Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023
Sosyal medyanın yaygınlaşması ile beraber her kesimden insanın görünürlük kazanması, toplum için büyük bir önem taşıyor. Yüzyıllardır ayrımcılığa ve şiddete maruz kalan LGBTİ+ bireylerin haziran ayının son haftasında düzenlediği Onur Yürüyüşü, dünyanın birçok yerinde büyük katılımcı sayılarıyla gerçekleşiyor. Aynı zamanda, özellikle Amerika’da ayrımcılığa maruz kalmış bir diğer kesim olan siyahilerin, George Floyd’un polis tarafından öldürülmesiyle başlattıkları Black Lives Matter protestoları, Amerika’dan tüm dünyaya yayılıyor.
Netflix gibi, farklı kesimlerin sesini yansıtmaya özen gösteren yapım şirketleri de içeriklerinde ayrımcılığa maruz kalan insanların görünürlüğünün artması adına daha fazla çeşitlilik yaratmaya özen gösteriyor. George Floyd’un ölümüyle başlayan olaylardan sonra siyahi topluluklara destek olmak için harekete geçen Netflix, ilerleyen günlerde de kendinden sıkça söz ettirecek gibi gözüküyor. Biz de sizler için Netflix’te yer alan, LGBTİ+ ve ırkçılık odaklı yapımlardan bir derleme hazırladık.
Nanette
Nanette, Avustralyalı komedyen Hannah Gadsby tarafından yazılan ve oynanan bir komedi şovu. Gadsby, bir LGBTİ+ birey olarak muhafazakar bir bölgede yaşamanın zorlukları ve ailesi ile arasındaki ilişkiyi anlatırken seyirciyi güldürse de, diğer yandan yaşadığımız toplumu sorgulatmanın bir yolunu buluyor. Erkek egemen bir kültürde yaşamanın zorluklarından bahsederken insanların etiketlere sığdırılamayacağını anlatıyor. Bu özgün şov, seyircisine bir komedi şovundan çok daha fazlasını vadediyor.
Grace and Frankie
Friends’in yaratıcısı Marta Kauffman tarafından yazılan dizi, eşleri aynı avukatlık bürosunda çalışan eski kozmetik patronu Grace (Jane Fonda) ve resim öğretmeni Frankie (Lily Tomlin) arasında gelişen olayları anlatıyor. Grace ve Frankie’nin eşlerinin ilişki yaşadığının öğrenilmesinin ardından, birbirini pek sevmeyen ikilinin gitgide yakınlaşmasıyla olaylar gelişiyor. Netflix’in ilk orijinal yapımlarından olan dizinin on bir Emmy ve bir Altın Küre adaylığı bulunuyor. Yedinci sezonuyla final yapacağı açıklanan Grace and Frankie, aynı zamanda en çok bölüme sahip Netflix yapımı olma özelliğini de taşıyor.
Self Made: Inspired by the Life of Madam C.J. Walker
Madam C. J. Walker, Beauty Culture markasının kurucusu olan siyahi girişimci Sarah Breedlove’ın hikayesini anlatan bir mini dizi. Octavia Spencer tarafından canlandırılan Madam C. J. Walker, kurduğu saç bakım ürünleri şirketiyle Amerika’nın ilk siyahi kadın milyoneri olmayı başarıyor.
Yaşadığı hastalıktan dolayı saçlarını kaybeden Walker, saç bakım ürünleri ile saçlarını geri kazanmasının ardından kendi ürünlerini üretmeye başlıyor ve Guinness Dünya Rekorlar Kitabı’na kendi emeğiyle milyoner olan ilk kadın olarak adını yazdırıyor. Rekabet, hırs, öteki olmak gibi kavramları incelikle işleyen bu dizi, A’Leila Bundles’ın “On Her Own Ground: The Life and Times of the Madam C. J. Walker” adlı kitabından uyarlama.
Yasak Oyunlar: Justin Fashanu’nun Hikâyesi
Eşçinsel olduğunu açıklayan ilk profesyonel futbolcu Justin Fashanu’nun yaşamını konu alan 2017 tarihli Yasak Oyunlar: Justin Fashanu’nun Hikayesi, Netflix’te belgesel formatında karşınıza çıkıyor. 1990 yılında eşcinsel olduğunu açıklayan Fashanu, döneminde “erkek sporu” olarak kabul edilen futbolda ayrımcı ve homofobik davranışlara maruz kalıyor. Kardeşi ve yakın çevresinin de röportajlarını içeren bu yapım, spor alanında önemli bir figürün yaşadığı ötekileştirilmeyi anlatarak yeni bir perspektif sunuyor.
When They See Us
Yapımcıları arasında Oprah Winfrey’in de yer aldığı When They See Us, konusunu beş gencin tecavüz suçlamasıyla yeterli delil olmadan yargılandığı gerçek bir olaydan alıyor. 1989’da gerçekleşen, Central Park Jogger olayı olarak anılan bu dava, siyahi oldukları için suçlu kabul edilen 5 gencin mahkeme sürecini anlatıyor. Yaşları 14 ila 16 arasında değişen gençlerin hiçbir delil olmadan suçlanması zamanında Amerika’da büyük bir yankı uyandırsa da, ırkçılığın ne denli büyük boyutta olduğunu gözler önüne seriyor. Daha sonra gerçek suçlunun bulunmasıyla beraber suçsuzlukları ortaya çıkan gençler ve yaşadıkları, ses getiren bu yapımda çarpıcı bir şekilde anlatılıyor. Amerika’da son dönemde siyahi vatandaş George Floyd’un bir polis tarafından öldürülmesiyle başlayan Black Lives Matter protestolarından sonra, Parrot Analytics gibi veri araştırma şirketlerinin çalışmasına göre When They See Us’ın izlenme sayısı katlanarak artıyor.
