Canavar’ın “Herşey Yolunda’’ Sergisi

Canavar’ın “Herşey Yolunda’’ Sergisi

Ufak bir teneke boya, bir fırça… Yahut bir tüp sprey boya ile geceleyin gözlerden ırak bir duvar kestirirseniz gözünüze, elle tutulabilir şehir bir ifade sahasına ve bir tür performans alanına dönüşüyor. Sokak duvarlarına çizilen resimler, bazen tüm uydurukluğuyla şehrin basit zevklerini bazense bu müthiş kalabalığın içinde bireyin karmaşık iç dünyasını ele veriyor. Bazen politik bir anons gibi şehrin varoşlarında… Bazen de birinin “Ben varım.” deyişi.

Mural sanatçısı kimliğiyle tanınan Canavar’ın üç yıllık üretim sürecini kapsayan ilk kişisel sergisi Herşey Yolunda’nın Versus Art Project’teki son günü 9 Ekim. Lakin ona sokaklarda, sokaklara da onda rastlamaya devam edebilirsiniz. Çünkü öyle sanıyorum ki Canavar, bütün bu insanların silüetini boyasında saklıyor.

Canavar’ın çalışmalarında bireyin toplum karşısında/içinde yaşadığı bütün konumlanışlar ve bu konumlanışların yol açtığı kimliksel, zihinsel ve hatta bedensel kargaşa ete kemiğe bürünüyor. Et ve kemik fakat derisiz… Bu deriden sıyrılma görünümündeki silüetler bir özgürleşmenin değil, bilakis “herkes gibileşmenin” imajını taşıyor. Şehrin herkes gibileştirdiği, iktidarın ötekileştirdiği, ataerkilliğin vasat bir düzlemde “erkekleştirdiği” ve toplumun bütün öfkesini bireyliğinde taşıyan figürler; bizler…

Canavar’ın “Herşey Yolunda’’ Sergisi
Canavar’ın “Herşey Yolunda’’ sergisi

Fotoğraf: Canavar, Herşey Yolunda.

Beyoğlu’ndaki Hanif Han’ın sunduğu sergi alanında gezerken kendinizi birden belki bir şehrin boruları arasında buluyorsunuz. Yeterince geniş bir alanda olmasına rağmen bir kentin bağırsakları arasında kalmışlığın sıkışıklığını hissettiğiniz bu bölüm, kent-insan etkileşimini bütün karamsarlığı ve kendine has tuhaf hazzı ile yüzünüze çarpmaya yetiyor. 

Sanatçı, üretim sürecinde Kafka’nın Dönüşüm’ü ve Babaya Mektup’u ile Nietzsche’nin Böyle Buyurdu Zerdüşt‘ünden etkilenmiş. Zaten bu kitaplarla yolları kesişen herkes bu referansları rahatlıkla görebilir. Kafka’nın yarattığı böcek imgesinin eserlerdeki yansımasına ayrı bir parantez açmak lazım. Nitekim sanatçının böcekleri sadece yabancılaşmanın değil, türcülüğün ve ötekileştirdikçe güzelleşen insanın fikrini üzerinde taşıyor.

Portrelerinde yer yer kolajın imkanlarından yararlanan sanatçının, parçalamaktan ve hatta yırtmaktan çekinmediği malzemeyle ilişkisi de oldukça heyecan verici. Canavar’ın malzemeyi ve ‘’duvarı’’ aşmasına uzun bir süre şahit olmak dileğiyle…

Kapak Fotoğrafı: Canavar, Herşey Yolunda.