Yeni Sahiplik Modeli Steward Ownership: Vekil Sahiplik

Günümüzde adını yeni yeni duyduğumuz bir sahiplik modeli olan Steward Ownership, şirket mülkiyetine ve yönetimine dayalı alternatif bir modeldir. Türkçeye ise “vekil mülkiyeti, vekil sahiplik” ya da “emanet sahipliği” gibi çevrilebilir. Peki, Steward Ownership nedir ve nasıl bir modeldir? Gelin bu sorunun yanıtına birlikte göz atalım.

Steward Ownership Nedir?

Steward Ownership vekil sahiplik

Steward Ownership, hisse değeri önceliğine alternatif bir bakış açısı getiren şirket sahiplik modelini ifade ediyor. Yani şirketlerin kısa vadeli kârlar yerine daha uzun vadeli amaçlarını ön plana almasını sağlıyor ve bunu yaparken kâr elde etme mekanizmalarını da koruyor. 

Bu model, şirketin yatırımcılarından çok şirketin çalışanlarına ve amacına hizmet etmesini sağlıyor. Şirket hisseleri, direkt olarak kâr amacı gütmeden şirketin değerlerini koruyacak steward yani vekil kişiler tarafından tutuluyor. Karar alma gücü ise kısa vadeli yatırımcıların değil, şirketin uzun vadeli çıkarlarını koruyacak kişilerin elinde oluyor.

Kanıtlanmış ve Yenilikçi Model: Steward Ownership

Steward ownership sahiplik modeli, şirketlerin bağımsızlıklarını uzun vadede korumasını sağlıyor. Üstelik bunu yaparken şirketler amaç odaklı kalıyor. 

Şirket davranışlarını yüzeysel değiştirmek yerine sahiplik yapısını en baştan şekillendiren sahiplik modeli, sistemin yapısal eksiklerini de göz önüne alarak hedef ve teşvikleri yeniden tasarlanmasına alan açıyor.

Steward Ownership Sahiplik Modelinin Amacı Nedir?

Yeni sahiplik modeli Steward ownership’in temelde amacı, şirketin kazancını ve kontrolünü uzun vadeli misyonuna ve çalışanlarına hizmet sağlayacak şekilde organize etmek. Kısaca şirketin kendine ait olması amacına dayanıyor.

Steward ownership modelinin yapısında iki temel gereklilik yer alıyor: Özerklik ve amaç odaklılık. 

Özerlik Yapısı

Yeni sahipli modeli Steward ownership’in temel gerekliliklerinden biri özerklik. Bu gereklilik, şirketin kontrolünün kaybetme riskini göze alarak kazanç elde etme yöntemi (spekülasyon) konusu yapılamayacağını ifade ediyor. Yani bu kontrol, uzaktan sahipler yerine şirketin operasyonu ve misyonuyla bağlantılı kişilerde olmalı düşüncesini benimsiyor. Kısaca şirketin yönetim gücü, şirketin günlük faaliyetlerinde yer alan ve şirketin amacına yönelik hareket eden vekillerde olmalı. Uzaktan yatırım yapan ve sadece kâr amacı güden sahiplerden alınması gerektiğini ifade ediyor.

Özerklik yapısı, şirketin uzun vadeli amaçlarına odaklanmasını sağlarken kısa vadeli kâr hedeflerinin önüne geçmesine yardımcı oluyor. Bu nedenle yönetim mekanizmasının ilkini oluşturuyor diyebiliriz.

Amaç Odaklılık Yapısı

Amaç odaklılık yapısı, şirket kârlarının belirli bir amaç adına araç olduğunu ifade ediyor. Yani bu gerekliliğe göre kâr etmek direkt olarak hedef değil. Steward ownership bu düşünceyi zorunlu kılan bir model.

Şirket içerisinde oluşturulan değer, hissedarlar tarafından çekilmek yerine kârlar tekrar yatırıma yönlendiriliyor. Bu sayede sermaye maliyetleri karşılanıyor ya da bağışlanıyor. Bu durum, şirketin uzun vadeli hedeflerine daha net ve etki odaklı ulaşmasını sağlamayı amaçlıyor. 

Steward Ownership Avantajları

Sheward ownership, startup şirketlerden orta ölçekli ve büyük şirketlere kadar pek çok işletme için kullanılabilir yenilikçi bir model olarak karşımıza çıkıyor. Vekil sahiplik modeli modern girişimcilik ve geleneksel iş yapısını, sürdürülebilirlik ile yürütüyor ve kârlılığı birleştiriyor.

Sheward ownership avantajları şöyle sıralanabilir: 

  • Amaç duygusunu şirket yapılarının derinliklerine yerleştirir. 
  • Nesiller boyu yöneticilerin, şirket değerlerine sadık kalarak ve bu değerleri daha da geliştirerek şirket amacını gerçekleştirmelerini sağlar. 
  • Bu sahiplik anlayışı, çalışanlar, müşteriler ve toplum dahil tüm paydaşların çıkarlarını uyumlu hale getirir.

Steward Ownership Sahiplik Modelini Kimler Kullanıyor?

Yeni bir model olmasına rağmen pek çok ülkede pek çok şirket Steward ownership sahiplik modelini uygulama başladı. Örneğin; 

  • Novo Nordisk (Danimarka)
  • Bosh (Almanya)
  • Signal (ABD)
  • Zeiss (Almanya)
  • Patagonia (ABD)
  • Carlsberg (Danimarka)
  • BuurtzorgT (Hollanda)

Bu yeni sahiplik modeli ekonomi anlamında her şeyin çözümü olmasa da yeni bir ekonomi yolculuğunun güçlü bir ilk adımı diyebiliriz.

Steward Ownership Sahiplik Modelinin Uygulanması

Steward ownership, başta bahsettiğimiz gibi 2 temel gerekliliğe dayanıyor. Bu bağlayıcı uygulamalarıyla birlikte yönetici ile sahiplik anlayışının özünü oluşturuyor ve fikrin özündeki girişimci tutumu da ifade ediyor.

Bu modelin uygulanması ise kültürel, bölgesel, tarihi ve yasal bağlama bağlı bir şekilde, farklı koşullarda hayata geçirilebiliyor. Örneğin; Novo Nordisk çoğunluğu vakıflara ait olan fakat borsada işlem gören büyük şirketlerden oluşan “Danimarka modeli” kullanıyor. 

Gerekliliklerin teknik olarak uygulanmasındaki çeşitlilik, modelin güçlü yanlarından biri olarak görülüyor. Bu gereklilikler; her girişimcinin kendi şirketi için uygun teknik çıkarım ve uygulamayı bulmasını da bireysel olarak kendisine bırakıyor.