Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli – %0 Deri

Volvo C40 Recharge ile tanıştıktan sonra uzun zamandır üzerinde çalıştığım bir kavram daha kafamda netleşti. Lüksün yeni tanımı; sessiz, güvenilir ve sürdürülebilir… 

Günümüzde her şeyden çok var. Marka, ürün, reklam, iletişim, etkinlik… Liste böyle uzayıp gidiyor. Tabii bu çokluğa paralelde müthiş bir mücadele; markalar, anlatanlar, satanlar arasında… Peki, kullanıcılar, markaların hitap ettiği kişiler ya da bunu aktaran biz basın mensupları ya da etki önderleri, tüm bu kaosa nasıl bakıyoruz? Seçimlerimizi neye göre yapıyoruz? Kime kimi nasıl anlatacağız? 

Burada çok önemli bir soru devreye giriyor: “Bugün insanlık için ne yaptın?”

Şaka yapmıyorum, gayet ciddiyim. Günümüz, artık tüketim toplumunun pazarlamanın şefkat temalı stratejileri ile mutluluğu aramaya yönlendirildiği sanal ütopyadan çok uzaklarda…

Gerek marka, gerek ürün ya da insanın takip edilmesi ve tercih edilmesi için fayda sağlaması gerekiyor. Nasıl mı? 

Biraz geriye döneceğim… Pandemi döneminde Volvo’nun bir basın toplantısına davet edildim. Bu toplantıda Volvo’dan hiç bahsedilmedi. Etkinlikte trafik güvenliğinin farklı coğrafyaların kültür ve algısına adapte edilmiş eğitim versiyonları ve bu toplumsal eğitim programının metodolojisi ve çıktılarını dinledik.

Dinledik derken, dünyanın dört bir yanından bu projede yer alan kişilerin canlı bağlandıkları çok detaylı bir konuşma programından bahsediyorum.

Bu basın toplantısı aklımda bir vaka incelemesi örneği olarak kaldı. Danışmanlık verdiğim markalara ya da davet edildiğim konuşmalarda dinleyicilere sık sık bu örneği veriyorum. Ürününüz iyi olsun, söyleminiz sağlam olsun, yüzünüz geleceğe dönük olsun ama hepsinin odağında insan ve insanlığa sağlanan gerçek fayda olsun.

Girişi neden bu kadar uzattım? Çünkü Volvo’nun en yeni %100 elektrikli, %0 deri otomobili C40 Recharge lansmanı yine “case study’’ olarak kendime ders niteliğinde topladığım notlarımın arasında yerini aldı. Danışmanlıklarımda ve konuşmalarımda bu etkinlikten çok bahsedeceğim. Belki size de denk gelir…

Deneyim Tasarımı

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri
Melike Peksel Erderen

Uzun zamandır üzerinde düşündüğüm ve çalıştığım deneyim tasarımı konusuna, yeri gelmişken değinmek istiyorum.

Çok değerli bir marka ve bu markanın değerlerine uyan ve fayda sağlayan bir tasarım ürünü düşünün. Bu ürünü anlatmak istiyorsunuz… Bunu yaparken hangi noktalardan yola çıkarsınız? Markanın değerleri ve ürünün bu değeri tanımlayan ana özellikleri değil mi?

Volvo C40 Recharge lansmanı, işte tam bu soruların cevabı niteliğinde bir deneyim tasarımıydı. %100 elektrikli olan otomobilin lansman sunumu, Türkiye’nin ilk dijital müzesi olan X Media Art Museum’da yapıldı. Volvo Car Türkiye Pazarlama, PR ve Tüketici Deneyimi Direktörü Melike Peksel’in, sunumda C40’ın sürücü ve yolcu güvenliğine yönelik özelliklerini anlatırken tıpkı sizi seven birinin şefkatli ilgisi gibi benzetmesi de Volvo’nun genel yaklaşımının öznel bir ifadesiydi.

Bu dijital dünyada, mapping  ile yapılan lansman sunumlarının ardından Beykoz’a doğru yola çıktık ve keyifli bir sürüş deneyimi yaşadık. 

Bihter Ayyıldız Volvo C40Bu keyifli yolculuğun sonunda vardığımız nokta ise C40’ın sofistike ve yalın tasarımına atıf niteliğindeki Mehmet Aksoy’un hem atölye hem de yaşam alanı olarak kullandığı Böcek Ev idi. 

Upuzun, gösterişten uzak ama son derece estetik bir şekilde kır çiçekleriyle dekore edilmiş masa çok davetkardı.

Tanrı Misafiri’nin hazırladığı ve her zaman konuya ve mekana göre yenilikçi bir tarzda sunulan menüye eşlik eden Güneş Özgeç’in caz yorumları herkesi mest etti.

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri

Mehmet Aksoy’un atölye ve yaşam alanı olarak kullandığı Böcek Ev, son derece şahsına münhasır, doğa ve yaşam ergonomisi anlamında son derece zengin özelliklere sahip, gösterişten uzak tamamen doğayla uyumlu ve yalın bir estetik duygusunu yansıtıyor. Mekan da tıpkı Volvo C40 gibi tasarım ve sanatta yalınlığın ve estetiğin ihtişamını yansıtmak açısından son derece uyum içindeydi. Aynı zamanda etkinlik ajansından, iletişim ajansı ve etkinlikte emeği geçen tüm ekibin güler yüzü ve uzun ve çok etaplı ve çok konuklu olmasına rağmen, su gibi akan bir etkinlikti.

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri

Bir marka danışmanı olarak organizasyon ve etkinliklerde en dikkat ettiğim şey, ekiplerin arka planda yaşadıklarının davetlilere, yani sahneye yansıması konusudur. Etkinliğin tüm büyüsü, en ufak bir backstage taşması ile bozulabilir. Ama bu etkinlik baştan sona sadece konuya ve doğaya, estetiğe ve güzelliğe, en önemlisi ana odaklanabildiğimiz bir deneyim yaşattı hepimize.

Tıpkı C40’ı kullanırken motor sesi duymadan, kuşların sesini dinleyerek sürüş keyfine odaklandığımız gibi… 

Buraya kadar okuduysanız, otomobilin özelliklerini de merak ettiğinizi düşünüyorum ve sizlerle Volvo C40 Recharge’a dair bilmek isteyeceğiniz tüm detayları paylaşıyorum…

C40 Recharge Hakkında Bilmek İstediğiniz Her şey

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri

C40 Recharge, 2025 yılına kadar, küresel satış hacminin yüzde 50’sinin tamamen elektrikli otomobillerden ve geri kalanının ise hibrit modellerden oluşmasını; 2030 yılında ise satılan tüm otomobillerin tamamen elektrikli olmasını hedefleyen Volvo Cars için önemli bir role sahip. 

Volvo Cars, C40 ile 2030 yılına kadar yalnızca tam elektrikli otomobil satma hedefine giden yolda bir adım daha atıyor. C40 Recharge, daha yere yakın ve daha şık bir tasarımıyla bir Crossover’ın sağlayacağı tüm avantajları sunuyor ve bütün otomobil kullanıcılarının tam elektrikli otomobillere geçişini sağlama amacını taşıyor. 

Ön Tasarım Yeni Modellerin Yeni Yüzünü Yansıtıyor

Volvo C40 Recharge Nordico
Volvo C40 Recharge Nordico

İklim nötr hedefine adım adım yaklaşırken tasarımdan ödün vermeyen Volvo Cars’ın tamamen elektrikli modeli C40 Recharge, konforlu bir sürüş keyfi sunuyor. Otomobilin arkası, alt tavan çizgisiyle uyumuyla ön plana çıkarken, yeni ön tasarımı ise elektrikli Volvo’lar için yeni bir yüz sunuyor ve en son piksel teknolojisine sahip farlar dikkat çekiyor.

İçeride pek çok Volvo sürücüsünün tercih ettiği yüksek bir oturma konumu sağlayan C40 Recharge, kendine özgü bir dizi renk ve dekor seçeneğiyle birlikte sunuluyor. C40 ayrıca, içerisinde hiç deri materyal kullanılmayan ilk Volvo modeli. 

Volvo Cars, uzun bir süredir deriden arındırma hedefinin bir parçası olarak, otomobil endüstrisinde kullanılan birçok malzeme yerine kullanılabilecek, yüksek kalitede, sürdürülebilir kaynakları araştırıyor. Marka; kullanıcılarına, deri iç mekân seçenekleri yerine, biyolojik bazlı ve geri dönüştürülmüş kaynaklardan üretilen, yüksek kaliteli sürdürülebilir malzeme alternatifleri sunuyor.

Volvo Cars tarafından üretilen yeni bir iç malzeme olan Nordico da buna bir örnek niteliği taşıyor. İçeriği; pet şişeler gibi geri dönüştürülmüş malzemelerden yapılan tekstiller, İsveç ve Finlandiya’daki sürdürülebilir ormanlardan elde edilen biyolojik nitelikli malzemeler ve içecek endüstrisinden geri dönüştürülmüş mantarlardan oluşan Nordico ile birinci sınıf iç tasarımda yeni bir standart belirleyen Volvo Cars’ın ilk kez Nordico ile üretilen ve başka hiçbir deri döşeme seçeneği ile sunulmayan otomobili C40 oldu.

C40 Recharge’da; XC40 Recharge’da olduğu gibi Google ile ortaklaşa geliştirilen ve Android işletim sistemini temel alan, piyasadaki en iyi bilgi-eğlence sistemlerinden biri bulunuyor. Kullanıcılarına Google Haritalar, Google Asistan ve Google Play Store gibi yerleşik Google uygulamaları ve hizmetleri sunuyor.

Yenilenebilir Kaynakların Kullanımına İmkân Tanıyan Model

Volvo C40 Recharge | %100 Elektrikli - %0 Deri

Volvo C40 Recharge için yapılan yeni Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) raporunun gösterdiği gibi, elektrikli bir Volvo’nun üretiminde ve şarjında temiz enerji kullanılması, CO2 açısından büyük fark yaratıyor. Bir C40 Recharge, rüzgâr enerjisi gibi temiz enerjiyle şarj edildiğinde, otomobilin CO2 yaşam döngüsü etkisi geleneksel, içten yanmalı motorlu bir Volvo XC40’ın yarısından daha az. 

Fosil yakıtlardan üretilen elektrikle şarj edildiğinde, bu fark çok daha küçük oluyor. C40 Recharge LCA raporu, içten yanmalı motorla çalışan bir XC40 kompakt SUV’da 59 ton olan yaşam döngüsü CO2 ayak izinin, temiz kaynaklardan üretilen elektrikle şarj edildiğinde 27 ton CO2’ye düştüğünü gösteriyor.

Bununla birlikte, C40 Recharge ortalama küresel enerji karışımı kullanarak şarj edildiğinde (yaklaşık yüzde 60’ı fosil yakıtlardan üretiliyor), otomobilin yaşam döngüsü CO2 tonajı 50 tona kadar çıkabiliyor ve geleneksel olarak çalışan bir araca kıyasla çevresel kazanımları önemli ölçüde azaltıyor.

Yeni C40, Türkiye pazarında iki farklı ‘’Recharge Twin’’ ve ‘’Recharge’’ motor seçenekleri ile sunuluyor. Tahrik sistemi ön tekerlekler ve tüm tekerleklerden aktarım sağlayarak motor seçeneklerini çeşitlendiriyor. ‘’Recharge Twin’’ motor tipinde, biri önde ve diğeri arka aksta olmak üzere, yaklaşık 40 dakikada yüzde 80’e kadar hızlı şarj edilebilen, 78kWh pil ile çalışan elektrik motorlarından oluşuyor.

Zaman içinde kablosuz yazılım güncellemeleriyle gelişmesi beklenen tahmini menzil ise yaklaşık 450 km. Tek motorlu C40 Recharge ise, 78 kWh pili ve WLTP sürüş döngüsü kapsamında tek bir şarjla 438 kilometreye kadar menzil sunuyor. Pil, hızlı şarj sisteminde, yaklaşık 28 dakikada kapasitesini yüzde 10’dan yüzde 80’e kadar şarj edebiliyor.

Belçika’nın Gent kentindeki Volvo Cars üretim tesisinde üretilen C40 Recharge’ın P6 motoru 3 Kasım itibarıyla 1.710.264 TL’den, P8 motoru ise 1.880.146 TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de satışa sunuldu. Tüm dünyada olduğu gibi satış süreci Türkiye’de de online olarak gerçekleştiriliyor.