Sanatta Sürdürülebilirlik: Amatör Tiyatrolar

Sanatta Sürdürülebilirlik: Amatör Tiyatrolar

Sürdürülebilirlik kavramı, öylesine geniş bir kavram ki modern hayatımızda onu uygulayamayacağımız yer bulmak bile zor. İnsanın en eski uğraşlarından biri olan sanatta da sürdürülebilirlik kavramına rastlanabiliyor. Sanat, doğası gereği insanın içinin, sınırsız araç vasıtasıyla dışa vurumu olarak görülüyor. Sanatçının kullandığı aletleri sürdürülebilirlik ilkesi içinde sınırlandırmak esere zarar verebilir şeklinde genel bir yanılgı mevcut. Oysaki öz olan, insanın yaratım gücüdür. Başarılı bir sanatçı, bir kağıt bir kalemle binlerce liralık boya malzemesiyle yapılan resimlerden çok daha kaliteli bir eser ortaya koyabilir. 

Sanatın içine para girdiği zaman çoğunlukla sanatın değeri düşer. Bir sanatçı kariyerinin neredeyse her bölümünde para kazanmak ve istediği estetiğe sahip eserler üretmek arasında sıkışıp kalır. Tiyatro oyunları için de bu geçerlidir. Bir oyuna ilgi arttıkça bilet fiyatları artar, bilet fiyatları arttıkça oyun için ayrılan bütçe de artış gösterir. Tüm bunlara rağmen ilk amacı para kazanmak değil tiyatro yapmak olan topluluklar da mevcut. Bunlar arasında amatör tiyatrolar dikkat çekiyor.

Amatör Tiyatrolar

amatör tiyatrolar

Görsel: mauriciokell

Amatör tiyatroları özel kuruluşlar ve üniversite tiyatroları olarak ikiye ayırabiliriz. Özel kuruluşlar genelde Devlet Tiyatroları ve sektör devi özel tiyatrolara karşı tiyatro ile uğraşmak isteyen birkaç kişinin hobi amaçlı kurduğu topluluklar olarak görülebilir. Üniversite tiyatroları ise sanatın içinde yer almak isteyen gençlerin üniversite bünyesinde oluşturduğu topluluklardır.

Amatör tiyatroların en ilgi çekici özelliği asıl amacın para kazanmak olmamasıdır. Bu sebeple büyük kitleyi çekecek sıradan oyunlar yerine niş kitleye hitap eden, deneysel tiyatro eserleri ortaya koyarlar. Para kazanmak amaç olmadığı için ellerinde pek kaynak da yoktur. Olabildiğince az bütçeyle en iyi sahneyi kurmayı amaçlarlar. Bu yönleriyle sürdürülebilir sanatın en iyi örneklerinden birini oluştururlar. 

Tiyatroda Sürdürülebilirlik

tiyatroda sürdürülebilirlik amatör tiyatro

Görsel: Pixabay Commons

Bir tiyatro oyunu için en büyük kaynak, genelde işin teknik kısmı olarak adlandırdığımız sahne tasarımı, kostüm-makyaj ve ışıklandırma için ayrılır. Ayrıca oyunun oynandığı sahnenin masrafları da cabasıdır. Amatör tiyatrolar, Devlet Tiyatroları gibi şatafatlı, profesyonel sahne tasarımcıları tarafından hazırlanmış oyun tekniklerini karşılayamaz. Tüm bunlara rağmen amatör tiyatro ile uğraşan kimselerin dillerinden düşürmediği bir söz vardır: “İki kalas bir heves!” Bu gibi sebeplerle amatör tiyatro toplulukları, 20. yüzyılda ortaya çıkmış deneysel tiyatro kavramlarını oyunlarına yansıtmaya çalışır.

Sürdürülebilir tiyatro için en önemli sanatsal akım Yoksul Tiyatro olarak görülebilir. Jerzy Grotowski tarafından ortaya atılan bu kavram, bir tiyatro oyununda özün oyuncu olduğunu, çevresindeki dekor ve materyallerin önemsiz olduğunu vurgular. Grotowski’ye göre politik bir anlam da taşıyan bu akımda, oyuncu hem bir karakteri hem de bir masayı canlandırabilir. Görünmez nesne kullanımlarına sıkça rastlanır. Bir materyalin sahnede olmaması onun gerçek olmadığı anlamına gelmez. Bu sebeple oyuncular görünmez nesneleri neredeyse bir pandomim sanatçısı seviyesinde iyi kullanmalıdır. 

Amatör tiyatrolar, Yoksul Tiyatro akımından yola çıkarak sahnede olabildiğince az dekor ve materyal kullanımına yer vermeye çalışır. Kullanılan dekor ise genellikle oyun çerçevesinde meta kavramları temsil eden, gerçek dışı anlamlara sahiptir. Genellikle dekorlara hiç para harcanmaz. Çöplükten toplanan materyaller ustaca birleştirilip olabildiğince estetik dekorlar ortaya konmaya çalışılır. Önemli olan dekorun taşıdığı anlam olduğu için kurumuş yapraklar ve beyaz bir perdeyle bile çok fazla şey anlatabilir. 

Amatör tiyatrolar ülkemizde değeri bilinmeyen sanat topluluklarındandır. Evet belki de Devlet Tiyatroları’nın sunduğu profesyonel oyunculuk ve göze hoş gelen sahne tasarımını onların oyunlarında göremeyebilirsiniz. Fakat Devlet Tiyatroları’nda asla göremeyeceğiniz protest sanat üretimini yalnızca amatör tiyatrolarda bulabilirsiniz. Özellikle üniversite tiyatroları, tonla derdin altına girip neredeyse üniversitelerinden hiç destek almadan tiyatro şenlikleri düzenliyor. Şenliklerinde tüm öğrencilere ve halka açık olarak farklı topluluklardan gelen oyunları ücretsiz bir şekilde sergiliyorlar. 

Siz de kaliteli bir sanat haftası geçirmek için üniversite tiyatrosu şenliklerini takip edebilirsiniz. ODTÜ Oyuncuları, Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Oyuncuları, Ege Üniversitesi Tiyatro Topluluğu, Uludağ Üniversitesi Oyuncuları her yıl şenlikler düzenliyor. Sonuç olarak amatör tiyatrolar Türkiye’de sürdürülebilir sanatın gelişmesi için kesinlikle desteği hak ediyor. Unutmayalım ki tiyatronun en büyük kaynağı seyircileridir.  

Kapak Fotoğrafı: Piero Fissore