Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023
Bugünü hayatınızdaki sıradan günlerden ayıran bir gün haline getirmeye ne dersiniz? Bu fikir size de cazip geliyorsa harika bir haberimiz var. Bugün bazı kaynaklara göre Dünya Bağışlama Günü. Bu ilginç özel günün tarihi, ortaya çıkışı gibi konular tabii ki ilgi çekici olabilir. Ancak gelin bu kez bir değişiklik yapalım. 8 Eylül Dünya Bağışlama Günü’nü takvimlerdeki yerinden ayıralım ve bağışlamanın, affetmenin bize katacaklarına odaklanalım.
Atasözlerini, Özlü Sözleri Unutun!
Affetme davranışıyla ilgili söylenmiş onlarca söz ve atasözü var. Bizim kültürümüzde bu sözlerden ilk akla geleni ise hiç şüphesiz “Affetmek büyüklüktür” söylemi. Benzer sözleri farklı kültürlerde de görmek mümkün. Örneğin “Affetmek iyi insanların intikamıdır” gibi anonim bir söz, aşina olduğumuz atasözüne oldukça paralel şeyleri ifade ediyor. Peki gerçekten böyle mi? Ya da soruyu değiştirelim. Affederken motivasyonumuz “intikam almak” ya da “büyüklüğümüzü ispat etmek” mi olmalı?
Affetmek veya bağışlamak eylemlerinin öznesi aslında kızgın veya kırgın olduğunuz kişiler değil. Bu davranışın temelinde tam anlamıyla kendimiz varız. Affederek muhatabımızı değil, kendimizi özgürleştiriyoruz. Hayatın omzumuza biriktirdiği yüklerden kurtuluyor, geçmişi olduğu yerde bırakıp geleceğe odaklanıyoruz. Yani affetmek aslında bir terapi yöntemi bile olabilir. İşte bu yorumlar ışığında, affederken motivasyonumuzu “intikam almak” üzerine kurmak yerine kendimizi iyileştirmek üzerinden oluşturmalıyız. Her anlamda daha iyi bir gelecek, geçmişteki can sıkıcı şeyleri yanınızda taşımamaktan geçiyor.
Bugün Birini Affetmek İçin Harika Bir Gün
Yazının başındaki önerimize geri dönelim. Bugün 8 Eylül. Takvimlerdeki bu tarih eğer hayatınızda özel bir yeri yoksa 7 Eylül’den ya da 9 Eylül’den farksız olacak. Peki 8 Eylül’ü temiz bir başlangıcın ilk günü yapabilir miyiz? En azından bu konuda bir adım atmamız oldukça kolay. Bugün geçmişinizde asla affedemediğiniz hataları yapan kişilerle yüzleşmenin tam zamanı. Hiçbir canlının saf kötü olarak doğmadığını, yaptığı hataların çevresel veya kişisel faktörler üzerinden bir sebep-sonuç ilişkisi üzerinden gerçekleştiğini unutmamak gerekli. Üstelik bu hatalar bize zarar verdiyse veya veriyorsa artık bu durumun önüne geçmenin zamanı gelmiş demektir. Bunu becerebilecek yegane kişi ise sizsiniz. Özüre bile ihtiyacınız yok, onu affetmenin ona değil size bir ödül olduğunu unutmayın yeterli.
Daha İyi Bir Gelecek Ertelenemez
21. yüzyılın imkanları sayesinde ortalama insan ömrünü 70-80 yıl arasına çıkarmayı başardık. Peki bu süre size yeterli geliyor mu? Evet, tam da düşündüğünüz gibi; çok fazla vaktimiz yok. 9 Eylül çok geç olabilir. Yarın daha iyi bir sabaha uyanmak için bugün yüklerimizden kurtulmamız gerekiyor. Bu eylem ertelendikçe yükler artıyor, yarınlar azalıyor. Hayatınızdaki en öncelikli proje “daha iyi hissetmek” üzerine kurulu olursa yarın sabah güneşin çok farklı doğduğunu hissedeceksiniz.