Hücre Yaşlanması Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2023

Kronolojik yaşlanmayı hepimiz biliyoruz. Peki biyolojik yaşlanma hakkında ne kadar bilgiye sahibiz? Hücre yaşlanmasına dair size ışık tutacak soru cevap köşemizin konuğu Microbiome İstanbul’un uzman doktorları Dr.Süreyya Şahinoğlu & Dr.Semra Tamer Levent.

Hücre Yaşlanması Nedir?

Yaşlanma oranı, genetik ve yaşam biçimindeki farklar nedeniyle bireyler arasında değişiklik gösterir. Basitçe doğum tarihine göre hesaplanan kronolojik yaş ile hücre yaşı yani biyolojik yaşlanma farklıdır. 

Biyolojik yaşlanma, hücresel moleküler düzeydeki hasarın ömür boyu kademeli birikimi ile oluşan bir süreçtir. (Horvath, 2013; Catera ve diğ., 2016; Sebastiani ve ark., 2017). 

Genetik bilgiyi taşıyan DNA yapısında meydana gelen herhangi bir hasar, sonunda anormal proteinlerin üretimine yol açacaktır. Hücrede, genetik DNA yapısının hasara uğraması yaşlanmaya neden olacaktır.

Hücre Yaşlanmasının Ölçülmesi ve Yavaşlatılması Mümkün mü?

Evet, günümüzde hücre yaşlanması ve hasarını bilimsel olarak ölçmek ve önlem almak mümkün.

8-hidroksi-deoksiguanozinin (8-OHdG) idrarda ölçümü DNA hasarını ve derecesini belirleyerek hücre yaşlanmasını gösterebilir.  Hücresel düzeydeki hasarın erken tespit edilmesi, kişiye özel hücre savunma sistemlerinin desteklenmesi ile bu hasarın oluşumuna engel olmak artık mümkün. 

Kişiye özgü hasar yapıcı etkenler (Serbest radikaller, kimyasallar, metaller, mutajenler) iyi bir sorgulama ve çeşitli testler (Toksik metal – mineral analizi , ALCAT kimyasal analizi vb.) ile saptanarak kişiden uzaklaştırılmalıdır.  Ayrıca oksidadif hasarı önlemek için çeşitli antioksidan tedavi protokolleri (glutatyon, tiamin, nikotinamid, deoksipentanol, pridoksin, riboflavin, hidroksikobalamine, metilcobalamin) önerilmektedir. 

Eliminasyon (uzaklaştırma) ve antioksidan tedavinin etkinliği 8-OHdG ölçümü ile takip edilmelidir.