.

Eklektik tarzı seviyor ama bunun iddialı olduğunu düşünüyorsanız, kavramı yakından inceleyerek ve mantığını çözerek çok keyifli ve sizin hayat yolculuğunuza paralel evrilen bir yaşam alanı yaratmanız mümkün.

Eklektizm kelimesi, Antik Yunan’da felsefe alanında farklı düşünce şekillerini araştırarak ve öğrenerek kendi felsefemizi oluşturmak için yapılan seçkiyi ifade ediyor. Kelime kökeni aslında seçmek. Burası çok önemli; eklektik bir yaşam alanı da aslında kişinin hayatı boyunca seçtiği farklı tat ve dokuda birçok tasarım ögesinin bir araya gelmesiyle oluşur.

Dünyadaki eklektik tarzda döşenmiş yaşam alanlarına bakıldığında, bu kişilerin seyahate ve farklı kültürlere çok meraklı olduğunu görmek mümkün.

Bu tarzın en güzel yanı da büyük bütçeler ayırmadan, farklı coğrafyaların yerel kültürlerine ait tasarım objeleri, kumaşlar, halılar, kilimler, yastıklar ve akla gelebilecek her çeşit artizanal ürünü bir araya getirerek hayat bulmasıdır.

Yaşam Alanının Yaşanabilir Olması

Tarzı ne olursa olsun, tüm yaşam alanlarının en temel felsefesi rahat ve konforlu olması. Tıpkı gardırop detoksunda olduğu gibi eğer bir kanepeye 1 yılı aşkın bir süredir oturmadıysanız, o kanepe ile yollarınızı ayırma vakti gelmiş demektir. Bu temel prensibi göz önünde bulundurarak oluşturulan eklektik yaşam alanlarında mobilya ve objelerin sayısının fazla olması göz yormaz. Önemli olan bu mobilya ve objelerin, mekanlar ve birbirileriyle iletişim içinde olmasıdır.

En önemlisi de ait oldukları kişi hakkında ipuçları verebilmeleridir. Eklektik tarza sahip bir eve girdiğinizde, genellikle başrolü oynayan baskın bir stil ipucu bulmak mümkündür. Bu modern ya da klasik bir tarz olabilir. Bu ana temanın etrafında çok farklı dönem ve akımlara ait olan mobilya, obje ve aksesuarlar ise kişinin retrospektifi gibi değerlendirilebilir.

Tabii eğer alanınız müsaitse ve kendi günlük yaşam konforunuz etkilenmiyorsa, evinizde küçük enstalasyon alanları yaratmak, sevdiğiniz ve etkilendiğiniz bir coğrafyanın izlerini hayatınıza katmak da ruhunuza katabileceğiniz büyük bir zenginlik olacaktır.

Minimal Eklektik Mümkün mü?

Birçok kişinin sandığının aksine dekorasyonda maksimalizm ve eklektik tarz aynı şey değildir. Son derece minimal bir yaşam alanı da eklektik bir tarzda döşenebilir.

Dümdüz tek renk bir kanepenin üzerine atılmış el dokuması bir kumaş, ya da pleksi bir sandalyenin üzerinde duran ikat kumaş bir yastık, fütüristik bir alanda kullanılan devasa el yapımı cam vazolar ile minimal eklektik bir tarz yakalamak mümkün.

Eklektik Dekorasyonun Püf Noktaları

Etnik kumaşların estetik gücünü kullanın

– Fazlalıklardan kurtulun. İlk olarak mevcut mobilya ve objelerinize ihtiyacınız olup olmadığını belirleyin ve ihtiyacınız yoksa vedalaşın.

– Şal ve örtüler ile hem sıkça tarz yenileyebilir hem de mekânda bir değişiklik yapmadan, ambiyansı radikal bir şekilde değiştirebilirsiniz.

– Dekoratif yastıklar, bir mekânı bir anda bambaşka bir havaya sokabilir. Eski masa örtüleri, seyahatlerinizde topladığınız kumaşlar ya da eski bir perdeden bile çok orijinal yastık kılıfları yapabilirsiniz.

– Yastık kumaşlarını abajur şapkalarıyla kombinleyebilirsiniz. Unutmayın bir mekânda en önemli unsurlardan biri de ışıktır. Tepeden ışıklandırma yerine hoşunuza giden renklerin mekânı ince bir tül gibi giydirecek bir ışık yayması yaşam alanınızı kişiselleştirmek için harika bir yol.

Beklenmedik buluşmalar yaratın

Beklenmedik buluşmalar yaratın
Fotoğraf / Mark Chaves

– Aile yadigarı mobilya ve objeleri beklenmedik kumaş ve malzeme buluşmalarıyla yeniden hayatınıza katabilirsiniz.

– Boş bir duvarınıza el yapımı bir kilim, antik bir örtü asarak çok sofistike bir görünüm yakalayabilirsiniz.

– Antika varaklı bir berjeri, pleksi bir sehpa ile yan yana kullanmayı deneyin.

– Yemek yemeye kıyamadığınız tabaklarınızı, dolaptan alıp duvara asın.

– Dümdüz bir yatağınız var ise bir cibinlik ile rahatlıkla kolonyal bir etki yakalamak mümkün.

Dengeyi kaybetmeyin

– Eğer mekandaki halı ve kumaşlar çok desenliyse ve duvarda çok fazla tablo varsa, mutlaka düz hatta açık renk bir duvar rengi seçin.

– Çok farklı dokularda ve renklerde dekoratif yastık kullanacaksanız kanepeniz düz renk olsun.

– Renklere her zaman şans verin ama emin olmadığınız durumlarda, beğendiğiniz yaşam alanlarının renkleri nasıl bir dengede kullandığına bakın. Daha da zorlanırsanız doğaya bakın, bize en dengeli ve doğru renk kullanım kodlarını aslında doğa veriyor. Eğer turkuaz tonları etrafında bir kurgu planlıyorsanız tavus kuşu en iyi ilham kaynağı olabilir. Eğer toprak tonları seviyorsanız en iyi kombin seçeneklerini safari belgesellerinde bulabilirsiniz.

Ve en önemlisi içgüdülerinizle hareket edin, yaşadığınız yer size aitse, eğer siz orada iyi hissederseniz ve her yeni gün orada yaşamaktan mutlu uyanırsanız, gelenler de orayı beğenir.