Sade ve Güzel: Gamze Biran

Sade ve Güzel: Gamze Biran

Güncelleme Tarihi: 23 Ağustos 2023

Herkesin ayarlarıyla oynayıp sonra doğala döndürmeyi çalışmak hepsi birer pazarlama stratejisi aslında.

 

RÖPORTAJ / BİHTER AYYILDIZ

Yıllar önce bir Milano seyahatinde karşılaştığımızda stilinden çok etkilenmiştim. Şahsına münhasır denilen türden bir kadındı. Hala da öyle. Tavrı da tarzıyla paralel olduğundan dikkatimi çıktı. Malum içi dışı bir insanları artık mumla arar olduk.

Kendisini hala takipteyim. Kendine ve çevresine karşı sorumluluklarının bilincinde, geleceğe sahip çıkanlardan Gamze Biran. Açık, net ve zarif.

Plumemag’in çıkış amacı her alanda sürdürülebilir adımları takip etmek ve bu adımlara destek olmak.

Gamze’nin de plumemag’in ilk röportaj konuğu olması sahip çıktığı değerlerden dolayı.

Umarım bu güzel örneklerin sayısı her geçen gün daha da artar.

Buyurunuz.

Plumemag : İlk bloğunu ne zaman açtın?

G.B.: Bloğumu yazmaya üniversite yıllarımda başladım. İTÜ İşletme Mühendisliği 2. Sınıftaydım. Sevmediğim bir bölümde okumak mı yoksa bölüm değiştirmek mi bocalamaları arasında kendime bir kaçış noktası olarak bir blog açtım ve orada sevdiğim şeyler hakkında yazılar yazmaya başladım, başında da moda geliyordu tabii

Plumemag: O zamandan bu zamana neler değişti?

G.B.: Öncelikle ben değiştim. Fikirlerim bakış açım değişti. Sonrasında teknolojiyle birlikte sosyal medya değişti ve en önemlisi de geriye dönüp baktığımda sektörün ilklerinden olmanın heyecanı ve yüzlerce güzel global ve Türk marka iş birlikleri kaldı.

Plumemag: Artık bir blogger değil bir kanaat önderi ve iş kadınısın. Bu gelişmelerin detayını paylaşır mısın?

G.B.: Kanaat önderi kimdir, kim değildir hala orada çok kesin çizgiler olmasa da insanlara fikir verme ve ilham kaynağı olma kısmını seviyorum. Sevdiğim markalarla birlikte güzel iş birliklerine imza atıyoruz ama aklımda olan kısım hep kendi markamın olması hayaliydi ve bunun sonucunda da doğru zaman gelince Excusez Moi doğdu. Bir stilin olmazsa olmazı aksesuarlar ve Excusez Moi’da da her yerde bulamayacağınız ürünleri bir araya getirmek amacım. Kısa bir süre olmasına rağmen sosyal medyada oldukça merak uyandırdı ve çok da güzel geri dönüşler geliyor.

Plumemag: Sosyal medyadan gördüğüm kadarıyla sosyal sorumlu ve gitgide sadeleşen bir yaşam tarzın var. Bu yolculuktan bahseder misin?

G.B.: Bunu biraz kendi içsel yolculuğum gibi de düşünüyorum. Lise yıllarımdan beri evde çöpleri ayrıştırıp kendimi hep doğaya borçlu hissediyordum, şimdi beni takip eden insanları da işin içine sürükledim.

Bloggerlık vesilesiyle sürekli yeni çıkan ürünler, koleksiyonlar, parçalar geliyor ve gerçekten bir ürünü bitirip yenisini kullanmaya bile vakit olmazken kendimi bu kadar şeyin arasında boğuluyor gibi hissetmeye başladım. Ardı ardına sezonlar değişiyor, sürekli yeni bir şeyler almak, giymek, kullanmak empoze ediliyor derken buna biraz dur deyip sadeleşmek istedim.

İçinde bulunduğumuz sektör sürekli kendini yeniliyor bizim de ayak uydurmamız gerekiyor ama maalesef aynı hızda dünya da kirleniyor. Ben de insanlara ihtiyacı dahilinde ürün almayı, evdeki kıyafetlerini yenilemeyi, günlük basit adımlarla dünyayı koruyabileceklerini anlatmaya çalışıyorum. Madem kitleleri etkiliyorum bunu neden dünyanın iyiliği için de yapmıyorum ki…

Plumemag: Kişilerin günlük hayatlarında yapacakları ufak jestlerle sürdürülebilir bir gelecek için dev katkılar sağlaması konusunda hem fikiriz. Günlük rutinde neler yapılabilir sence? Sen neler yapıyorsun?

G.B.: Öncelikle insanlara evde kağıtları, plastikleri ve camları ayırmalarını öneriyorum. Mutfak kapısına asacağınız bir poşete kağıtları ve plastikleri ayırın, ne kadar çok atık çıktığına inanamayacaksınız. Camları da biriktirin ve cam kumbaralarına atın.

Sonra en basitinden her gün kullandığınız tek kullanımlık plastikleri azaltın, suyunuzu pet şişede değil de matarada yanınızda taşıyın ya da her gün içtiğiniz kahvenizi termosunuzda isteyin. Bu minik gözüken adımlar bile toplanınca kocaman değişiklikler yaratacaktır.

Konfor alanımızdan vazgeçip daha çok toplu taşımaya yönelmeliyiz. Hem spor hem de dünyanın iyiliği için, karbon ayak izimizi azaltmak için güzel bir önlem.

Dolabınızdaki kıyafetleri elden geçirin, yenisini almak yerine ömrünü uzatın. Ayakkabıları lostraya götürün bakımını yaptırın, kıyafetlerinizi terziye götürün sevmediğiniz yerini değiştirin, hemen vazgeçmek yeni bir tane almak yerine eldeki olanakları değerlendirin.

Böyle ufak dokunuşlarla dünyaya iyilik yapmak, tasarruf etmek ve kendinizi iyi hissetmek mümkün…

Plumemag: Türkiye’de yeteri kadar anlaşıldığını düşünüyor musun?

G.B.: Hayır düşünmüyorum. Ama gerçek şu ki herkese hitap ettiğimi de düşünmüyorum.

Türkiye’de sosyal medyada izlenmek istiyorsanız ya sansasyon yaratmanız ya da içi boş şeyler paylaşmanız gerekiyor. O yüzden gerçek içerik üreticilerin Türkiye’de anlaşılmaları için daha vakit var.

Plumemag: Yakın zamanda ne gibi projelerin olacak?

G.B.: Geri dönüşümle ilgili farkındalık yaratmak için güzel projelerimiz var. Büyük bir markayla herkese geri dönüşümü anlatıp sevdirmeyi planlıyoruz. Youtube kanalıma da farkındalık yaratmak ve bilgilendirmek için güzel içerikler geliyor takipte kalınız.

Plumemag: Dünyadaki yeni güzellik anlayışı hakkında ne düşünüyorsun?

G.B.: Herkesin ayarlarıyla oynayıp sonra doğala döndürmeyi çalışmak hepsi birer pazarlama stratejisi aslında. Gerçek güzelliğin içimizde olduğunu anladığımızda dünya çok daha güzel bir yer olacak.

Plumemag & Gamze

‘En son okuduğun kitap: ‘’Her Umut Ortak Arar’’ Nilay Örnek

En son gezdiğin sergi: ‘’Marina Abramovic Akış’’ Sakıp Sabancı Müzesi

En son izlediğin film: ‘’Parazit’’ Bong Joon-ho

En son gittiğin restoran: Wu Sushi&Cocktails