Güncelleme Tarihi: 9 Şubat 2024
Gözlerinizi kapatın ve huzurlu bir an hayal edin! Zihninizde ne canlanıyor? Pembe kızıl bir gün batımı, sahil kenarında ayaklarınızın kumlara battığı bir yürüyüş, yıldızları izlediğiniz sonsuz bir gece vakti?
Mekanlar ve zamanlar farklı olsa da bu anların değişmez eşlikçisi müziktir. Bütün bu anların bizde kalan izinde müzik notaları vardır hep. Anda kalabilmek ve ona yeniden dönebilmek için sihirli bir gücü vardır müziğin.
Kendine has sesi ve bizi yollarını unuttuğumuz duygularımızın dehlizlerinde dolaştıran şarkıları ile bu anlarda sesini duymak isteyeceğimiz isimlerden biri de Cem Adrian.
Tam burada yazıya bir ara verip hemen bir şarkısını açtınız değil mi? Siz, fonda Cem Adrian’ı dinlerken biz de biraz onun sanatın kelebek etkisi ile evrilen hikayesinden bahsedelim.
Cem Adrian’ın muhteşem sesinin aslında bir biyolojik bozukluktan kaynaklandığını biliyor muydunuz? Fazıl Say ile birlikte Bilkent Üniversitesinde özel öğrenci statüsünde eğitim alırken Adrian’ın ses telleri inceleniyor ve normalden daha uzun olduğu görülüyor. Adrian; “Bir ressamın üç eli varsa bu onun bozukluğudur, ancak üçüncü elini de iyi kullanıyorsa takdire şayandır.” diyor. O, belki de birçokları için dezavantaj olabilecek bir şeyi avantaja dönüştürmüş.
Engele takılmak ya da o engeli basamak yapmak kişinin elinde. Sanatçının en büyük gücü de hayatın olumsuzluklarını estetik inancı ile güzele çevirmek.
Bunu yaparken de en büyük yardımcısı inanç ve azim olmuş. Düşünsenize, esnaf bir babanın oğlusunuz ve İstanbul’a gelip yalnızca para kazanmak için hiç anlamadığınız bir iş yapıyorsunuz. Sonra bir gün karşınıza Demet Sağıroğlu çıkıyor ve siz bu fırsatı değerlendirip Türkiye’nin en önemli seslerinden biri olacağınız bir yolculuğa başlıyorsunuz.
Burada aslında çok değişkenli bir denklem var. Adrian İstanbul’a hiç gelmeyebilirdi. Bir süre sonra vazgeçip memleketi Edirne’ye dönebilirdi. Veyahut, Demet Sağıroğlu onu dinlemez ya da Fazıl Say, Sağıroğlu’nda gelen kaydı bir kenara bırakıp dinlemeyi unutabilirdi. Belki Cem, yine de vazgeçmez ve adını herkese duyururdu ama biraz geç olurdu.
İşte tam da bu noktada, hayattaki karşılaşmaların kelebek etkisinin ne kadar olağanüstü sonuçlar yaratabileceğine şahit oluyoruz. Bu karşılaşmaların, birbirine el vermelerin, sanatın ilerlemesine destek vermenin değeri paha biçilemez.
Çocukların çok sevdiği Winnie the Pooh karakterinin arkadaşı Piglet ile olan bir diyaloğunu hatırlatmak istiyorum.
-Sevmek ile beğenmek arasındaki farkı biliyor musun Pooh?
-Hayır Piglet, anlatsana.
-Eğer bir çiçeği beğenirsen onu koparırsın. Ama onu seversen her gün gelip sularsın.
Böyle olaylar karşısında aslında doğru isimlerle bir arada olmanın ve doğru kişilere destek olmanın ne kadar yerinde bir karar olduğunu daha iyi anlıyoruz. Üstelik bu destek, bir yerde kesilmeden devam etmeli. Bireysel destek bazı adımları atmak için yeterli olsa da bazen ilerlemek ve sanatı sürdürülebilir kılmak için daha büyük kurumların sahneye çıkması gerekiyor.
Sanatı gönülden destekleyen ve seven Mey|Diageo, sanatın her dalına sürdürülebilir destekleri ile katkıda bulunuyor. Ve ülkemizin kültür sanat pratiklerinin yaşamasını ve büyümesini temel hedefi haline getirmiş.
Mey|Diageo, sanatın ve sanatçının yanında konumlanmaları sayesinde hayatımıza güzellik katan sanatın daha ulaşılabilir olmasını sağlıyor. Cem Adrian’ın sanat hayatındaki kelebek etkisinin bir parçası olarak son çıkardığı “Seçkiler – Essentials 4 / CEM” albümüne destek veriyor.
“Seçkiler – Essentials 4 / CEM” albümü ile Cem Adrian, bir kültüre selam ve saygılarını sunuyor. Albümde Aşık Veysel’den Pir Sultan Abdal’a, Ahmet Yurt’tan Nesimi’ye uzanan geniş bir seçkiyle Adrian’ı dinlemek mümkün.
Gökhan Kılıç’ın üç telli curası eşlik ettiği Cem Adrian’dan bu kez Ben Melamet Hırkasını, Şu Kanlı Zalimin, Beni Hor Görme, Kara Toprak ve Ötme Bülbül şarkılarını dinleyeceğiz. Bu kez Adrian, efkar dağıtılan akşamların hep bir ağızdan söylenecek şarkıları ile bizimle birlikte olacak. Üstelik “hücum kayıt” adı verilen teknikle yani tek bir seferde ve anlık olarak kaydedilen albüm, Cem Adrian sanki sizinle birlikteymiş hissi de uyandıracak.
Mey|Diageo katkılarıyla hazırlanan albüme, YouTube/cemadrian kanalından ve tüm müzik platformlarından ulaşabilirsiniz.
Albümü dinlerken Adrian’ın hikayesini ve bazen dezavantajları avantaja çevirmenin elimizde olduğunu unutmayın lütfen.
