Bozlu Art Project’in Sagalassos Antik Kenti için düzenlediği Sagalassos’u İzlemek başlıklı sergisi, 27 Ağustos 2022 tarihine kadar Bozlu’nun sergi mekanı Mongeri Binası’nda görülebilir.
Burdur il sınırları içinde olan Sagalassos Antik Kenti’nin bilinirliğini artırmak ve bölgede yürütülen kazı çalışmalarına maddi kaynak oluşturmak amacıyla düzenlenen sergi, Sagalassos Vakfı’nın iş birliği ile gerçekleşiyor. Fotoğraf sanatçısı Murat Germen’in çalışmalarından oluşan gösteri, Bozlu Art Project’in 2019 yılında hayata geçirdiği Sagalassos İçin başlıklı serginin ikinci ayağı niteliğinde. Güncel sergide işleriyle seyircinin karşısına çıkan Murat Germen’in ismi, 2019’da gerçekleşen sergide de Selma Gürbüz, Murat Morova ve Semih Zeki gibi isimlerin yanında yer alıyordu.
Sagalassos’un Tarihi
Fotoğraf: Murat Germen, Sagalassos Gezegeni
Ağlasun’un 7 kilometre kuzeyinde yer alan Sagalassos Antik Kenti, Türkiye’nin en iyi korunmuş antik kentlerinden biri olması ile dikkat çekiyor. Pisidya antik bölgesinin başkenti olan kentte saptanan insan izleri M.Ö. 10000 yılına kadar gidiyor. Antik kent, bilinen tarihi ile Luviler’e ve Persler’e ev sahipliği yapmış. M.Ö. 333 yılında Büyük İskender tarafından fethedilen bölge, M.Ö. 25 yılında ise Roma İmparatorluğu’nun egemliğine geçmiş. 13. yüzyıla kadar yaşamın devam ettiği düşünülen Sagalassos; nice savaşlar, salgınlar ve depremler atlatarak varlığını bütün ihtişamıyla bugüne kadar sürdürmüş.
“Bir Şehir Değil, Bir Şiir’’
Fotoğraf: Murat Germen, Metanetli
Sagalassos Kenti’ni gezenler; sütunları, kemerleri, agorası, hamamı, kütüphanesi, çeşmeleri ve 9000 kişilik tiyatrosuyla binlerce yıllık bir kültürel deneyimin katılaşmasına tanıklık edebilirler. Bu hipnotize edici manzara, Sagalassos Vakfı’nın internet sitesinde “Bir şehir değil, bir şiir.’’ yakıştırmasıyla oldukça tatmin edici bir şekilde özetlenmiş.
Kentte bulunan Antoninler Çeşmesi’ne de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. M.S. 2.yüzyılın ikinci yarısında Marcus Aurelius zamanında inşa edilen çeşme, 28 metre uzunluğunda ve 9 metre yüksekliğinde fazlasıyla gösterişli bir yapı. Nişlerinde yer alan heykelleri, işlemeleri ve afyon mermerinin göz alıcı ahengi ile baş döndüren çeşme; adeta bütün bir kentin gerdanlığı gibi orada dikiliyor.
Sanatçı Murat Germen, Kübra Bıçak’a verdiği bir röportajında Sagalassos’daki çeşmeler ile ilgili dikkat çekici bir anekdot paylaşıyor;
“(…) Dünyada hala pınarından direkt olarak beslenen ve çağdaş boru/pompa sistemleri ile desteklenmeyen üç adet antik çeşme var ve bunlardan iki tanesi Sagalassos’da.”
Sagalassos Antik Kenti’nde “tabii olanın korunması’’ konusuna değinmişken bir meseleden daha bahsedebiliriz. Kentte yürütülen çalışmalarda rekonstrüksiyon yapılmamış. Ben böylesi bir kararın bir tür mimari erotizm yarattığı kanısındayım. Kenti keşfettikçe tatmin olması gereken merakınız artıyor. İstemsiz olarak zihninizde taşları doğru yerlere yerleştirerek kenti tamamlamaya çalışıyorsunuz. Bu da kentin bir parçası olma deneyimini mümkün kılarken, oluşmuş bir tür mistik gizem havasının da dağılmamasına sebep oluyor.
Sanatçı Murat Germen, çok başarılı bir fotoğrafçı ve mimar olmasının verdiği müktesebat ile nereye bakması gerektiğini çok iyi biliyor. Sagalassos’u İzlemek sergisi bu sayede yalnızca antik bir kentin eşsiz manzaralarını görücüye çıkartmıyor, aynı zamanda entelektüel bir çift gözün perspektifinden bir kentin izini sürme ayrıcalığını da vadediyor.
Sanatçının oldukça isabetli yakıştırması ile “görsel güzelleme’’ ve “özgün bir methiye’’ olan Sagalassos’u İzlemek sergisi ve tabii ki Sagalassos Antik Kenti kesinlikle izlenmeye değer.
Kapak Fotoğrafı: Murat Germen, Metanetli
