Güzellik, estetik veya zarafet… Tüm bu sözcükler, birbirine oldukça yakın soyut kavramlara işaret ediyor. Peki, tüm bunların yanına hangi sözcüğü getirirsek diğerleriyle hiç yabancılık çekmeyecektir? Bizim cevabımız, tabii ki “doğal” ifadesi. Güzelliğin veya zarafetin ilhamı, ancak doğadan alındığında ortaya zamansız ve gerçek bir estetik çıkabilir.
Kuruluşu 1970’li yıllara dayanan Alman kozmetik firması Lavera, tam da bahsettiğimiz düşünceler üzerine temelini inşa etmiş. İsmini, Latincede “gerçek” anlamına gelen “Verum” sözcüğünden türetilerek alan marka, makyaj ve cilt bakım ürünlerinin tümünde doğayı referans almış ve yalnızca doğal güzelliğe odaklanmış.
Lavera, günümüzün kozmetik dünyasında sıklıkla kullanılan ve hem insan sağlığına hem de çevresel sürdürülebilirliğe zarar veren kimyasalların hiçbirine ürünlerinde yer vermiyor. Cilt bakımı, makyaj veya saç bakımı ürünlerinin tamamını, bütünüyle organik bileşenlerden oluşturuyor ve kullanıcılarına doğadan gelen güzelliği vadediyor.
Neden Lavera?
Lavera’nın hikayesi 50 yılı aşkın bir geçmişe sahip. Markanın kurucusu Thomas Haase, konvansiyonel kozmetik ürünlerinin yerine tamamen doğal etken maddeleri kullanarak bu alandaki kullanım alışkanlıklarını değiştirebileceğine karar veriyor. Özellikle sağlıklı bir cilt bakımı için ihtiyaç duyduğumuz tüm bileşenlerin doğada halihazırda var olduğunu fark eden Haase, kısa sürede Lavera markasını hayata geçiriyor.
Bugün geldiğimiz noktada Lavera, farklı alanlardaki kozmetik ürünlerinin tamamını üç temel ilkeye bağlı kalarak üretiyor. Bu ilkeler şu şekilde:
Vegan
Lavera ürünlerinin tamamı vegan standartlara bağlı kalarak üretiliyor. Dünyanın en eski vegan topluluğu olarak bilinen ve 1944 yılında İngiltere’de kurulan The Vegan Society tarafından verilen sertifikalar, 2004 yılının mayıs ayından beri Lavera ürünlerinin üzerinde yer alıyor.
Lavera ürünlerinin hiçbiri, hayvanlar üzerinde denenmediği gibi aynı zamanda üretimde hiçbir hayvansal ürün de kullanılmıyor. Tamamen vegan kozmetik ürünleri sunan marka, doğadan ilham alarak tasarladığı güzellik ürünlerini doğada yaşayan hiçbir canlıya zarar vermeden kullanıcılarına sunuyor.
Organik
Lavera’nın kurucusu Thomas Haase’nin hikayesinden kısaca bahsetmiştik… Haase’nin misyonundan ilhamla hareket eden marka, bugün ürünlerinde hiçbir kimyasal maddeye, doğal olmayan hiçbir bileşene yer vermiyor.
Tamamen kontrollü organik tarımla üretilen Lavera ürün yelpazesi, 10 yılı aşkın bir süredir markanın kendi organik sertifikasıyla birlikte kullanıcılara sunuluyor. Lavera ürünlerinde kullanılan bileşenlerin büyük bir çoğunluğu, Almanya’nın Hannover şehrinde yer alan markaya ait çiftliklerde üretiliyor.
Sürdürülebilir
Doğanın sunduğu kaynaklardan faydalanırken onun kurallarına göre hareket etmek çok önemli. Hem ilhamını hem de ürünlerinde kullandığı bileşenlerin kaynağını doğadan alan marka, çevresel sürdürülebilirlik konusuna da fazlasıyla önem veriyor. Yalnızca çevre dostu kozmetik ürünleri sunmakla kalmayan Lavera, aynı zamanda tüm iletişimlerinde de sürdürülebilir yaşama dair teşvik edici paylaşımlarda bulunuyor.
Lavera’nın 2025 Sürdürülebilirlik Hedefleri
Lavera, sürdürülebilirlik konusunu hem bugünkü çalışmalarının merkezine hem de gelecek hedeflerinin temeline yerleştirmiş durumda. Markanın 2025 yılına kadar gerçekleştirmeyi taahhüt ettiği sekiz farklı çevresel sürdürülebilirlik hedefi var…
Ormanların Korunması ve Yeniden Ağaçlandırma
Lavera, biyoçeşitliliğin devamı ve çevresel sürdürülebilirliğin temini için hayati öneme sahip olan ağaçlandırma konusunda pek çok çalışma gerçekleştiriyor. Marka, 2021 yılında gerçekleştirdiği yeniden ağaçlandırma çalışmaları kapsamında Almanya’da 30 bin ağaçlık bir alanı hayata döndürmüştü. Aynı zamanda Lavera’nın kendi adını taşıyan bir ormanı da bulunuyor. Markanın sürdürülebilirlik hedefleri arasında ormanların korunması ve yeniden ağaçlandırma çalışmalarının yalnızca Almanya’yı değil tüm Avrupa’yı kapsaması amaçlanıyor.
Atık Oluşumunu Minimize Etme
Halihazırda Lavera’nın üretim süreçlerinde ortaya çıkan atıkların %99.5’i geri dönüştürülüyor. Markanın 2025 sürdürülebilirlik hedefleri arasında ise belirtilen zaman dilimine kadar atık oluşumunu, minimum %20 oranında azaltmak var.
Yeniden Dolumlarla Ambalaj Kullanımını Azaltma
Yeniden dolum ve yeniden kullanım alışkanlıkları, sürdürülebilir yaşamın olmazsa olmazları arasında. Uzun yıllardan beri bu konuda çalışmalar yürüten Lavera, ilk yeniden dolum istasyonunu 90’lı yılların sonunda hayata geçirmişti. Bugün geldiğimiz noktada ise marka; el sabunu, duş jeli gibi pek çok ürününü yeniden doldurulabilir poşetlerle kullanıcılarına sunuyor.
Sürdürülebilir Paketleme ve Geri Dönüşüm Ürünlerinin Kullanımı
Lavera ürünlerinin ambalajlarında, %100 sürdürülebilir kağıt ve FSC sertifikalı kartonlar kullanılıyor. Aynı şekilde vücut losyonları ya da şampuan gibi ürünlerin paketlemelerinde de tamamen geri dönüştürülmüş materyaller tercih ediliyor.
Markanın sürdürülebilirlik hedefleri arasında bu çalışmaların çok daha geniş kapsamlı bir hale gelmesi de var. Buna göre Lavera, 2025 yılına geldiğimizde hiçbir ürününde yeni plastik kullanmayacağını, tamamen geri dönüştürülmüş plastikleri tercih edeceğini taahhüt ediyor. Aynı zamanda marka, yenilenebilir materyallerin, toplam ambalaj malzemesinin en az %70’ini oluşturmasını hedefliyor. Son olarak Lavera’nın sürdürülebilirlik hedefleri arasında tüm ambalaj malzemelerinin en az %85’inin geri dönüştürülebilir ve biyoçözünebilir olması da mevcut.
Su Tasarrufu
Pek çok bilim insanına göre küresel çapta ortaya çıkması muhtemel en büyük tehlikelerden bir tanesi, su sorunu olarak görülüyor. Lavera da bu konudaki çalışmalarını sürdürürken ürünlerinin pek çoğunda konvansiyonel ürünlere göre %65’e varan oranlarda daha düşük su tüketimi gerçekleştiriyor.
Markanın su tasarrufu konusundaki sürdürülebilirlik hedefi ise 2025 yılına geldiğimizde mevcut su tüketimini en az %10 oranında azaltmak…
İnovatif Yöntemlerle Enerji Verimli Üretim
Karşı karşıya olduğumuz iklim değişikliği tehdidinin en önemli nedeni olan karbon salımları, temelde enerji kullanım alışkanlıklarımıza dayanıyor. Lavera, tüm ürünlerini mümkün olan en düşük enerji tüketimi ile minimum sıcaklıkta üretmeye çalışarak karbon salımlarını minimum seviyede tutmayı hedefliyor. Marka, aynı zamanda 2025 yılına kadar koyduğu hedeflerde de bu konuda inovatif çalışmalar gerçekleştirerek çok daha enerji verimli bir üretim operasyonu yürütmeyi amaçlıyor.
Temiz Enerji Kullanımı
Lavera’nın mevcut üretim operasyonları, 2019 yılından bu yana tamamen temiz ve yenilenebilir enerji kaynakları ile sürdürülüyor. Günümüzde Alman hidroelektrik santrallerinden faydalanan şirket, 2025 yılına geldiğimizde ise kendi fotovoltaik sistemlerini devreye sokarak ihtiyaç duyduğu enerjiyi yine kendi bünyesi içerisinde üretmeyi hedefliyor.
Biyoçözünür Formüller
Güzelliğin doğadan geldiğini savunan ve tüm ürün yelpazesinde yalnızca doğal bileşenleri kullanan Lavera’nın tüm formülleri, doğada çözünebilen anlamına gelen “biyoçözünür” formüllerden oluşuyor. Markanın kendi bünyesinde ürettiği organik özütler, bitkisel yağlar ve diğer doğal materyallerin tamamı, organik bileşenlere sahip. Lavera, 2025 sürdürülebilirlik hedefleri içerisinde biyoçözünürlüğe de fazlasıyla önem verirken bu konuda sürdürdüğü standardı her daim korumayı hedefliyor.
