Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023
Duyduğumuzu, okuduğumuzu ve hatta gördüklerimizi sorgulamadan doğru kabul edersek; çalışkan, ruhu güzel, işi güzel sanatçılara istemeden de olsa haksızlık edebiliriz. Paylaşmayı bilmeyen cimri bir karakteri de yüceltebiliriz. Biliyorum aklı selim hiçbir insan yapmaz böyle bir şeyi… Oysa bazı öyküler ve mesajlar öyle bir kurguyla çıkar ki karşımıza ahlaka uygun olmayan tarafta durduğumuzun farkında dahi olamayız.
Müzik Aleti Çalmak Kolay Bir İş Değildir!
Çok emek ister, üzerinde çalışmak ve uzun zaman pratik yapmak ister. Notalar, ritimler, tutuş, nota basma çalışmaları… Hiç bitmeyen uzun bir yolculuk… Ağustos böceği ile karıncanın hikayesinde keman çalan bir ağustos böceği vardır. Tüm yaz boyunca keman çalmaktadır. Şarkı söylemektedir. Mini minnacık ağustos böceği büyük büyük emekler vermiş ve keman ustası olmuş çalıyor da çalıyor. O çalarken karıncalar da bildikleri en iyi işi yapıyor ve çalışıyor… Sıcak yaz gününde ağustos böceğinin keman sesi olmasa nasıl çekilir bu kadar iş güç…
Ağustos Böceği ile Karıncanın Hikayesinde Ne Söyleniyor?
Ağustos böceği tüm yaz keman çalıyor, eğleniyor, karıncalar çalışıyor kışa hazırlık yapıyor. Kış gelince de ağustos böceği aç kalıyor ve karıncadan yardım istiyor. Karınca tüm yaz yattın çalışmadın yok sana yemek deyip kapısını kapatıyor ağustos böceğine… Bu hikayeden çocukların çalışkan olması ve zor günlere hazırlıklı olması yönünde mesaj çıkarması bekleniyor. Peki bunu nasıl yapıyor? Keman çalan bir ağustos böceğini aç bırakarak, çocukları da işte böyle aç kalırsın diye en temel ihtiyaçla tehdit ederek yapıyor. Oysa ağustos böceği çalışkandı, herkesin yaptığını yapamayandı, taktir edilmesi ve ödüllendirilmesi gerekendi. Ama bu hikayeye göre müzik yaparak boş vakit harcadığı ve tembellik ettiği söylenip cezalandırılıyor. Hikayeyi okuyan çocuklara müzik yapmak, müzik aleti çalmak iş değildir, vakti boşa harcamaktır mesajı veriliyor.
Hikayenin mesajında aslında hiçbir kötülük yok… Elbette çalışkan olmak ve geleceğe hazırlık yapmak iyi bir eylemdir. Ama bu güzel mesajı verirken müziği yermek ve kötülemek hikayeyi yanlış bir yola sürüklüyor.
Neden Müzik Değil de Mühendislik?
Bu ve bunun gibi birçok hikaye ve mesaja maruz kaldığımız ve bu mesajları hiç sorgulamadan doğru olarak kabul ettiğimiz için meslek seçimi zamanı geldiğinde ebeveynlerin çocuklarını sanata değil de mühendisliğe ya da iş sayabilecekleri başka alanlara yönlendirmesine şaşırmamak gerek…
Çalışkan karıncaya gelince, hikayede karınca karakteri bildiğimiz karınca; oldukça çalışkan… Ama hikayenin sonunda ağustos böceğini tembellikle suçluyor… Yemek toplamak yerine keman çalan ağustos böceğine hiçbir şey vermiyor. Kendisine ait olan bir şeyi paylaşmadığı için onu elbette suçlayamayız. Ama ağustos böceğini suçlaması ve ona kapıyı kapatması hiç de nazik bir davranış değil. Sizden yemek isteyen komşunuzun yüzüne kapı kapatmazsınız diye tahmin ediyorum. Eğer paylaşabilecek bollukta yiyeceğiniz yoksa biraz da utanarak en fazla yok diyebilirsiniz. Var ama sana vermem demek büyük ayıp olurdu. Karınca oldukça kaba… Üstelik bu hikaye bu kaba ve paylaşmayı bilmeyen karıncanın yanında… Çalıştığı için varlıklı olan karıncanın bu kaba davranışı yüceltiliyor. Karınca ağustos böceğini yargılama ve suçlama haddini belki de zenginliğinden alıyordur.
Ağustos böceği ile karıncanın hikayesini çocuklarınızla birlikte mutlaka okuyun. Çünkü bu hikaye gerçek iyileri, doğru mesajları sorgulamak için güzel bir örnek… Her yazımda belirttiğim gibi, bu yazıları çocuklara bu masalları okutmayın diye değil, aksine eleştirel düşünme becerisini kazandırmak için özellikle okutun diye yazıyorum. Ağustos böceği ile karıncayı da bu gözle çocuğunuza yeniden okuyun. Ağustos böceği ne yapıyor? Elindeki çalgı nedir? Keman çalmak için ne kadar çalışmak gerek? Ünlü müzisyenlerin hayatını dahi konuşabilirsiniz? Sonrasında ağustos böceğini bir de bu bakışla değerlendirirseniz çocuğunuz hikayeyi eleştirmeye başlayacaktır. Ağustos böceğine yapılan haksızlığı sezecektir. Karıncanın ağustos böceği ile yaşadığı sahneyi canlandırarak oynarsanız, buradaki kaba davranışı da tüm çıplaklığıyla görecektir.
Yanlışa inanmayan, sanattan ve emekten anlayan, çalışkan çocuklar yetiştirmek bizlerin elinde… Bunun için yapmamız gereken tek şey çocuklara sorgulamayı öğretebilmek yani eleştirel düşünme becerisini kazandırabilmek…