Güncelleme Tarihi: 25 Eylül 2021
İnsanlık gözlerini dikip yıldızlara baktığından beri bu gezegenin bize yetmeyeceği belliydi. Nitekim gezegenimizin kaynaklarını hor kullanarak neredeyse her bölgesinde çöpler oluşturduk. Yetmedi uzaya gittik ve çevresini de uzay çöpleriyle kirlettik. Yakın zamanda Çin Uzay Ajansı’nın uzay istasyonları için yaptığı fırlatmada yere çakılan roket parçaları, uzay çöplerini yeniden gündemimize soktu. Peki uzay çöpü nedir? İnsanlık için tehlikesi ne boyutta? Uzay çöpleri için nasıl çözümler bulunuyor?
Uzay Çöpü Nedir?
Görsel: Wikimedia Commons
İsterseniz bir şeyin çöpüne odaklanmadan önce bozulmamış durumuna göz atalım. Yıllardır uzaya roketler ile bir şeyler gönderiyoruz. Hatta pizza bile gönderdiğimiz olmuştu. Günümüzde çoğunluğu uydular için olsa da International Space Station gibi insanlı araçlar için de fırlatmalar yapılmakta. Dünyanın muazzam yer çekimi ise bu fırlatmalardaki en büyük rakibimiz. Bir cismin ağırlığı arttıkça yer çekiminden kurtulması için gereken kuvvet de aynı oranda artıyor. Bu sebeple birkaç yüz kilo ağırlığı olan kabinleri taşımak için bile içi tonlarca yakıt dolu devasa roketlere ihtiyaç duyuyoruz.
Mutlaka bir roketin ayrılış aşamalarını görmüşsünüzdür. Kalkıştan sonra yeterli hıza ulaşıldığında fazla ağırlıktan kurtulmak amacıyla yakıt tankı ve ana itiş motorları dünyaya bırakılır. Sonrasında yedek itiş motorlarının da bırakılmasıyla geriye yalnızca 3-4 metre çapına sahip pilot kabini veya birkaç yüz kilo ağırlığında uydu kalır. Yani uzaya daha adım atarken arkamızda tonlarca çöp bırakırız.
Bu ayrılmalarda roketler dünyaya düştüğü sırada atmosfer direnci sebebiyle yanarak birçok parçaya ayrılır. Roketlerin düşeceği bölgeler özenle seçilir ve insan yerleşiminden uzak olması sağlanır. Fakat binlerce küçük parçaya ayrılan roketler kimi zaman insan yerleşkesine de düşebilir. Büyük parçalar yeniden incelenmek üzere düşüş bölgesinden toplanır. Fakat küçük parçalar bir daha asla bulunmamak üzere genellikle okyanus derinliklerinde balıklara yuva olur.
Bir de fırlatmaların uzaya bıraktıkları çöpler vardır ki bunlar daha vahimdir. Ayrılma sırasında işler planlandığı gibi gitmezse özellikle roketlerin ikinci modülleri atmosfere girmeden önce parçalanabilir. Vakumlu ortamda binlerce parçaya ayrılan bu çöpler biri onları almadıkça aynı Ay gibi Dünya yörüngesinde dönmeye başlar.
Kimi zaman ise uzayda yörüngede bulunan bazı insan yapımı uydular, görev süreleri bittiği için bilinçli olarak dünyaya çarptırılır. Atmosfere yanarak giren bu uydular genellikle büyük bir tehlike teşkil etmeksizin küçük parçalara ayrılarak yok olur. Dünyaya yalnızca uydular değil, bazen insanlığın en pahalı icadı ISS’ten de çöp gelebilir. ISS’ten fırlatılan bu çöplerin içeriği genellikle dönüştürülemeyen malzeme ve dışkıdan oluşur. Bu işlem neredeyse iki ayda bir gerçekleşir. Çoğunlukla yıldız kayması veya asteroid düşmesi sandığımız olaylar yalnızca uydular ve ISS çöplerinden ibarettir. Bu sebeple yıldız kayması eşliğinde romantik saatler geçirirken üstünüzden ne geçtiğini iyi düşünün!
Uzay Çöpü Tehlikesi
Görsel: NASA’nın yayınladığı yıllara göre uzay çöpü artışını ifade eden bir grafik
Peki uzay çöpleri neden tehlikeli olsun ki? Dünya çok büyük, onu çöplerle kaplamak için daha çok fazla uğraşmamız lazım. Dünyanın büyük olması, yanında devasa bir kuvveti de getirir. Yörüngedeki çöplerin dünyanın çekim gücüyle etrafımızda döndüğünden bahsetmiştik. Peki ne kadar hızla dönüyorlar? Örneğin ISS, saatte 27.600 kilometre hızla hareket etmektedir. Her an rotası korunan ISS, uzay çöpleri ile çarpışmamaya çalışır. Tespit edilebilen büyük cüsseli çöplerden kaçınılsa da küçük parçalar her zaman en büyük tehlikeyi oluşturur. Saatte 30 bin kilometre hıza ulaşan mermi büyüklüğündeki bu parçalar, momentumları çok büyük olduğu için ISS’i baştan sona delip geçebilir. Usta yönetmen Alfonso Cuaron, Gravity adlı filmde buna benzer bir kaza geçiren astronotun hikayesini işlemiştir. Yani ISS’te çalışmak her saniye muazzam hızlardaki mermi yağmuru altında çalışmak demektir.
Ayrıca uzay çöpleri ilerideki fırlatmaların işini zorlaştırmaktadır. Bazı bölgelerde amatör astronomi ile uğraşanlar, uzay çöpleri sebebiyle gezegenleri gözlemlemekte sorun yaşadıklarını belirtmiştir.
Uzay Çöpleri İçin Çözümler
Görsel: Wikimedia Commons
Peki nasıl çözümler bulunmakta? Şüphesiz en iyi çözüm, Elon Musk’ın sahibi olduğu SpaceX firması tarafından geliştirilen, dünyaya geri inebilen roketler. Bu şekilde roketler defalarca kullanıldığı için uzaya bırakılan çöp olmuyor. Ayrıca son dönemlerde NASA, gelecekte sorun teşkil edebilecek uzay çöplerini robot kollara sahip uydular vasıtasıyla toplayarak atmosfere fırlatacak bir sistem üzerinde çalışıyor.
Şimdiye kadar dünyadan uzaya 5000’den fazla atış gerçekleştirildi. Bu sayı hala artmaya devam ediyor. Tecrübesiz olduğumuz ilk dönemlerimizde uzayı bolca kirlettik. En azından şu anlık dünyada yaşayan insanlar için uzay çöpleri büyük bir sorun değil. Fakat uzay yarışının yeniden kızıştığı bu dönemde eğer dikkatli olmazsak gezegenimizin çevresini büyük bir uzay çöplüğüne çevirebiliriz!
Kapak Fotoğrafı: worsethandetroit