Son yıllarda küresel çapta artan farkındalık ile plastiklerin doğaya büyük zararlar verdiğini çoğu kişi biliyor. Ancak çevreye zararlı ürünler anlamında tüm suçu plastiklere yüklemek, yapabileceğimiz en büyük hatalardan biri. Öyle ki gün içerisinde kullandığınız ve neredeyse hiç şüphelenmeyeceğiniz birçok ürün de aslında çevreye zarar veriyor. Sizin için duyduğunuzda şaşıracağınız çevreye zararlı ürünler listesi oluşturduk…
Badem Sütü
Özellikle vegan beslenen kişiler tarafından hayvansal kaynaklı sütün yerine sıkça tercih edilen badem sütü, ilk bakışta masum gelebilir. Evet, hayvansal üretimin dünya ekosistemine büyük bir darbe vurduğu ve vegan beslenmenin genellikle çok daha ekolojik olduğu söylenebilir. Ancak badem sütü bu konuda hiç de masum değil.
The Guardian’da yayımlanan bir makaleye göre 1 litre badem sütü üretmek için yaklaşık 1000 litre suya ihtiyaç duyuluyor. Hayvansal kaynaklı üretimde ise tarımsal giderler de dahil olmak üzere 1 litrelik süt için yaklaşık 911 litre harcanıyor. İki seçeneğin de neredeyse birbirinden farksız olduğu görülebiliyor.
Öte yandan hayvansal üretime katkı vermenin et ve yem üretimine de katkı vermek olduğunu, dolaylı yoldan daha yüksek karbon emisyonu anlamına geldiğini belirtmekte fayda var. Araştırmalara göre 1 litre badem sütü üretilirken 0.72 kilogram karbondioksit salımı yapılırken, 1 litre hayvansal süt üretmek için 1.39 kilogram karbondioksit salımı yapılıyor.
Güneş Kremi
Yaz aylarının vazgeçilmez günlük ihtiyaçlarından olan güneş kremi, aslında doğa için oldukça zararlı bir ürün. Doğru kimyasalların kullanılmadığı, sertifika almayan ve sektörde büyük çoğunluğu oluşturan güneş kremi markaları, insanların denize, okyanusa, göle veya nehirlere girmesiyle birlikte suya karışıyor.
Araştırmalara göre her yıl yaklaşık 14 bin ton güneş kremi kimyasalı suya karışarak dünyanın en büyük canlı oluşumlarından olan mercan resiflerine zarar veriyor. Çevreci güneş kremi yapımı ve tavsiyeleri için aşağıdaki yazılarımızı incelemenizi öneririz.
Poşet Çay
Görüntüsü sebebiyle insanlar tarafından plastik ürünü olmadığı sanılan poşet çaylar, aslında büyük oranda plastikten yapılıyor. Her yıl milyonlarcası kullanıldıktan sonra doğru şekilde çöpe atılmayan poşet çay atıkları, doğada çözünmüyor.
Doğada çözündüğü iddia edilen ürünler dahi eser miktarda plastik içeriyor. Öte yandan çayların da içerisinde mikro plastik bulunduğu biliniyor. Bu sebeple poşet çay tüketmek yerine daha çevreci olan çay demleme yöntemini denemenizi öneririz.
Eski Mobilyalar
Doğru şekilde geri dönüştürülemeyen mobilyaların doğaya büyük zararları olduğunu biliyor muydunuz? Durum yalnızca plastik atıklardan ibaret değil. ABD’de yayımlanan bir rapora göre ABD’liler her yıl 20 milyon yatağı çöpe atıyor.
Yatak ve koltukların içerisinde yer alan süngerler, doğaya oldukça zararlı olan yanıcı kimyasalları içeriyor. Doğru şekilde dönüştürülmediği takdirde kimyasallar, suya ve toprağa karışabiliyor. Hatta inşaat malzemeleriyle sıklıkla bağdaştırılan asbest, eski mobilyalarda da yer alıyor. Bu sebeple bir mobilyayı atmadan önce doğru şekilde geri dönüştürüldüğünden veya kimyasallarından arındırıldığından emin olmanız gerekir.
Keten Çanta
Daha çevreci bir yaşam adına plastik poşetler yerine artık marketlerde keten veyaz bez çantaların satıldığına şahit olmuşsunuzdur. Peki, keten çantalar gerçekten de çevreci mi?
World Wildlife Fund’ın yaptığı araştırmaya göre 1 kilogram keten üretmek için 8505 litre su harcanıyor. Bu sebeple keten çantaların doğaya oldukça zararlı olduğunu söylemek mümkün.
Tabii ki plastiğe kıyasla doğayla daha uyumlu olmaları sebebiyle keten çantalar tercih edilebilir. Ancak en önemli nokta, halihazırda imkanınız varken başka bir ürüne harcama yapmamanız gerektiğidir. Unutmayın, sürdürülebilirlik tüketmemekle başlar. Daha çevreci olmak için keten çanta almak yerine evinizde halihazırda bulunan plastik poşetler ile alışverişlerinizi gerçekleştirmeniz, çok daha çevreci bir hareket olacaktır.
Diş Macunu
Her gün kullandığımız ürünlerden biri olan diş macunu, ağzımızda ve suda çözünerek atık bırakmadan lavabolara karıştığı için masum olarak görülebilir. Ancak çalışmalara göre diş macunları, sudaki canlı yaşamı için oldukça tehlikeli mikro plastikler içeriyor.
Öte yandan diş macunlarının içerisinde zehirli kimyasallar ve ağır metaller de yer alıyor. İçeriğindeki maddeler, insanlar için zehirleyici olmasa da atık sular yoluyla doğaya karıştığı takdirde canlıların habitatını tehdit edebiliyor. Çevreci diş macunu tercihleri için aşağıdaki yazımıza göz atabilirsiniz.
Kedi Kumu
Minik dostlarımızın ihtiyaçlarını gidermesi için satın aldığımız kedi kumları, aslında çevreye oldukça zararlı bir kontur şeridi maden çıkarma işleminin sonucunda evlerimize ulaşıyor. Bentonit kili adı verilen bu maddenin çıkarılması sırasında doğaya zarar veriliyor.
Öte yandan kedi kumunun toplu üretimi aşamasında ağaçlara ve toprağa da zarar verildiği düşünülüyor. Eğer kediniz için daha çevreci bir kedi kumu seçeneği arıyorsanız sodyum bentonit içeren kedi kumlarını tercih edebilirsiniz.
Tütün Mamulleri
Sigara izmaritleri hakkında “Zaten toprağa karışıyor, o da doğal. Yere atsam da bir şey olmaz.” denildiğini sıkça duymuş olabilirsiniz. Ancak sigara gibi tütün mamulleri, yalnızca insan sağlığına zararlı olmanın yanında çevreye de oldukça zararlı.
Sokakların kirlenmesine sebep olması bir yana, direkt olarak toprağa atılan sigara izmaritleri dahi içerisinde yer alan onlarca farklı kimyasal sebebiyle toprakların kirlenmesine neden oluyor. Öte yandan tütün üretimi sırasında yer yıl milyonlarca ton katı atık ortaya çıkıyor. Atıkların arasında plastik, metal ve çakmak gazlarından kaynaklanan bütan da yer alıyor.
Ayrıca bir araştırmaya göre yalnızca tek başına sigara içmek, yıllık fazladan 2.6 milyon ton karbondioksit ve 5.2 milyon metan salımına sebep oluyor. Sigaralara koyulan filtrelerin de arsenik, nikotin, etilin fenol gibi doğaya zarar veren kimyasallar içeridiğini söylemekte fayda var. Başta tartıştığımız konuya dönersek yaygın kanının aksine sigara izmariti doğada en az iki yılda, maksimum sürede ise 10 yılda ancak çözünüyor.
Bitkisel Sıvı Yağ
Hayvansal kaynaklı besinlerin bitkisel besinlere kıyasla çok daha yüksek karbon emisyonu içermesi, birçok insanı bitkisel tercihlere yönlendiriyor. Ancak bitkisel yağların hem kullanımı hem de yanlış şekilde imha edilmesi, doğa için oldukça büyük bir sorun.
EPA’nın yaptığı araştırmaya göre bitkisel yağlar, petrol kaynaklı yağlar kadar doğaya zarar veriyor. Yanlış şekilde toprağa ve suya karışan bitkisel yağların oksijen düşüklüğü sebebiyle bitki ve hayvanlara zarar verdiği de ortaya konan gerçekler arasında. Bitkisel yağları kullanılmış veya kullanılmamış dahil olmak üzere ayrı bir şişede depolamanız ve ilgili kurumlara doğru şekilde imha edilmek üzere teslim etmeniz gerekir.
Doğaya Atılan Organik Atıklar
Daha önce pikniğe gittiğinizde kalan yemek artıklarını doğaya dökmenin veya toprağa gömmenin faydalı olduğunu düşünmüş olabilirsiniz. Sonuçta organik atıklar doğada çözünür ve gübre etkisi görür.
Ancak bu durum oldukça yanlış. Doğru yöntemlerle doğaya veya toprağa karıştırılmayan organik atıklar, toprak altında metan üretimi sebebiyle küresel ısınmaya doğrudan katkıda bulunur. Ülkeden ülkeye değişmekle birlikte çoğunlukla çöp gazı olarak da tanınan metanın küresel sera gazı emisyonlarında %2’lik payı oluşturduğu düşünülüyor.
Bu sebeple organik atıklarınızı direkt olarak doğaya atmak yerine kompost yöntemiyle dönüştürmeniz veya bu yöntemi kullanan ilgili kurumlara teslim etmeniz çok daha doğru olacaktır.
Kapak Fotoğrafı: Unsplash | Stanley Dai