Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023
Netflix yapımı “Street Food: Asya” adlı belgesel, sokak lezzetlerinin tarihi öneminden ve nasıl ortaya çıktıklarından bahsederken sizi her anlamda doyurucu bir deniz içine atıyor. Tüm bu lezzetlerin “oldukları gibi”, “süse ihtiyaç duymadan” nasıl ortaya çıktıları ve insanların hayatlarında nelere dokunduklarına da değinmeden geçmiyor elbette. Lezzetlerin her biri uzun saatler çalışma ve yıllar süren öğrenme aşamasının ardından ortaya çıkıyor. Yaratıcılığın ustalıkla buluşmasının meydana getirdiği bu eşsiz lezzetlerin yapımı, onları keşfeden yaratıcıları için çoktan “yaşam şekli” haline gelmiş durumda. Öyleyse buyrun bu uçsuz bucaksız denize beraberce yelken açalım…
Bangkok, Tayland
Tay sokak lezzetlerinin belki de taşıdığı en büyük anlamlardan biri, halkı bir araya getirmesi ve bir arada tutmaya devam ediyor olması. “Evde yemek yap” kültürünün çok da yaygın olmadığı Tayland’da sokak lezzetleri insanlar için bulunmaz bir fırsat.
Siz de buna yakın bir deneyim yaşamak isterseniz Moda’daki “Yuzu Moda” iyi bir seçim olabilir.
Jay Fai’nin Wok Tavada Eriştesi
Jay Fai, erişteyi pişirirken yağ kullanmıyor! Eriştesinin diğerlerinden farklı ve daha lezzetli olmasının sebebi bu. İşe yeni başladığı günlerden birinde bir hata sonucu keşfettiği yağsız pişirme yöntemi sayesinde içinde et suyu bol kullanılan, balık sosu eklenmiş erişteyi ortaya çıkarıyor. Bu eşsiz lezzet özgünlüğü sayesinde ona “Erişte tavanın Mozart’ı” unvanını kazandırıyor.
Jay Fai’nin Tom Yum Çorbası
Yerel halk, bu çorbayı içene kadar tam anlamıyla Tay yemeği yemiş sayılmayacağınızdan bahsediyor. Baharatlı, tuzlu ve mayhoş bir tadı olan bu çorbanın içinde karides ve diğer bazı balıklar var. Jay Fai’nin çorbasının diğerlerinden farkıysa çorbanın içindekilerin aromayla demlenmiş olmasına özen göstermesi ve Tom Yum’u susuz pişirmesi!
- Tam olarak aynısı olmasa da bu lezzetlerin bazılarını denemek isterseniz Beyoğlu’ndaki “Çok Çok Thai” adlı restorana uğrayabilirsiniz.
Delhi, Hindistan
Delhi’nin en dikkate değer özelliği renkleri. Burada harika lezzetler tadarken bir yandan da göz kamaştıran gök renklerinin tadını çıkarabilirsiniz. Delhi’deki yemek kültürü oldukça köklü. Birçok medeniyetin hükmettiği bu şehirde yemek tarifleri en az 1000 yıl gerisine uzanıyor. Burada yaşayan insanların çoğunun kendi evlerinde mutfağa sahip olmayışları sokak lezzetleri kültürünü doğuruyor ve besliyor.
Dalchand’ın Chaat’ı
Dalchand, aile işletmesini devralıp yeniden ayağa kaldırmış ve insanlara lezzetli yemekler sunmayı kendine görev edinmiş biri. Tam da bu sebeple Delhi’de yaygın olarak tüketilen chaat’ı alarak modernleştirmiş ve bununla tanınmış. Onun yaptığı ve “Aloo Tiki” adı verilen chaat, içine mercimek doldurulmuş ve yuvarlak hale getirilmiş patates ezmesinden meydana geliyor. Normalde chaat; üstünde Hint turşusu, yoğurt ve sebzeler olan, baharatlarla bezenmiş kızarmış patates. En büyük özelliği çıtır çıtır olması.
Chiayi, Tayvan
Burada en yaygın tüketilen yiyeceklerden biri hindili pilav. Hindili pilav yapan yaklaşık 300 dükkan var fakat yalnızca aralarından biri lezzetiyle sıyrılmış durumda.
Yargıç Lui’nin Yeri, Hindili Pilav
Lui’nin hindili pilavının en büyük özelliği hindinin 12 saatte pişiyor olması. Hindiler pişerken bir yandan da arpacık soğanlarını domuz yağı ile bir arada kavurarak lezzetli bir sos elde ediyorlar. Pilavı 12 saat pişen hindi eti ve bol yağ ile servis ediyorlar, bu da bölgedeki en ünlü hindili pilavcı olarak tanınmalarının en büyük sebebi.
A Eh Douthua, Tofu Pudingi
Tofu puding, Tayvan’ın tatlısı olarak bilinir. Odun ateşi üzerinde günlerce kaynatılarak yapılan pudingin üzerinde genelde tatlı tapyoka incileri, fıstık ve maş fasulyesi bulunur. Yeni nesil dükkanlar, tarifi farklılaştırarak ortaya yeni lezzetler koysalar da bu işin piri olan insanlar geleneksel yöntemin daha sağlıklı olduğundan bahsediyorlar.
İçinde tüm bu ilginç bilgileri ve daha nice lezzeti içinde bulunduran “Sokak Lezzetleri: Asya” belgeseli bu hafta sonunu keyifli geçirmenize ve farklı lezzetler keşfetmenize yardımcı olabilir. Eğer yöresel tatları denemekten hoşlanıyorsanız “Hatay’ın Unutulmaya Yüz Tutmuş Lezzetlerinin Peşinde” yazısına da göz atabilirsiniz.
