Elektrikli araç sayısı günden güne artıyor. Ağustos ayı itibariyle Avrupa’da tam 159 bin adet elektrikli araç satılmış. Geçen seneye göre artış tam olarak %27 oranında gerçekleşmiş. Elektrikli otomobil, özellikle şehir içi ulaşımı için çok mantıklı bir tercih. İşin duygusal yönü şöyle bir kenarda dursun, işletme maliyeti gerçekten içten yanmalı motora sahip otomobillere göre oldukça uygun. Çünkü içten yanmalı motorlu araçlar periyodik bakım gerektirmesinin yanı sıra oldukça karmaşık makineler ve kullandıkça sürprizlere gebe kalabiliyorlar.
Bugün Elektrikli Araç Alırken Neye Dikkat Edilmeli?
Batarya ve Isı Pompası
Elektrikli araçlar LFP, Lityum-İyon ve bazı farklı pil türleriyle enerji depoluyor. Bugün bir elektrikli araç alacaksanız eğer bataryanın ne kadar enerji depoladığı konusu çok önemli. Bu depolama miktarını kWsa olarak ölçüyoruz. Ortalama bir elektrikli otomobil bugün 45 ila 90 kWsa arasında enerji depolayabiliyor. Bataryanın büyüklüğü, otomobilinizin menzili ile direkt olarak doğru orantılı.
Ayrıca bir diğer konuda ısı pompası. Isı pompaları aslında oldukça önemli bir role sahip. Elektrikli araç bataryaları fazla sıcaklıktan ve soğuktan direkt olarak etkilenebiliyorlar. Isı pompasının görevi ise basitçe otomobilin bataryasını ideal sıcaklıkta tutmak. Böylece havanın fazla sıcak veya fazla soğuk olduğu zamanlarda batarya performansındaki azalma minimize ediliyor. Üstelik ısı pompası, araç şarj olurken bile bataryayı ideal sıcaklıkta tutmak için hazır halde bekleniyor. Yani bu noktada hem bataryanın büyüklüğüne hem de ısı pompası teknolojisine dikkat etmeniz de yarar var.
Tek Motor ve Çift Motor Konusu
Elektrikli otomobiller genelde tek motor ve çift motor olarak ikiye ayrılırlar. Tek motorlu modeller daha az güç ve genelde önden çekiş sunarlar. Çift motorlu elektrikli araçlar ise hem ön hem de arka aksa yerleştirilmiş elektrik motorlarıyla hem daha fazla güç hem de dört tekerlekten çekiş imkanı sunarlar. Ayrıca çift motorlu modeller çok daha fazla güce sahip oldukları için daha fazla enerji depolama alanına ihtiyaç duyarlar. Bu da genelde çift motorlu modellerin, tek motorlulara göre batarya anlamında çok daha iyi olduğunu gösteren bir detay. Bu arada evet, elektrik motorları ön ve arka akslara yerleştiriliyor.
Menzil Hesaplamaları ve Koşullar
Elektrikli otomobil satın almayı düşündüğünüz zaman ilk akla gelen şey tabii ki menzil. Bugün elektrikli otomobillerin menzil hesaplamaları oldukça gerçeğe yakın olsa da dikkat etmeniz gereken bazı unsurlar var. Bunlardan ilki sadece menzil değil, direkt olarak elektrikli otomobil satın alacağınız zaman dikkate almanız gereken çok önemli bir unsur. Otomobilin “doğuştan elektrikli olması”. Peki bu ne anlama geliyor?
“Doğuştan elektrikli” demek, otomobil üreticisinin bu otomobili sadece elektrikli bir ürün olacak şekilde tasarladığı ve otomobilin felsefesine bu şekilde yaklaştığı anlamına geliyor. “Nasıl yani?” dediğinizi duyar gibiyim, hemen açıklayayım: Bugün otomobillerin ortak platformlarda üretildiklerini biliyoruz. Eğer satın almayı düşündüğünüz elektrikli otomobilin ayrıca içten yanmalı bir ikizi varsa aracınız doğuştan elektrikli değil demektir. Bu da otomobilinizin menzil, genel sürüş kalitesi ve elektrifikasyonun getirdiği bazı önemli unsurları sekteye uğratabilir. Ama eğer otomobiliniz doğuştan elektrikliyse menzil hesaplamaları dahil olmak üzere diğer birçok konuda epey rahat olabilirsiniz.
Gelelim tekrar menzil hesaplamalarına: eğer bir elektrikli otomobil satın alacaksanız, menzilinizi birçok şeyin etkileyeceğini bilmelisiniz. Hava sıcaklığı, kullanılan lastikler, sürüş tarzınız ve daha birçok unsur. İşte bu nedenle, sürüş tarzınızı uyarlamanız gerekebilir. Ayrıca satın alacağınız otomobilin enerji geri kazanım özelliğinin ne kadar verimli çalıştığını mutlaka görmelisiniz. Geri kazanım özelliği, frenleme esnasında oluşan enerjiyi bataryaya tekrar iade ediyor ve size ekstra menzil sağlıyor.
Şarj İstasyonları ve Şarj Hızları Konusu
Elektrikli aracınızı alırken şarj konusuna odaklanmanız gerekecek. Şarj etme konusu ise ikiye ayrılıyor. Bugün, 22kW’a kadar olan hızlara AC şarj deniliyor. 22 kW ve sonrası ise hızlı şarj yani DC olarak geçiyor. Şu an Türkiye’de 33 binden fazla şarj istasyonu ve yüzlerce servis sağlayıcı bulunuyor. Ayrıca “roaming” adı verilen yeni bir uygulama ile birbirleriyle anlaşma yapan şarj markalarını tek bir uygulama üstünden görebiliyorsunuz. Şu an güncel elektrikli otomobiller genel olarak yüzde 20 – yüzde 80 aralığında 30 dakika içerisinde şarj olabiliyorlar. Tabii üst seviye modellerde bekleme süresi 30 dakikanın bile altına inebiliyor.
Evden şarj etmek istediğinizde ise ister araç üreticisinin isterseniz de farklı üreticilerinin ev tipi şarjlarını kullanabiliyorsunuz. Böylece siz gece yatarken aracınız şarj olabiliyor ve şu an ortalama 450 km menzil sunan elektrikli aracınızla, içten yanmalı olanlara göre çok daha uygun bir maliyetle dolaşabiliyorsunuz. Kulağa mükemmel gelmiyor mu?
Lastik Seçimleri Çok Önemli
Elektrikli otomobiller, gücü neredeyse kayıpsız bir şekilde lastiklere aktarabildikleri için lastik konusu çok önemli. Bugün birçok lastik üreticisi, hem menzile hem de genel performansa olumlu yönde etki eden lastikler sunuyorlar. Elektrikli otomobil için ekstra özenle geliştirilmiş bu lastikler, hem gücün yere daha sağlıklı aktarılabilmesi hem de otomobilin optimum menzil sunabilmesi için çok önemli bir kriter.
